Üreticiler Türkiye'yi bekleyen tehlikeyi uyardı: Et ve süt bulamayabiliriz

Üreticiler Türkiye'yi bekleyen tehlikeyi uyardı: Et ve süt bulamayabiliriz
Aydın Ticaret Odası (AYTO) Et ve Süt Ürünleri Komitesi Başkanı Turgut Akyol, sektörün ekonomik gidişatına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Akyol, salgının etkilerini atlatmadan Rusya-Ukrayna Savaşı’nın sektörü ve bileşenlerinin, ekonomilerini olumsuz yönde etkilediğini ifade etti.

Aydın Ticaret Odası (AYTO) Et ve Süt Ürünleri Komitesi, yaptığı açıklama ile sektörün ekonomik sorunlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Komite tarafından yapılan açıklamada sektörün ekonomik sorunlarına dikkat çeken AYTO Et ve Süt Ürünleri Komitesi Başkanı Turgut Akyol; “Covid-19 pandemi sürecinin negatif etkilerinden kurtulmadan Rusya ve Ukrayna savaşının patlak vermesi et, süt ve kanatlı (Broiler-Loyer) sektör ve birleşenlerinin ekonomilerini kötü vurdu ve sektörü para kazanamaz durumda” dedi.

Sektörün sorunlarına ve beklentilerine vurgu yapılan açıklamada, çözüm yolları da önerildi.

Savaşın etkileri

Rusya-Ukrayna savaşına vurgu yapıaln açıklamada şu ifadeler dikkat çekti:

“Et, süt ve kanatlı (Broiler-Loyer) sektörü ve sektör bileşenlerinin Rusya -Ukrayna savaşı nedeni ile uğradıkları zarar üretici, işleyici, tüketici kesim açısından incelendiğinde: Üretici kesimin üretim maliyetinin yüzde 60-70’ini yem giderleri oluşturmakta, arpa, buğday, mısır, soya, ayçiçeği küspesi gibi yemin hammaddesi de Rusya ve Ukrayna’dan ithal edilmektedir. İthalatta lojistik sıkıntılar da mevcut olduğundan, hayvan beslemede kullanılan kesif yemin ayda 2-3 defa zam görmesi üretici kesimi mağdur etmektedir. Ayrıca üretimde kullanılan elektrik enerjisi, akaryakıt, hayvan sağlığında kullanılan veteriner ilaçlarının fiyatlarının aşırı artması, üretim maliyetlerini arttırmaktadır. Üretim yapan sektör ve bileşenleri koydukları sermaye ve emeğin karşılığını alamamakta ve dolayısıyla sektörden kaçışlar olmaktadır.”

'Fiyatlar yükseliyor satışlar düşüyor'

Sektörün küçülmeye gittiğine dikkat çekilen açıklamanın devamında şunlar söylendi:

“Sektörün küçülmesiyle birlikte üretimde azalma da meydana gelmektedir. Sektörde anaç ve dişi sığır kesimi olduğundan işletmeler küçülmekte, kırmız et üretiminde azalma olmaktadır. Ana olmadan dana olmayacağından, et ve süt de olmaz. Dolayısıyla kırmızı et ve süt üretimi sıkıntısı yaşanma ihtimali daha da yükselmektedir. Üretici kesimin üretim isteği azalmakta ve motivasyonu düşmektedir. Fabrikacı, mandıracı gibi işleyici kesim, ham maddeyi pahalı alması, işçilik maliyetlerinin yüzde 50 artması, üretimde kullanılan enerji, yakıt, ambalaj, temizlik maddelerinin fiyatlarının artması üretim maliyetlerini yükseltmekte, işleyicilerin kar marjları düşmektedir. Üretilen ürünlerin fiyatlarının yüksek olması nedeniyle satışlar düşmektedir.”

'Üretici desteklenmeli'

Yüksek fiyat sebebi ile tüketicinin de alım yapamadığına dikkat çeken Et ve Süt Ürünleri Komitesi Başkanı Turgut Akyol, şu şekilde konuştu:

“Tüketici kesim ise ürünlerin fiyatlarının yüksek olması nedeni ile yeterince alım yapmamaktadır. Dolayısıyla üretici- işleyici-tüketici umutlarını kaybetmek üzeredir. Sonuç olarak et, süt, yumurta üretiminin arttırılması için hayvan beslemede kullanılan kesif yemlerin fiyatları sabitlenmeli, üreticiye kesif yem desteği sağlanmalıdır. Et, süt, yumurta üretiminde kullanılan elektrik enerjisi, akaryakıt fiyatları düşürülmeli, et süt yumurta üretimi yapan sektör ve bileşenlerinin vergi, SGK borçları faizsiz olarak ertelenmelidir. Sektörün düşük faizli krediye ulaşımı kolaylaştırılmalı, tüketicinin alım gücü yükseltilmelidir. Kesinlikle canlı hayvan, et, süt ürünleri ithal edilmemelidir. Et, süt üretimi yapan ve satanlara yeni teşvikler verilmeli, destekler arttırılmalıdır.”

Turizm beklentisi

Beklentilerinin turizm sezonunun en kısa zamanda açılması olduğunu sözlerine ekleyen Akyol; “Beklentimiz, turizm sezonun en kısa zamanda açılması ile birlikte otellerin tam doluluk oranında çalışması yönündedir" dedi.

"Otellerin yüksek doluluk ile faaliyet göstermesi et, süt ürünlerinin tüketimini arttıracağından ekonomik yönden sektörün rahatlayacağı tahmin edilmektedir" diyen Akyol, "2020 yılında TÜİK verilerine göre, Türkiye’de 488 bin 557 büyükbaş hayvan varlığıyla 8 milyon 566 bin 298 ton süt üretimi ile 7. sırada yer alan Aydın’ımızın kendimize has, markalaşmış et, süt ürünü bulunmamaktadır. Bu çerçevede odamız ve diğer kuruluşlarca gerekli çalışmaların başlatılması ilimize fayda sağlayacak, sektör ve bileşenlerinin ekonomilerini canlandıracaktır” diye konuştu.