Fransa, Manş Denizi'nden geçişleri engellemek üzere İngiltere ile anlaşması uyarınca kıyılarında devriye gezen polis sayısını iki katına çıkaracağını açıkladı.
İngiltere ise bu alandaki harcamalar için 54 milyon sterlin (74 milyon dolar) ödeyecek ve istihbarat paylaşımını artıracak.
Ancak Fransa'dan geçişlerde en fazla kullanılan Calais liman kenti milletvekili Pierre-Henri Dumont, Fransa'nın kıyı şeridi çok uzun olduğu için bu önlemlerin fazla etkili olamayacağını söyledi.
Pazartesi günü en az 430 göçmen Manş Denizi'ni geçerek İngiltere'ye ulaşmış ve bu, bir gün içinde ülkeye gelen göçmen sayısında yeni bir rekor olmuştu.
İngiltere İçişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, "yasa dışı göç sorununun kabul edilemez" olduğunu ve "sorunun üstesinden gelmek için önemli adımlar atıldığını" kaydetti.
Ülkeye gelenler arasında kadınlar ve küçük çocukların da olduğu bildirildi.
Öte yandan Türkiye'ye sadece İran sınırından haftalık 8 bin kaçak göçmen giriş yapıyor.
Düzensiz göçü suç haline getirecek yasa tasarısı tartışılıyor
İçişleri Bakanı Priti Patel, Manş Denizi üzerinden ülkeye geçişleri "mümkün olmayacak hale getirme" sözü verdi.
İngiltere ve Fransa arasındaki kanal aracılığıyla geçişleri engellemekle sorumlu ekibin başındaki yetkili Dan O'Mahoney, "Avrupa genelinde yasa dışı göçün artması nedeniyle kanal üzerinden tehlikeli küçük tekne yolculuklarında kabul edilemez bir artış var. İnsanlar ulaştıkları ilk güvenli ülkede sığınma başvurularını yapmalı ve bu tehlikeli geçişlerde hayatlarını riske atmamalı. Bu yasa dışı geçişlerin arkasındaki suçluların peşine düşmeye devam ediyoruz" dedi.
İngiltere'nin düzensiz göçle ilgili hazırladığı yasa tasarısının "hayat kurtaracağını ve bu yasa dışı geçiş döngüsünü kıracağını" söyleyen O'Mahoney, hükümetin İngiltere'de yasal kalma hakkı olmayanları iade etmeye devam ettiğini de sözlerine ekledi.
Şu anda milletvekilleri tarafından değerlendirilmekte olan tasarı, İngiltere'ye yasa dışı yollardan bilerek girmeyi ceza gerektiren bir suç haline getiriyor.
İzinsiz giriş yapan göçmenler 4 yıla kadar hapis cezasına çarptırılabilir.
Tasarıya göre, sığınma başvurusu sürecinde düzensiz göçmenler ülke dışında bir göç merkezinde de tutulabilecek.
Fakat yasa tasarısı, göçmen hakları savunucuları tarafından sert bir şekilde eleştiriliyor. Refugee Action isimli sivil toplum kuruluşu, yasa tasarısını "aşırı, nahoş ve zarar verici" olarak nitelendirdi ve böyle bir yasa tasarısının "insan hakları ve hukukun üstünlüğünü savunma iddiasındaki bir ülkede yeri olamayacağı" yorumunu yaptı.
Kuruluştan yapılan basın açıklamasında şu ifadeler yer aldı:
"Bu tasarı, mülteci gerçeğine ilişkin derin bir anlayış eksikliği üzerine inşa edilmiştir. Mültecileri nasıl geldiklerine bağlı olarak iyi ve kötü olarak ayıramayız ve dışarıda tutmak istediklerimizi nereye sınır dışı edeceğimiz konusunda etrafa bakınamayız.
"Daha da kötüsü, Bakanların güvenliğe erişim için yeni yollar yaratma sözü vermesine rağmen, bu mevzuatta korumayı arttıran hiçbir şey yok.
"Bu kısaca, tek istekleri burada yeni bir hayat kurmak olan travma geçirmiş insanlara yönelik bir baskı. Seçeneklerinin olmaması, sadece daha fazla insanı kaçakçıların kollarına itecek."