Ekmek Diyetin Dostu, Stres Düşmanı!
“Ekmeği kes, kilo ver!” Bu söylem diyetle ilgili en yaygın şehir efsanelerinden biri… Üstelik bu efsane, temel besin maddesi ekmek olan Türk toplumunun sağlığını ciddi anlamda tehdit ediyor. Yapılan birçok araştırma düşük glisemik indeks ve yüksek protein diyeti uygulamasının kilo kaybının yanı sıra kardiyovasküler risk faktörlerini de artırdığını gösteriyor. Diyetisyen Elvan Odabaşı Kanar, ekmeksiz diyet olmayacağına dikkat çekiyor. Ekmeğin popüler ve bir o kadar da yanlış diyetlerde iddia edildiği gibi kilo aldırmadığını aksine verdirdiğini söyleyen Elvan Odabaşı Kanar, doya doya ve sağlıkla zayıflamak için beslenme programında tam tahıllı ekmeklere yer verilmesinin şart olduğunu anlatıyor.
Ekmeksiz diyetlerin başlangıcındaki hızlı kilo kaybına kanmayın!
Ekmeksiz diyetlerle sağlıklı zayıflamanın hayal olduğunu söyleyen Kanar, “Düşük karbonhidratlı beslenmeye ve yüksek protein ile yağ alımına dayalı ekmeksiz diyetler başlangıçta hızlı kilo kaybı sağlıyor, ancak uzun süreçte iyi düzenlenmiş bir beslenme programı ile aynı kilo kaybı gözleniyor. Obeziteyle mücadele konusunda hizmet veren diyetisyenlerden oluşan DOM UK’nin Kilo Yönetiminde Düşük Karbonhidratlı Diyetler isimli araştırmasının da bu sonucu kanıtlar nitelikte olduğunu söyleyen Kanar, “Araştırmada bireylere bir yüksek bir de düşük karbonhidratlı diyet uygulanıyor. Düşük karbonhidratlı diyeti yapanlarda 3. ve 6. aylarda fazla ağırlık kaybı gözlemlenirken 12 ayın sonunda iki diyet tedavisi arasında farklı bir sonuç bulunmuyor. Farklı bir bilimsel çalışmada ise düşük karbonhidratlı diyetlerde 6. ayda ağırlık kaybının durduğu belirtiliyor.” dedi.
Ekmeksiz diyetler pek çok sağlık problemini beraberinde getiriyor
Ekmeksiz bir diyet bireylerde kalp damar rahatsızlıklarında, böbrek hastalıklarında, yeme ve davranış bozukluklarında, diyabet hastalığında, karaciğer hastalığında ve daha birçok sağlık probleminde artışa neden olabiliyor. Diyetisyen Kanar, vücudumuz için gerekli olan ekmekten vazgeçmeden zayıflamanın en sağlıklı yol olduğunu belirtti.
Karbonhidrattaki her 20 gram azalış kardiyovasküler hastalık riskini yüzde 5 artırıyor
Birçok çalışmada düşük glisemik indeks ve yüksek protein diyeti uygulamasının kilo kaybının yanı sıra kardiyovasküler risk faktörlerini de artırdığının saptanmış olduğuna dikkat çeken Diyetisyen Kanar, tam tahıl tüketen bireylerde bazı hastalıkların riskinin önemli derecede azaldığını, kalp hastalıkları riskinin de yüzde 25 ila 36, tip2 diyabet riskinde yüzde 21 ila 27, GİS kanserleri riskinde yüzde 21 ila 43, obezite riskinde ise yüzde 47 oranında düşüş sağlandığını açıkladı. Kanar, karbonhidrattaki her 20 gram azalış ve proteindeki her 5 gram artışın kardiyovasküler hastalık riskini yüzde 5 artırdığını belirtti.
Ekmek kilo aldırmaz, verdirir!
