Mustafa K. Erdemol
Siyah Düşmanı, Irkçı Bir Aile
Trump’ların karanlık geçmişi
Tanınmış bir haber sitesinde rastlayıp okuyunca şaşırdım doğrusu. ABD’deki kimi siyasi figürlerin soyağaçlarıyla ilgili yapılan bir araştırmaya göre eski ABD Başkanı Donlad Trump’ın ailesinin köle sahibi olmayan ailelerden biri olduğundan söz ediliyordu haberde. Ailenin kölelik kalktıktan sonra ABD’ye geldiği haberde belirtilmesine rağmen site Trump’ın ırkçı olmadığını ima edercesine “Herkes ona ırkçı diyordu: Bir tek onun atası köle sahibi değil“ başlığını atmaktan çekinmemiş.
Tuhaf, anlamsız, nihayet saçma bir çaba bu. Memlekette Trump’ı Joe Biden’dan daha iyi sanıp pek seven bir tayfa var, malum. Putin’i sevenler olduğu gibi. Zaman zaman çeşitli biçimlerde gösteriyor bu “sevgi“ kendisini. Köle sahibi olmamak Trump ailesinde hiç ırkçı olmadığı anlamına gelmiyor tabii ki. Çok değil daha dün sayılacak bir zaman diliminde tanık olunmuş bir gerçeklik var: Trump’ın babası Fred Trump ırkçının önde gideniydi. Genellikle siyah düşmanı olan ama Katoliklere de Yahudilere de saldıran ırkçı örgüt Ku Klux Klan’la bağlantısı vardı. Bu örgütün 1920’lerde milyonlarca üyesi olduğu söylenir.
Merak eden varsa daha ayrıntılı bilgiyi tarihçi Linda Gordon’un “The Second Coming of the KKK: The Ku Klux Klan and the American Political Tradition'” (KKK'nın İkinci Gelişi: Ku Klux Klan ve Amerikan Siyasi Geleneği') adlı kitabında bulabilir. Sadece Trump ailesi için okumaya değmez tabii ancak Amerikan siyasetinde kök salmış bir tutumu anlamak için hayli iyi bir kaynaktır bu kitap.
Çok az söz edildi
Trump ilk dönem için Başkanlığa adaylığını koyduğunda, babasına ilişkin bu ayrıntı bilindiği halde ABD medyası pek dile getirmedi bunu. Tuhaf bir sessizlik vardı medyada. Oysa baba Trump 1927 yılında New York'ta, Queens'teki Anma Günü geçit töreni sırasında bir grup Klan üyesi polis memurlarıyla çatıştığında tutuklanmıştı. O dönemin New York Times gazetesinde yer alan haberde tutuklanan yedi kişi arasında Fred Trump'ın da adı geçiyor. Adresi 175-24 Devonshire Road, Jamaica, New York City olarak verilmiş üstelik. Yani poliste kaydı olan biri.
Sessizliği Boing Boing adlı internet sitesi bozdu bir ara. Sitenin 2015 yılında bu bağlantıdan söz etmesinin ardından Donald Trump haberi yalanladı tabii. Bir ara New York Daily News, Washington Post, New York Times ile diğer birkaç gazete 2016 yılında kısa bir süre değindiler ama sonra kapandı konu. Şu açıdan dikkat çekici bu; Demokrat Partili Bill Clinton ile Hilary Clinton‘un tüm soyu sopu yıllar öncesine kadar gidilerek incelenmiş, haberleştirilmişti. Cumhuriyetçi bir aday sözkonusu olduğunda bir koruma kalkanı giriyor devreye. Bir Demokrat Partili Başkan’ın bu tür bağı olsaydı neler neler yapılırdı, anlamak zor değil.
Tabii ki ırkçı
Babası yüzünden Trump’a ırkçı denir mi peki? Babası yüzünden olmasa da pekala ırkçı biri Donald Trump da. Babasına olan hayranlığını dile getirmediği bir an yok. Birinci dereceden bir yakınının son derece tehlikeli bir örgütün destekçisi olması elbette çok önemli. Bu Ku Klux Klan denen ırkçı örgüt 1866 yılında Tenessee’de kölelik yanlısı Konfederasyon subaylarınca kurulmuştu. Etkili olduğu yerlerde etnik/dini azınlıkları sindirmeyi amaçlıyordu. Zamanla tüm ABD’ye yayılan örgütün şimdiki hedefleri siyahların yanısıra göçmenler, eşcinseller, iş yaşamındaki kadınlar. Sonuncusu hariç Donald Trump’ın da hedeflediği kesimler bunlar.
Bugün bile varlığını sürdüren Ku Klux Klan gibi bir örgütle bağı olan babaya sahip birinin ABD Başkanı olması, en azından bu örgütün hedefi/kurbanı olmuş kesimlerin gözünde Ku Klux Klan’ın aklanması demek. Babasının eylemlerine ilişkin herhangi bir üzüntü, özür dile getirmemiş oluşu oğul Trump’ın da o eylemlere destek vermese de onayladığını gösteriyor.
Yeniden seçilebilir bir ırkçı
Babasından miras ya da değil, Donald Trump son 50 yılın en ırkçı Başkanı’ydı. Siyah, göçmen, İslam düşmanı olduğunu saklama gereği bile duymadı. Üstelik bu adam 2024 Başkanlık seçimlerinin favorilerinden biri. Kazanma olasılığı var.
ABD kamuoyu bunları konuşurken, Türkiye’de bir haber sitesinin “Bir tek onun atası köle sahibi değil“ türü bir bilgiyi(!) haber yapması anlaşılır gibi değil. Almanya’dan ABD’ye kölelik kaldırılmadan önce göç etselerdi, pekala köle sahibi de olacak bir aileydi Trump’lar. “Bir tek onun atası köle sahibi değildi“ diye neredeyse peygamber olduğunu söyleyecekler Donald Trump’ın. Ayıptır.
Rusya’yla daha iyi geçiniyordu, Çin’e karşı daha esnekti sanılarak Trump güzellemesi yapma adeti başgösterdi bir kesimde. Son derece tuhaf.
Bunlara sorsanız Putin ile Trump’tan başka adam yok dünyada.