Ünlü Amerikan Dergisi Newsweek : Esad geri dönüyor
Suriye ile Türkiye arasındaki gerilim tırmanırken, Newsweek kapsamlı bir Orta Doğu analizi hazırladı. Dünyanın en çok satan dergilerinden biri olan Newsweek, Suriye'deki iç savaşta 10 yıl sonra gelinen noktayı ve Beşar Esad yönetiminin bölge ülkeleriyle normalleşme yoluna giren ilişkilerini son sayısının kapağına taşıdı.
Newsweek, dergi kapağında Esad'ın fotoğrafını kullanarak "Geri döndü" başlığını attı. İlgili analizde de "Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad dünya sahnesine dönüyor" başlığı kullanılırken, bu durumun 'ABD için bir yenilgi, ABD'nin düşmanları için de bir zafer' olduğu belirtildi.
ABD’nin önde gelen medya kuruluşlarından Newsweek, yeni sayısının kapağını Suriye’ye ve Suriye Devlet Başkanı Esad’a ayırdı. “Suriye lideri Esad, Dünya sahnesine geri dönüyor” başlığının kullanıldığı makalede bölgede yaşananlar mercek altına alındı.
Şaban'dan Türkiye'ye çekilme çağrısı
Analizde ABD'nin son Şam büyükelçisi Robert Ford ve Esad'ın üst düzey danışmanı Butani Şaban'ın yanı sıra bir dizi uzmanın görüşlerine yer verildi.
Yaklaşık 900 ABD askerinin halen Suriye’de olmasının Şam yönetiminin tepkisini çektiğini yazan Newsweek’e konuşan Şaban, “Bütün Suriye topraklarını özgürleştirmeden nihai bir Suriye zaferinden bahsedemeyiz. Topraklarımızın bazı kısımları halen Amerikalı ve Türk güçlerinin işgali altında” ifadelerini kullandı.
“ABD düşmanları korkmayacak”
Şaban, “ABD’nin son yıllardaki farklı yönetimleri altındaki farklı politikaları, müttefiklerinde bile rahatsızlık yarattı ve güven sorununa sebep oldu” dedi. Newsweek’e konuşan ve bir Suriye gözlemcisi olan yetkili de benzer yönde açıklamalarda bulundu.
İsmini açıklamayan yetkili, “Suriye’de yaşananlar ABD’nin düşmanlarını sevindiriyor. Suriye’de olduğu gibi Rusya, İran ve Çin, başka bir bölgede de ABD’nin hamlelerini engelleyebilir. Mesaj açık, ABD yenilebilir ya da en azından durdurulabilir, Suriye’de olduğu gibi. Bundan sonra ABD’nin düşmanları Irak ve Libya’da yaşananlara izin vermeyecektir. ABD ekonomik ve askeri bakımdan zayıflamadı ama düşmanları güçlendi” dedi.
“Kontrolünü ele geçirdi”
21’inci yüzyılın en tartışmalı olaylarından birinin Suriye’de yaşanan halk hareketi ve sonrasında Şam yönetiminin sert müdahalesi olduğunu yazan Newsweek, o dönemden beri birçok ülkenin, Suriye ile bağlarını kopardığını aktardı. Dergi, “2021’in alacakaranlığında Suriye devlet başkanı sadece hayatta kalmadı ama Dünya sahnesine çok şaşalı bir şekilde geri döndü. Uzun süredir müttefikleri olan İran ve Rusya’nın desteğiyle Esad, kendisini devirmek isteyenlere karşı Suriye topraklarının birçoğunun kontrolünü ele geçirdi” yorumunu yaptı.
ABD'nin son büyükelçisi: Esad iktidarda kalacak
ABD'nin son Şam büyükelçisi Robert Ford da, Newsweek'e demecinde "Esad iktidarda kalacak. Suriye muhalefetinin şu an silah yoluyla onu iktidarı bırakmaya mecbur edebileceğini tahayyül etmek imkânsız. Uygun bir alternatif yok" dedi. Ford, Suriye'de ekonomik ve toplumsal açıdan gelinen noktayı 'trajik' diye nitelerken, ABD'nin Rusya ve İran gibi rakiplerinin de çıkarlarının bulunduğu ve onların nüfuz alanlarına denk düşen bölgelere müdahil olmaması gerektiği görüşünü paylaştı.
