Küçükçekmece'de bulunan Mehmet Akif Ersoy Mahallesi, İstanbul'da en fazla Suriye vatandaşının yaşadığı mahallelerden biri. Mahallenin çeşitli sokaklarında sadece Suriyelilere ait dükkanları görmek mümkün. Bu dükkanlardan birisi de Halep Kalesi. İşletmecisi olan Ahmed Ahmed, dokuz yıldır Türkiye'de yaşıyor. Ankara'da yaşanan olayları 'korku' içinde takip ettiklerini söyleyen Ahmed, ''Eşim ve çocuklarım bizim apartmanımızda oturan Türklerle beraber denize gitti dün. Biz burada birlikte yaşayabiliyoruz. Beş parmağın beşi de bir değil. Türkler arasında da kötü olan var'' diyor.

Ahmed Ahmed'in İkitelli'deki lokantısı

Dükkanına gelen bazı kişilerin, kendisinin Suriyeli olduğunu olduğunu görünce kalktığını söyleyen Ahmed, Türkiye'de yaşayan çoğu insanın Suriyelileri sevdiğini belirtiyor. Sosyal medyada 'mülteci karşıtı' paylaşımları gördüklerinde endişe duyduklarını söyleyen Ahmed, kızlarının sokağa çıktığında tedirgin olduğuna dikkat çekiyor. 

"Siz bize ülkenizi açtınız, başka ülkeler bunu yapmadı"

Altı yıldır Türkiye'de yaşayan Muhammed, Ankara'da yaşanan olayların İstanbul'a sıçramamasını ümit ediyor. Son zamanlarda mülteci karşıtlığının arttığının farkında olduğunu söyleyen Muhammed, Türk müşterilerinin de kendilerine tıraş olmak için geldiğini söylerken ''İyi insanlar var kötü insanlar var. Bu bizimkiler için de sizinkiler için de geçerli'' diyor. Ankara'da yaşanan olayların çok büyümeden bitmesini isteyen Muhammed, ''Ben yabancıyım. Biraz beyefendi olarak yaşamam gerekiyor burada. Ne olursa olsun, siz bize ülkenizi açtınız. Başka ülkeler bunu yapmadı'' diyor. 

Muhammed, altı yıldır Türkiye'de yaşıyor

''Çocuklarım bugün evden çıkmak istemedi''

32 yaşındaki Mediha'nın üç çocuğu var. Ankara'daki saldırıya dair ''Tek kişinin yaptığı kötülüğü tüm Suriyeliler yapmış gibi davranmak bence kötü. Hepimiz Müslümanız, birlikte yaşayabiliriz'' diyor. Ankara'da yaşanan olayları çocuklarının da sosyal medyadan gördüğünü söyleyen Mediha, ''Çocuklarım bugün evden çıkmak istemedi'' diyerek yaşadıklarını endişeyle anlatıyor. İkitelli'de yaşayan insanlardan da zaman zaman ırkçı saldırı gördüklerini belirten Mediha, ''İki yıl önce Ankara'da yaşanın aynısı burada olmuştu. Ankara'yı görünce burada olur diye korktum'' diyor. Kötü olaylarda adı geçen kişilerin tüm Suriyelileri yansıtmadığına dikkat çeken Mediha, ''O insanlar kötü. Akıl ve mantıkla düşünseler zaten bunu anlayacaklar'' dedi. 

Ankara'daki görüntüler korkuya neden oldu

Mahallede bulunan başka bir berber dükkanına girdiğimiz zaman bizi Rabia Elmallah karşılıyor. 8 yıldır Türkiye'de yaşayan Rabia, Ankara'daki saldırıya dair görüntüleri gördüğünde korktuğunu, dükkanı ve ailesi için endişelendirdiğini söylüyor. Rabia'nın en yakın arkadaşıysa Doğubayazıtlı Okan. Okan, Rabia'yla yedi yıldır tanıştıklarını belirtirken ''Ben bu insanlarla, insan olarak iletişim kurdum. Ailelerimiz tanışıyor, her iş çıkışı buraya geliyorum. Yedi yıldır yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmiyor. Tek bir kişinin yaptığı yanlışı pırlanta gibi insanlara mal edilince üzülüyorum, anlayamıyorum'' diyor. 

Soldan sağa: Rabia Elmellah, Emin Elmellah, Okan Görüşük

Rabia'nın kardeşi Emin Elmellah, iki yıl önce 40 bin lira masraf yaparak bir kafe açtığını söylerken yaşadığı süreci ''Bizim içinde olmadığımız bir olay nedeniyle dükkanlarımıza saldırdılar. Burada Arapça tabela gördükleri her yere saldırdılar. Daha iki üç gün önce açmıştım dükkanı, tüm masrafım boşa gitti. Sonra dükkandakileri satıp yurt dışına çıktım'' diye anlatıyor.

Ankara'da ve başka yerde yaşanan olaylarda tek bir suçlunun suçunun tüm halka kesildiğini düşünen Rabia, ''Kardeşçe yaşayabiliriz. Biz Türklerle anlaşabiliyoruz fakat böyle olaylar olunca endişeleniyoruz'' diyor. 

Haydar ve Melek Karamuhammed çifti Mehmet Akif Ersoy Mahallesi'nde bakkal dükkanı işletiyor

9 senedir Türkiye'de yaşayan Haydar ve Melek Karamuhammed çifti, mütevazı bir bakkal dükkanı işletiyorlar. Suriyeli oldukları için zaman zaman sözlü saldırıya uğradıklarını söyleyen çift, Ankara'da yaşanan olayları takip ettiklerini söylerken ''Korktuk. İki yıl önce de bize saldırmışlardı. Biz buralara yabancıyız, kaçıp geldik'' diyor. Bakkala gelen bazı kişilerin kendilerini kandırdığını söyleyen çift, ''Bazıları yurt dışına çıkıyor. Biz yaşlıyız, ölümü göze alamayız'' diyor.