1 Mart Tezkeresi'nin reddediliş yıldönümü!

1 Mart Tezkeresi'nin reddediliş yıldönümü!
Türkiye’nin ABD öncülüğündeki koalisyon güçleriyle birlikte kuzeyden Irak’a girmesini öngören 1 Mart Tezkeresi'nin Meclis’te reddedilmesinin 15. yıl dönümü..

Türkiye’nin ABD öncülüğündeki koalisyon güçleriyle birlikte kuzeyden Irak’a girmesini öngören 1 Mart Tezkeresi'nin Meclis’te reddedilmesinin 15. yıl dönümü... 15 yıl önce CHP'nin o tarihteki genel başkanı Deniz Baykal'ın önderliğinde, tüm CHP'lilerin ve bir grup AKP'li milletvekilinin direnmesiyle savaş tezkeresi TBMM'de reddedilmişti.

Türkiye’nin ABD öncülüğündeki koalisyon güçleriyle birlikte kuzeyden Irak’a girmesini öngören 1 Mart Tezkeresi'nin Meclis’te reddedilmesinin 15. yıl dönümü... 15 yıl önce CHP'nin o tarihteki genel başkanı Deniz Baykal'ın önderliğinde, tüm CHP'lilerin ve bir grup AKP'li milletvekilinin direnmesiyle savaş tezkeresi TBMM'de reddedilmişti.

1 mart 2003 tarihinde,  ABD’nin Irak’a müdahalesi için hükümet tarafından sunulan ve tam adı “Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Yabancı Ülkelere Gönderilmesi ve Yabancı Silahlı Kuvvetlerin Türkiye’de Bulunması İçin Hükümet’e Yetki Verilmesine İlişkin Başbakanlık Tezkeresi” meclise geldi.

ABD'nin Irak'ı işgal etmesiyle birlikte Irak kaosa teslim oldu. Bölgenin iyileşmesinin aksine her şey daha da kötüye gitti. Bölünmüş vaziyette olan Irak'ta akan kan ve gözyaşı ise hala devam ediyor..

BAYKAL'DAN TARİHİ KONUŞMA

Eğer o gün bu tezkere geçseydi on binlerin ölümüne ve akan göz yaşına Türkiye de ortak olacaktı. Ancak CHP'nin o dönem genel başkanı Deniz Baykal ve CHP grubu, bir grup AKP'linin de vicdanlarının sesini dinlemesiyle bu tarihi tezkerenin TBMM'den geçmesi engellendi.

Meclisteki tezkere görüşmeleri sırasında CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın yaptığı tarihi konuşma ise hala hafızalarda yerini koruyor...Baykal konuşmasının bir bölümünde şu önemli tespitlerde bulunmuştu:

"Türkiye bir korsan devlet değildir. İyi komşuluk anlayışına daima özen göstermiş sorumlu bir devlettir. Irak’a karşı da aynı sorumlu davranış içinde olmalıyız. Biz, ilkel bir Amerikan düşmanlığı anlayışı içinde siyaset yapmıyoruz; biz Türkiye’nin yararlarını her şeyin üzerinde tutan bir anlayışla siyaset yapıyoruz... ABD’nin her istediğine “evet” demeden de Amerika’nın ciddi bir dostu olarak kalmanın mümkün olduğuna inanıyoruz.

"HAYIR DİYORUZ"

Irak tezkeresine biz CHP milletvekilleri olarak “hayır” diyoruz... Meclis ne karar verirse versin, biz kesinlikle “hayır” diyeceğiz. Biz bu “hayır”ı CHP’ye oy vermiş, vermemiş milyonlarca insan adına, bir umutla, “dürüst, namuslu, barışçı, adaletli bir iktidar kurar umuduyla” AKP’ye oy vermiş milyonlar adına da diyoruz.

"BAĞDAT'A HURMA TOPLAMAYA MI GİDİYORLAR?"

Bu savaşı Irak kaybedecektir, Türkiye kaybedecektir; ama, bu savaşı ABD de kaybedecektir, insanlık da kaybedecektir. Bu savaşa girmek istemiyoruz, ama bu savaşa sürükleniyoruz. Bu savaşta bizi kullanmak istiyorlar. Türkiye’nin coğrafyasını, toprağını istiyorlar. Hükümet, “savaş kararı almıyoruz, yabancı askerlerin Türkiye’de yerleşmesine izin veriyoruz” demekte. Peki, o askerler, bir süre sonra ırak sınırından geçecekler de, Bağdat’a hurma toplamaya mı gidecekler? Bu bir aldatmacadır. Alınacak olan karar çok açık bir şekilde “savaş” kararıdır.

"ÇARESİZİZ DİYORLAR, YAZIKLAR OLSUN!"

“Çaresiziz” diyorlar, “çaremiz yok, mecburuz, yapacak bir şeyimiz yok, onun için kabul ediyoruz” diyorlar. “Amerikan askerlerinin Türkiye’de yerleştirilmelerine izin veren tezkereyi, başka türlü davranma imkânımız olmadığı için kabul ediyoruz” diyorlar... Yazıklar olsun! Biz, 1919 yılında çaresiz değildik. Türkiye’ye girmek isteyenler karşı Türkiye çaresiz değildi. Türkiye’nin 2. Dünya Savaşı’na girmesini istedikleri zaman da çaresiz değildi. 1974’te de çaresiz değildik. Ama şimdi anlıyoruz ki, AKP iktidarında, 2003 yılında Türkiye çaresizdir ve çaresiz olduğu için abd askerlerini kabul etmektedir. Bu bir itiraftır, bu bir aczdir. Türkiye’nin onurunu koruyacak olanlar, Türkiye’nin şerefini yüceltecek olanlar, Türkiye’yi bu savaşa sokanlar değil, Türkiye’nin bu savaşa girmesine “hayır” diyenler olacaktır."

MUTABAKAT MUHTIRASI

O dönem tezkere meclis'te kabul edilseydi PKK'nın terör yuvalarının temizleneceği, tezkerenin geçmemesinin bunu engellediği ve bu imkanın kaybedildiği hem hükümet tarafından hem de dönemin genel kurmay başkanı tarafından dile getirildi. Ancak gerçek öyle değildi. Emekli Büyükelçi Şükrü Elekdağ tarafından ortaya çıkarılan belgelerde kamuoyundan gizlenen Mutabakat Muhtırası tüm iddiaları çürüttü. Türkiye-ABD arasında imzalanan muhtıra'ya göre; Türk Silahlı Kuvvetleri, ABD askerleriyle birlikte Kuzey Irak topraklarına girecek, ancak Kandil'i üs olarak kullanan PKK terör örgütü ve uzantılarına yönelik operasyon yapamayacaktı!..

1 mart tezkeresinin üzerinden 15 yıl geçmiş olmasına rağmen ABD ile yaşanan pek çok problemin ana nedeninin bu tezkere olduğu günümüzde yaşananlarla da ortaya çıkıyor.