'İstediğimiz sonucu hiçbir şekilde alamayabilirdik'
Eski diplomat, "Birçok oyuncudan biriyseniz, [oradaki durumu] tek bir oyuncu kontrol etmez. İran kontrol etmiyor, Rusya tek başına kontrol etmiyor, Esad'ın kendisi bile kontrol etmiyor, Türkler kontrol etmiyor. Gerçekten karmaşık bir etkileşim" diye konuştu. Ford'un, "Oradaki işlerin gidişatını değiştirmek için gereken kaynakları aktarmadık ama kaynakları ciddi miktarda artırmış olsaydık bile istediğimiz sonucu alabileceğimizden emin değilim" sözleri dikkat çekti.
'ABD'nin nüfuzu azalıyor'
Şaban, savaş sırasında birçok ülkenin Şam'a destek vermesini ABD'nin dünyadaki nüfuzunun azalmasıyla ilişkilendirerek, "Son 10 yıldaki farklı Amerikan yönetimlerindeki politikalara güven duyulmaması, bunun yanı sıra ABD'nin uluslararası hukuku ve uluslararası kurumları sürekli ihlal etmesi, birçok ülke arasında ihtilaf yaratmaya çalışması; bunların hepsi, ABD'nin dünyadaki pozisyonunun ve rolünün gerilemesine yol açtı. Sadece ABD'yle farklı düşünen ülkeler değil, müttefikleri bile Amerikan politikalarına duydukları güveni kaybetmeye başladı" diye konuştu.
'Batı'nın tüm propagandası temelsizdi'
Suriye'deki ihtilafta bugün yaşanan durumu 'Batı'ya ve dünyaya kanıtlamaya çalıştığı şeye karşı bir zafer' olarak niteleyen Şaban, şu ifadeleri kullandı: "Suriye'ye açılan savaşın ilk kanıtladığı mesaj, Batı'nın bu savaşa dair yaptığı tüm propagandanın temelsiz olduğuydu. Batı medyası Suriye'de yaşananları devlet başkanına karşı bir ayaklanma ve savaşı da bir iç savaş olarak resmetti. Gerçeklik kontrolü ise şunu kanıtlıyor ki, eğer halkı ona karşıysa hiçbir başkan iktidarda kalamaz. Özellikle de terörizm dünya çapında bu kadar çok sayıda ülke tarafından destekleniyor ve finanse ediliyorsa."
'BAE Türkiye'yi İdlib'den çıkarmak istiyor'
Newsweek, haber için eski ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilisi David Schenker'dan da görüş aldı. Bu yılın başlarında yazdığı bir Suriye raporu hakkında bilgi veren Schenker, Arap ülkelerinin son dönemde Şam yönetimiyle yakınlaşmasını şöyle değerlendirdi: "BAE açısından, Esad'ı yeniden entegre etmek ve Suriye'yi yeniden inşa etmek, Türkiye'nin İdlib'deki varlığına son verme vaadini içeriyor; BAE'nin rakibi olan Türkiye, daha fazla sığınmacı akınını engellemek için buraya asker konuşlandırmış durumda. Ürdün, ekonomisini düzeltmek, sığınmacıları geri göndermek, sürekli ticareti yeniden tesis etmek ve Suriye üzerinden Türkiye ve Avrupa'ya kara ulaşımını tekrardan sağlamak istiyor gibi görünüyor. Bu bağlamda, Washington'ın Sezar Yasası kısıtlamaları Ammen'ı rahatsız etmeye devam ediyor."
Schenker, İran nüfuzunun Mısır ve İsrail'in bakış açısını da değiştirdiğini, Kahire'nin Şam'ı İran'dan uzaklaştırıp 'Arapçılığı' güçlendirmek istiyor gibi göründüğünü de savundu.
'Esad'ı savunanlar da Suriye halkıydı'
İsmi verilmeyen bir Suriyeli uzmanın ise "Dünyadaki her rejime karşı savaşı kazanabilirsiniz ama halka karşı savaşı kazanamazsınız. Esad'a karşı ayaklanan Suriye halkıydı ama onu savunanlar da aynı zamanda Suriye halkıydı" yorumu dikkat çekti.