Baba Arif Güran'a abisi ve eşi soruldu: Benim ailem yapmaz
Rojda Altıntaş ve Emrullah Erdinç'in mahkemeden aktardığı bilgilere göre;
Salim Güran'ın avukatı baba Arif Güran'a sorular yöneltti, abisi Salim Güran ile aralarında husumet olup olmadığı ve eşi soruldu.
"BENİM AİLEM YAPMAZ"
Avukat: Arif Bey, Güran ailesinde sözü geçen Salim mi, Hüseyin Güran mı yoksa Ali Rıza Güran mı?”
Arif Güran: Asla değil. Salim tarla ile uğraşıyor. Benim bir kepçem var; bir oğlum kepçede çalışıyor, diğerini operatör yapmışım, boş insanlarla gezmesinler diye. Salim’in bende hükmü yok, sadece köyün arazilerine bakıyor. İşlerim biraz ters gittiği için bir kere Salim’den 160 bin istedim, bana gönderdi.
Avukat: Salim ile hiç kavganız oldu mu?
Arif Güran: Bizim balkonumuz birbirine bakıyor; bazen o gelir çay içer, bazen ben giderim. Bugün Salim’in bana bir art niyeti olsaydı, ben söylerdim, şu an karşımda.
Avukat: O zaman Salim’in kızınızı öldürmesi için bir sebep var mı?
Arif Güran: Benim ailem yapmaz.
Arif Güran'a Salim Güran'ın avukatı eşinin cinayete karışmış olma ihtimaline ilişkin de düşüncesini sordu.
Bana bir art niyeti olsaydı söylerdim. - Salim’in Narin'i öldürmesi için sebebi var mı? - Asla asla olmaz. ilk gün de söyledim. - Eşiniz. - Eşim de asla. Severek evlendik. Hatta annem boyu kısa diye istemedi ben o olacak dedim.
Mahkeme Başkanı araya girdi: “Kaynanalık yapmış yani."
Arif Güran: Evet. 22 yıllık eşim bir şey yapsa sesi titrer. Kimse benim kızımdan üstün değil ama eşimin sesini biliyorum.
Avukat: Oğlunuz neden gurbette çalışıyor?
- Yanlış şeyler yapmasınlar, meslek sahibi olsunlar diye gurbette çalıştırdım. Enes de çalıştı.
Arif Güran'ın da ifadesi tamamlandı.
Enes Güran’ın avukatı, müşteki sıfatıyla bulunan Arif Güran’a “Yakın zamanda ifadeye çağrılmışsınız. Size ne sordular?” diye sordu.
Arif Güran, “Televizyonda bilmeyerek konuştuğumu söylediler. ‘Devlet bir katilin lafıyla çocuğumu (Enes) alıyor’ demişim. Dara-2 kamerasını söyledim, kimse bunu söylemiyor.” diye yanıt verdi.
"HERKESİN SÖZ HAKKI VAR AMA ARİF GÜRAN'IN YOK"
Avukat, “O zaman şunu anlıyoruz. Türkiye’de herkes bu dosyada bir fikir beyan etti. Herkes, herkesi suçlu gösterdi. Herkesin ortaya söz ederken, Arif Güran’ın söz hakkı olmadığını gördük. Bir şey söyleyince ifadeye çağrılmış.” diye konuşu. Mahkeme Başkanı, “Nasıl? Anlamadım.” dedi. Avukat tekrar anlattı, Mahkeme Başkanı, “Anlaşıldı” dedi ve teşekkür etti.
Narin'in babası Arif Güran ifade vermeye devam etti. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı, Arif Güran’a cezaevi görüşmelerini sordu
"BEN KIZIMI MI ÖLDÜRDÜM DEMEK İSTİYORSUNUZ?"
Avukat: Enes’e ‘fazla konuşma’ derken ne demek istedin?
Arif Güran: Ben kızımı mı öldürdüm demek istiyorsunuz?
Sanık avukatları araya girdi, “Konuşmanın önü var, orada dakikasının bitmemesini kastediyor.” denildi.
Mahkeme Başkanı, sanık avukatlarına hak verdi. Görüntülerin önünü ve arkasını izlediğini, yayınlanan videonun eksik olduğunu ifade etti.
Diyarbakır Baro Eski Başkanı Nahit Eren, Arif Güran’a soru sordu.
Nahit Eren: Diyarbakır Barosu’nun bu dosyada olması kıymetli mi?
Arif Güran: Evet, kıymetlidir.
Nahit Eren: Bir soru daha soracağım. Düşünün lütfen. Narin’in katledildiği andan, bulunduğu ana kadar, iddianamenin hazırlandığı, ailenin tutuklandığı süreç içerisinde köyde, köyün önde gelenleri bir araya gelip ‘Kim neden yaptı?’ diye toplantılarınız oldu mu?
Arif Güran: Olayın 6. gününe kadar uyumadım, yemek yemedim. Hepsi değil ama Ali Rıza Güran(abisi) ile bazen görüşürdüm tek başıma. O bana kimden şüphelendiğimi sorardı.
Nahit Eren: Ali Rıza herhangi birini dışarıdan getirip toplu bir görüşme yaptırmadı yani?
Arif Güran: Hayır. Sadece ben gözaltından sonra eve gidince bizim evde kimse olmadığı için abimin evine gittim
"GELİP İTİRAF ETSEYDİ BAŞIMIN TACI OLURDU"
Güran, Nevzat Bahtiyar'ın cinayetten sonra kendisi ile oturduğunu belirterek şunları söyledi.