Ekmeğin sağlığımız için olduğu kadar kilo vermek ve verdiğimiz kiloyu korumak için de şart olduğunu belirten Kanar, “İştah kontrolü sağlayan ekmek acıkma sıklığınızı dengeliyor. Tam tahıllı ekmekler yağ oranınızı düşürerek kilo kontrolüne yardımcı oluyor. Bu nedenle diyetinizde tam tahıllı ekmek tüketmek kalıcı kilo kaybı sağlıyor. Ekmek kan şekerinizi dengelediği için tokluk hissi sağlıyor ve tatlı ihtiyacınızı kontrol altına alıyor. Tam tahıl ekmeğinde yer alan B grubu vitaminler metabolizmada anahtar rol oynayarak metabolizma hızınızın yavaşlamasını engelliyor.” dedi.
Ekmekle ilgili şehir efsanelerine inanmamak gerektiğinin altını çizen Kanar, “Tam buğday, çok tahıllı, çavdar ekmekleri şişmanlatmaz aksine zayıflamaya yardımcı olur! Düzenli tam buğday, çok tahıllı, yulaf ve çavdar ekmekleri tüketimi karın çevresi yağlanmasını azaltır. Tam tahıllı, tam buğday ve çavdar ekmeklerinin glisemik indeksi düşük ve diyet lifi yüksek olduğundan zayıflama diyetlerinde mutlaka bulunmalı. Kalorisi düşük bir besin ve çok kısa sürede enerji metabolizmasına katılıp enerjiye çevriliyor.” açıklamasında bulundu.
Uzun süre tok kalmanın sırrı: Ekmek
Öğünlere 1 parça ekmeği çiğneyerek başlamanın daha kontrollü bir öğün geçirmenizi ve tokluk hissetmenizi sağlayacağını anlatan Kanar, karbonhidrat kaynağı bir besin olan ekmeğin çok daha kısa sürede beyne tokluk sinyalleri ilettiğini, tam tahıllı ekmek içeren diyetin lif oranı yüksek olduğu için acıkmayı geciktirerek uzun süre tokluk sağladığını ifade etti.
Stres ve kanser düşmanı, sindirim sistemi ve mide dostu ekmek
Ekmeğin sağlığa pek çok faydasının bulunduğuna değinen Diyetisyen Kanar, “Stresi önleyip depresyona karşı yatkınlığı azaltan ekmek, maya ve lif içeriği sayesinde sindirim sisteminizin düzenli çalışmasına katkıda bulunuyor. Ayrıca mide sağlığımız için koruyucu bir besin. Kan dolaşım bozukluğu ve yüksek tansiyon hastalıklarına karşı etkili olan ekmeğin kolon kanseri ve hemoroid hastalıklarına karşı koruyucu etkisi de var.” diye konuştu.
Ekmek kolesterol ve tiroid rahatsızlığı olanlar için de ideal!
Ekmeğin bitkisel kaynaklı olduğu için kolesterol içermediğini ve kandaki kolesterol düzeyinin kontrolüne yardımcı olduğunu söyleyen Kanar, tam tahıllı ekmeklerin B12 hariç tüm B grubu vitaminlerin temel kaynağı olduğu için tiroid rahatsızlığı olanlar için de en ideal besin olduğunu belirtti. Kanar, antioksidan içeriği yüksek olan ekmeğin ayrıca kandaki ürik asit miktarını kontrol altına almaya yardımcı oluğunu da sözlerine ekledi.
Türk toplumunun temel besini ekmekten vazgeçmeyin!
ABD Tarım Bakanlığı ve T.C. Sağlık Bakanlığı’na göre günlük enerji ihtiyacımızın yaklaşık yüzde 55-60’ını karbonhidratlardan, yüzde 25-30’unu yağlardan, yüzde 10-12’unu ise proteinlerden almamız gerektiğini anlatan Diyetisyen Kanar, “Türkiye genelinde gıda tüketimine baktığımızda tahıl tüketimi birinci sırada yer alıyor ve günlük enerjinin ortalama yüzde 50’si ekmek ile tahıl ürünlerinden sağlanıyor. Ekmek, vücudumuzun ekonomik yoldan enerji gereksinimini karşılıyor. Beslenmemizde bu kadar önemli bir yer tutan bir besin maddesini hayatımızdan çıkarmak kesinlikle doğru bir yaklaşım değil. Ayrıca ekmek sadece toplumumuzda değil antik dönemlerde de her öğünde tüketilerek tokluk sağlamış ve mutluluğu arttırmış bir besin maddesi.” diye konuştu.