İklim Krizi Hamileleri Vurdu!

Son yıllarda küresel iklim değişikliği, dünya genelinde sıcaklık artışlarına yol açarak pek çok olumsuz etkiye neden oluyor. Ancak yeni araştırmalar, iklim krizinin sadece çevresel etkilerle sınırlı kalmadığını aynı zamanda toplum sağlığı üzerinde de derin ve uzun vadeli etkilere sahip olduğunu açıkça ortaya konuyor. Uzun süreli sıcak dönemlerin, düşük riskini artırdığı belirtiliyor.

Dünya Sağlık Örgütü‘nün Kasım 2023 tarihli “Anne, Yenidoğan ve Çocuk Sağlığını İklim Değişikliğinin Etkilerinden Korumak” başlıklı raporuna göre, dünyadaki birçok farklı bölgede hamile kadınlar, iklim değişikliğiyle şiddetlenen aşırı hava olayları nedeniyle olumsuz yönde etkileniyor.

Yine rapora göre birçok farklı bölgede hamilelik sürecindeki kadınlar, açık havada su taşıma, tarım faaliyetinde bulunma, yemek pişirme gibi işlerden sorumlu olmaları nedeniyle aşırı sıcaklar ve sinekler tarafından taşınan hastalıklar karşısında savunmasız kalabiliyor.

Bu doğrultuda, kadınların uzun süre maruz kaldığı aşırı sıcaklık, gebelikteki komplikasyon riskini önemli ölçüde yükseltiyor.

Uzmanlar, bu durumun özellikle tropikal ve subtropikal bölgelerde yaşayan kadınlar için daha büyük bir endişe kaynağı olduğunu vurguluyor.

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ İLE MÜCADELE

Araştırmalar ayrıca, iklim değişikliğinin dünyanın birçok yerinde sıcak dalgalarının sıklığını ve yoğunluğunu artırdığını gösteriyor. Bu durum, toplum sağlığını tehdit eden birçok faktörün yanı sıra doğurganlık sağlığını da etkileyebiliyor. Sıcak dalgalarının sıklığındaki artış, gebelik ve doğurganlık üzerindeki potansiyel etkilerini daha da önemli hale getiriyor.

Uzmanlar, iklim değişikliği ile mücadele ederken, bu süreçte ortaya çıkan sağlık risklerinin de göz ardı edilmemesi gerektiğini belirtiyor. Özellikle risk altındaki grupların korunması ve iklim değişikliğinin etkilerine karşı önlem alınması gerektiği vurgulanıyor.

Sonuç olarak, iklim krizinin sadece çevresel sorunlarla sınırlı kalmadığı, aynı zamanda toplum sağlığı üzerinde de derin ve uzun vadeli etkilere sahip olduğu açıkça ortaya konuyor. Bu bağlamda yapılan bilimsel çalışmaların ve alınacak önlemlerin önemini anlamak, gelecek nesillerin sağlığını korumak adına acil eylemler planlarına adım atmak gerekiyor.