Enflasyonda 'epistemolojik' kopuş: %83.45

Enflasyonda 'epistemolojik' kopuş: %83.45
İTO’nun yüzde 107.42, ENAG’ın ise yüzde 186.27 olarak açıkladığı eylül ayı enflasyonunu TÜİK yüzde 83.45 olarak açıkladı. Böylece Hazine ve Maliye Bakanı’nın geçen haftaya damgasını vuran “epistemolojik kopuş” terimi enflasyonda gerçekleşmiş oldu.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), eylül ayı enflasyonunu yüzde 83.45 olarak açıkladı. Böylece TÜİK’in enflasyonu, Türkiye geneli için de gösterge niteliğinde olan İstanbul Ticaret Odası (İTO) tarafından yüzde 107.42, Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) tarafından yüzde 186.27 olarak açıklanan rakamlardan iyice koptuğunu bir kez daha gösterdi.

TÜİK'e göre tüketici fiyatları endeksindeki (TÜFE) değişim, eylül ayında bir önceki aya göre yüzde 3,08, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 52,40, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 83,45 ve 12 aylık ortalamalara göre yüzde 59,91 olarak gerçekleşti.

En yüksek artış ulaştırmada

Bir önceki yılın aynı ayına göre en az artış gösteren ana grup yüzde 30,76 ile haberleşme oldu. Buna karşılık, bir önceki yılın aynı ayına göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise yüzde 117,66 ile ulaştırma oldu.

Ana harcama grupları itibarıyla eylülde bir önceki aya göre en az artış gösteren ana grup yüzde 0,04 ile alkollü içecekler ve tütün oldu. Buna karşılık, eylül ayında bir önceki aya göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise yüzde 9,99 ile konut oldu.

Tüketici fiyatlarında en yüksek artış üniversite giderleri

Tüketici fiyatları bazında eylülde en fazla fiyat artışı yüzde 22,7 ile üniversite eğitim giderlerinde, en fazla fiyat düşüşü ise yüzde 18,21 ile patates ve bazı yumru bitkilerde görüldü. Üniversite giderlerindeki artışı yüzde 20,78 ile şehir gazı ve doğalgaz, yüzde 20 ile elektrik, yüzde 14,82 ile reçel, marmelat ve bal izledi.

Eylülde fiyatı en çok artış gösteren diğer ürünler arasında yüzde 14,71 konserve edilmiş veya işlenmiş sebze ve sebze içerikli ürünler, yüzde 11,96 ile yumurta ve yumurta ile ilgili ürünler, yüzde 11,35 ile hava yolu taşımacılığı, yüzde 10,89 ile ulaştırma sigortası, yüzde 6,98 ile katı yakıtlar ve yüzde 6,96 ile su (şebeke suyu) yer aldı.

Geçen ay en fazla fiyat düşüşü ise yüzde 18,21 patates ve bazı yumru bitkilerde oldu. Bunu yüzde 15,09 ile taze balık ve deniz ürünleri, yüzde 2,46 ile mücevheratlar, saat ve kol saatleri, yüzde 2,44 ile dana eti, yüzde 2,32 ile margarin ve yüzde 2,14 ile kara yolu ile şehirlerarası yolcu taşımacılığı takip etti.

Eylülde fiyatı en çok azalış gösteren diğer ürünler arasında yüzde 1,34 ile kişisel ulaştırma araçlarının yakıt ve yağları, yüzde 1,03 ile likit hidrokarbonlar, yüzde 0,44 ile peynir ve yüzde 0,11 ile kuzu, koyun, keçi eti sıralandı.

Heterodoks ekonomi çöktü

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin geçen haftaya damgasını vuran “epistemolojik kopuş” terimi enflasyonda gerçekleşerek, Nebati’nin “halk ekonomisi” olarak tanımladığı ekonomiye heterodoks yaklaşımın işe yaramadığını göstermiş oldu. Nebati, geçen hafta “Bugün ‘modern para teorisi’, ‘halk ekonomisi’, ‘girişimci devlet anlayışı’, ‘kalkınmacı merkez bankacılığı’ ve daha birçok yaklaşım, bildiğiniz üzere son derece popüler olan heterodoks ekonomi yaklaşımlarına bazı örneklerdir. Neoklasik ekonomi düşüncesinden epistemolojik bir kopuşu temsil eden heterodoks yaklaşım, günümüzde giderek ön plana çıkan davranışsal ekonomi ve nöro ekonomi gibi alanların da etkisiyle daha fazla önem kazanmaktadır. Türkiye’nin özgül koşulları söz konusuyken ve heterodoks iktisada dair zengin bir literatür varken, hatta ve hatta tüm küresel sarsıntılara rağmen ülkemiz birçok alanda olumlu gelişmeler kaydederken, çeşitli çevrelerce ekonomi modelimizin insafsızca ve adeta ideolojik bir saplantıya varırcasına eleştirilmesini şaşkınlıkla karşıladığımızı belirtmek isterim” sözleriyle gündeme damgasını vurmuştu.