Amazon'da çırılçıplak yaşayan çok eşli Waorani Kabilesi Türkiye'ye geldi!
Ekvador’un Amazon bölgesinde yaşayan Waorani Kabilesi ile iletişim kuran sosyal medya fenomeni Alper Rende, köylerinde vakit geçirdiği 1’i kadın 3 kabile üyesini Türkiye’ye getirdi.

Mayra, Wareka ve Cominta isimli kabile üyeleri, İstanbul’a gelmek için ilk kez kıyafet giydi, uçağa bindi ve modern yaşamla tanıştı.

Ankara'da Anıtkabir’i ziyaret eden grup, Tuz Gölü’nü de görme fırsatı buldu.

Bursa’da Uludağ’a çıkan kabile üyeleri, karı ilk kez deneyimledi ancak soğuk havayı sevmediklerini belirtti. Türk mutfağı ise büyük beğeni topladı.

Waorani Kabilesi üyeleri, 28 Ocak-24 Şubat arasındaki Türkiye ziyaretlerinin ardından Ekvador’un Amazon bölgesine döndü.

Seyahati organize eden Alper Rende, yolculuk öncesinde kabileyle farklı dönemlerde toplam 15 gün geçirdi ve deneyimlerini kayda aldı.

Rende, İspanyolca konuşan kabile üyeleriyle tercüman ve beden dili aracılığıyla iletişim kurduğunu belirterek şöyle konuştu:

“Bu arkadaşlarla birlikte daha önce kabile hayatını belgeselleştirdiğimiz bir video çekmiştik. Amazon Ormanları’ndan geliyorlar ama öncesinde ben onların yanına gittim. İlk gittiğimde 9 gün kadar onlarla kaldım. Daha sonrasında, birlikte onların ülkesinin şehir merkezine gittik, oraları gördüler. Daha sonra bir kez daha onların yanına gittim. Onlarla 1 hafta kaldım ve şimdi de onları Türkiye'ye getirdim. Şehir hayalleri vardı ve biz de aslında onu gerçekleştirdik. Karşılıklı kültür alışverişi yaptık. Hem de onların kültürüne ortak oldum. Şimdi de onlar bizim kültürümüze ortak oluyorlar”
TÜYLERİNİ BİR AN OLSUN ÇIKARMADILAR: SEVGİ, BARIŞ VE KARDEŞLİK
Kabile üyelerine Türkiye’de yoğun ilgi gösterildiğini vurgulayan Rende şunları anlattı:

“Bizi her görenden, ‘Nasıl yardımcı olabiliriz? Gelin şurada misafir olun, şunları gönderelim, lütfen denesinler, köylerine götürsünler’ diye çok fazla geri dönüş aldık. Yaklaşık 25 günlüğüne Türkiye’ye geldiler. Daha sonrasında kendi memleketlerine dönecekler. Kafasındaki tüyleri çok merak edip soranlar oluyor. Özellikle bizim videomuzda bu tüyle birlikte gözükmek istediler ve ben de neden olduğunu sorduğumda, 'Sevgi, barış ve kardeşliği temsil ediyor' dediler. Şu anda da Uludağ'dayız. Yani karın en çok olduğu yerlerden bir tanesindeyiz. Bugün biraz kayak yaptık. Kızak denedik. Çok da keyif aldılar”

ÇOK EŞLİLİK KÜLTÜRÜ VAR! MAYMUN VE TİMSAH YİYORLAR
Waorani Kabilesi’nin çok eşlilik kültürünün devam ettiğini belirten Rende, şöyle konuştu:
“Wareka’nın 3 eşi ve çok çocuğu var. Mayra'nın 4 tane çocuğu var. Cominta’nın da tahminimce 4 çocuğu var. Avlanmaya çıkıyorlar, maymun yiyorlar, timsah yiyorlar. Hiç türünü bile bilmediğimiz kemirgen yiyorlar. Bu arada onlarla birlikte, bunların tadına da baktım. Avlanmalarına dahil oldum ve birlikte bir video çektik. Ne bulurlarsa onu yiyorlar ama bol bol yemek yiyebiliyorlar. Çünkü buzdolapları da olmadığı için, tuttuklarını, avladıklarını hemen bitirmeleri gerekiyor. Yemeğe dair hiçbir sıkıntıları yok. Tabii ki bizim kültürümüze pek uyan yemekler değil.”

KÜP ŞEKER GÖRÜNCE ŞOKE OLDULAR
Modern hayata dair birçok şeye şaşıran kabile üyeleri, küp şeker karşısında bile hayrete düştü. Rende, şunları dile getirdi:
“Aslında projemin konusu da bir yerlinin, şehir hayatına geldiğinde düşündüğü ve karşılaşacağı şeylere verecekleri tepkiler üzerine. Aklınıza gelebilecek her şeye çok şaşırıyorlar. Yani size şöyle bir örnek vereyim; küp şeker gördüler, daha önce şeker gördüler tabii ki ama küp olarak görmediler ve küp şeker aldık. Çünkü köylerine götürmek istiyorlar. ‘Bunu nasıl küp haline getirdiniz’ diye bana sordu. Çünkü onlar için burası bir bilim kurgu filmi gibi. Onların da kültürü bize göre çok farklı, yedikleri yemeklerden, yaşayış tarzlarına kadar. İzole bir yaşam sürüyorlar. Mesela onların kaldığı yere 15 saatlik kano yolculuğuyla anca kasabaya ulaşabiliyorsunuz. Gerçekten çok zor koşullarda yaşıyorlar”