6 Şubat'ta Malatya'da evleri yıkılmıştı: Çadır kuracak bir yer versinler bana yeter

23 Nisan’da Silivri açıklarında meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki depremin ardından Marmara Denizi kıyısında, hasar gören evlerinde kalmaya çekinen pek çok vatandaş, park alanlarında çadır kurarak yaşamını sürdürmeye başladı. Bazı vatandaşlar zorunlu olarak evlerine geri dönerken, bazıları ise kurdukları çadırlarda kalmayı sürdürüyor.

Depremin üzerinden altı gün geçmiş olmasına rağmen Bahçelievler’de yer alan Kuleli Parkı’nda bazı vatandaşlar halen çadırlarında yaşamaya devam ederken, bazıları da çadırlarını kaldırmalarına rağmen günlerini parkta geçirmeye devam ediyor. Hasan Ali Alptekin ve Döne Alptekin çifti de çadır kurarak parkta kalanlar arasında yer alıyor.

MALATYA’DAKİ EVLERİ YIKILMIŞTI

1999 Marmara Depremi’ne Bağcılar’daki evlerinde yakalandıklarını belirten çift, bu depremin ardından memleketleri Malatya’ya taşındıklarını, ancak 6 Şubat depremlerinde Malatya’daki evlerinin yıkıldığını ifade etti. Bu gelişmeler üzerine tekrar İstanbul’a dönen çift, şu anda yaşadıkları eve yerleşti. 23 Nisan’daki Silivri açıklarındaki 6,2 büyüklüğündeki depremin ardından, yaşadıkları binanın hasarlı olduğu belirlenerek yıkım kararı verildi. Binanın bodrum katındaki evlerine girmeye cesaret edemediklerini söyleyen çift, bu nedenle belediyeye ait parkta çadır kurarak yaşamaya başladıklarını ifade etti.

"HER ŞEYİM GİTTİ MALATYA'DA"

74 yaşındaki Hasan Ali Alptekin, yaşadıkları süreci, “Evim gitti, param gitti, eşyam gitti, her bir şeyim gitti Malatya’da. Malatya bitti zaten. Ondan sonra buraya geldik, ev tuttum. Bu sefer, (yıkım kararı alınmasının ardından) “6-7 ay müsaade ettiler, neyse dedim o zamana kadar iyi kötü bir ev bulabilirim. Ondan sonra da buranın depremi çıkınca, 6 ay oldu şimdi 1 gün, 1 saat. Benim ne yapmam lazım, nereye gitmem lazım. Ancak belediyeye gelmem lazım” şeklinde anlattı.

"EKMEK İSTEMİYORUM, AŞ İSTEMİYORUM AMA BEN NEREDE KALACAĞIM, NEREYE GİDECEĞİM"

Ancak şimdi de park görevlilerinin, kurdukları çadırı kaldırması yönünde uyarıda bulunduğunu söyleyen Alptekin, “Şimdi geldiler, amca sen buradan kalkacan. Nereye gideceğim? Bununla (çadır ile) camiye alır mı adam beni. O zaman beraber gidelim dedim oraya, hocaya desin ki, bu adam burada yatıp kalkacak. Bana müsaade eder misiniz? Caminin etrafında bir yer varsa versinler, çadırımı götüreyim oraya kurayım. Orada oturayım bir yer bulana kadar. Mecbur bulacağım ama şu an için hiçbir şey yapamam. Ekmek istemiyorum, aş istemiyorum ama ben nerede kalacağım, nereye gideceğim. 74 yaşında adamım ben. Bana diyorsanız ki git, yıkılsın altında kal, o zaman benim cenazeyi de bulamazsınız. Bodrumda, nasıl bulacaksınız?” şeklinde konuştu.

Döne Alptekin ise evin duvarlarındaki çatlakları göstererek şöyle konuştu:

"NASIL EV TUTACAĞIZ 1 EMEKLİ MAAŞIYLA?"

“Hep çatlak. Kimse de ilgilenmiyor. Bir bayan, 6 ay köye gideceğim, gelene kadar yıkım olur dedi. Kiminin köyü var gidiyor, kiminin yazlığı var gidiyor. Biz de parka çadır kurduk, onu da kaldırtıyorlar şimdi. Ev tutacağız, evler 18 bin lira. Nasıl tutacağız, 1 emekli maaşı var. Ben 1 maaşı oraya verirsem, ne yiyip ne içeceğiz.”

“ÇADIR KURACAK YER VERSİNLER YETER”

Nereye gideceklerini bilmediklerini söyleyen Hasan Alptekin, kalacak yeni bir ev bulana kadar ki süreç için, “Çadır kuracak bir yer versinler bana yeter, başka bir şey istemiyorum kendilerinden” şeklinde konuştu.