Arif Güran: Herkes bir şeyler söylüyor. Hala da söylemeye devam edecekler. Bir insanın vicdanı varsa bir babanın kızını öldüren kişi daha sonra onunla yan yana oturur mu?
Mahkeme Başkanı: Benden cevap mı bekliyorsunuz? Bilmiyorum
Arif Güran: Eğer benim kızım Güranlar tarafından Nevzat’a verildiyse bu insan parayla silah zoruyla gidip bunu yaptıysa olaydan sonra "Bunlar oldu, bana yaptırdılar" deseydi gelip söyleseydi Nevzat benim başımın tacı olurdu
Arif Güran müşteki sıfatıyla araç konusunu anlattıktan sonra Mahkeme Başkanı "Bu olaydan dolayı bu adamın sana kin beslediğini mi düşünüyorsun?" diye sordu
"KAMERA BENİM EVİMİ NET GÖRÜYOR AMA BAKMADILAR"
Arif Güran şu ifadelerle yanıt verdi:
"İlk söylediğimde kimse inanmadı 50 bin TL için çocuk öldürmezler dediler ama böyle bir konumuz oldu. Defalarca söyledim benim kızım tepeye çıkmamış. Senaryo üzerinden senin abin 18.30’da köyden süratle geçti kızını götürmüş olabilir dediler. Delil istedim yaklaşık 6 akşam jandarmada durdum herhangi bir zorluk görmedim. İlk gün de söyledim 'Komutanım kamera benim evimi net görüyor' dedim"
"BU CİNAYETİ NEVZAT'A YIKALIM DİYE KARAR ALDINIZ MI?"
Mahkeme Başkanı: Devletin sizin bu ısrarla söylediğiniz kameraya bakmadığını mı söylüyorsunuz
Arif Güran: Bizim bakmaya yetkimiz yok, dediler
Mahkeme Başkanı: Belki de bakmışlardır
Arif Güran: Güneş vuruyor diyorlar. Kızımın en son görüldüğü saatler o kamera 18.30 sıralarını gösteriyor
Mahkeme Başkanı: Oraya drone getirmeyi akıl eden devlet o Dara-2 kamerasını mı akıl edemeyecek? Eşinizin de, sizin de, oğlunuzun da, Salim’in de Nevzat'ın da çelişkili ifadeleri var.
Arif Güran: Bugün Nevzat Bahtiyar da suçsuz olabilir.
Mahkeme Başkanı: Aile arasında biz bu cinayeti Nevzat'a yıkalım diye karar aldınız mı?
Arif Güran: Hayır Hakim Bey ben çocuğumun katili ile mi anlaşacağım?
Mahkeme Başkanı: Sizden devleti zan altında bırakmayı kim istedi?
Arif Güran: Benim kızımın mezarı varsa devlet sayesinde vardır. Devletimi suçlamak gibi niyetim yok. Bu adam burada benim karşımda nasıl oturabilir? Devlet bakidir. Bu insan silah zoruyla götürüldüyse Nevzat gelip bana söyleseydi o zaman başımın tacıydı. Ben şikayetçiyim.
"KELLEM DE GİTSE DOĞRU BUDUR"
Arif Güran, araç meselesini anlattı:
“Salim’e, ‘Nevzat’tan arabayı aldığım zaman sen de oradaydın’ dedim. Şu an 80 bin lira zararım var. Neden hep bana oluyor? Nevzat’ı aradım, geldi. Neredeyse kavga edecek duruma geldik. Nevzat durumu asla kabul etmedi, parayı vermeyeceğini söyledi. Ben de kekelemesiyle dalga geçtim. Kellem de gitse, doğru budur. Bu konuşmalar böyle sakin geçmedi. Sorunun aramızda çözülmesini istedim, araya biri girdi. Önce Nevzat anlattı, sonra ben. Hacı Cevat Kaya, Nevzat’ın 40 bin lira ödemesi gerektiğini söyledi.”
Mahkeme Başkanı, Arif Güran’dan 1 dakika beklemesini istedi.
"KÜÇÜK KIZ SESİ DİNLETİYORLARDI"
Baba Arif Güran, müşteki olarak anlatmaya başladı:
“Ben kızımın kaçırılma meselesine nereden girdim söyleyeyim. İnsanlar telefonla arayıp küçük kız sesi dinletiyorlardı. Bunları duyunca kızımı aramaya başladım. Ben kimseye zarar vermem, melek değilim ama biri bana zorbalık yaparsa ben de karşılık veririm, ama kavgacı değilim.”
Mahkeme Başkanı, Arif Güran'ı kesmeden dinliyor.
Arif Güran devam ediyor:
“Arama köpeklerinin kanala yoğunlaştığını söylediler. İnsanlar çok kalabalıktı. Yaklaşık 2 buçuk kilometre köyün arkasına gittim, sonra köyün alt kısmına indim. Köpeklerin mısır tarlasına doğru yoğunlaştığı bilgisini verdiler, hızlıca yürüdük. Sonra Muzaffer amcamın oğlu beni aradı, bir trafik kazası olduğunu, Narin’e benzediğini söyledi. Az da olsa benzettim, gidip bakmak istedim. Komutanımla hastaneye gittik, gözümle görmek istedim.”
Baba Arif Güran'ın ifadesi alınmak üzere kimlik tespiti yapıldı. Arif Güran'ın konuşmakta zorlandığı görülmesi üzerine Mahkeme Başkanı Arif Güran'ın oturarak konuşmasını istedi.