Türkiye'yi ağlatan o fotoğrafın hikayesi
Afrin’de sürdürülen Zeytin Dalı Harekatı’nda yaralanan ve tedavisi için kaldırıldığı hastanede silah arkadaşının elini sıkıca kavrayarak milli birliğin sembolü haline gelen Gazi Olcay Özçam, “Bizim oradaki niyetimiz fotoğraf vermek değildi, beraberlik olduğunu göstermek istedik. İkimizin de canı o an çok yanıyordu. Birbirimize destek olduk” dedi.
Zeytin Dalı Harekatı kapsamında PKK/KCK/PYD-YPG ve IŞİD mensuplarına yönelik Afrin’de yürütülen operasyon esnasında, Elmas köyü mevkiinde 5 Şubat Pazartesi günü teröristlerin havan saldırısı sonucu yaralanan ve hastanede kaydedilen el ele fotoğraflarıyla Türkiye'nin gündemine oturan Olcay Özçam ve Ali Uysal hayati tehlikeyi atlattı. Uysal'ın Hassa Devlet Hastanesinde tedavisi sürerken, Özçam, Ankara Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesine (GATA) sevk edildi. Başından ve bacağından yaralanan Gazi Olcay Özçam, gündem olan o fotoğrafın hikayesini anlattı.
“Girdiğimiz çatışmada önümüze roket düştü ve beni havaya fırlattı”
Şanlıurfa'da sözleşmeli er olarak görev yaptığını aktaran Özçam, “Görev emri geldi ve taburumla beraber Afrin’e gittik. Biz Elmas köyüne girmiştik. Oradaki operasyon sırasında girdiğimiz çatışmada önümüze roket düştü ve beni havaya fırlattı, yere düşerken sağ kolumun üstüne düştüm. Orada kaldırıldığım hastanede yüzümdeki şarapnel parçaları temizlendi. Daha sonra Ankara’ya sevk edildim” ifadelerini kullandı.
“Niyetimiz birlik mesajı vermekti”
Yaralı halde kaldırıldığı hastanede baygın bir şekilde yatarken silah arkadaşının kendisine seslendiğini ve elini tutmak için hamle yaptığını ifade eden Özçam, “O an ben kendimde değildim. Kaldırıldığımız hastanede Ali bana bir kaç kez seslenmiş, ben duymamıştım. Soluma doğru döndüğümde Ali’nin elimi tutmak istediğini gördüm ve ben de uzandım elini tuttum. Çok kısa sürdü ve bizim oradaki niyetimiz milletimize resim vermek değildi, beraberlik olduğunu göstermek istedik. İkimizin canı da o an çok yanıyordu. Birbirimize destek olduk” diye konuştu.
Fotoğraftaki diğer elin sahibi ve aynı zamanda devre arkadaşı Ali Uysal ile sonradan görüştüğünü belirten Özçam, onun da tedavisinin yeni tamamlandığını söyledi.
“Elim ayağım titremeye başladı”
Kahraman Gazi’nin babası Latif Özçam, oğlunun yaralandığı haberini alınca yaşadıklarını şöyle anlatı:
“Salı günü akşam saat 20.30’da Ankara’da ikamet eden yeğenim beni aradı ve ‘Askerden haber var mı’ diye sordu, ben de 3 gündür aramadığını söyledim. ‘Dayı ben askerin yanındayım’ dedi. Bunu dediği an, elim ayağım titremeye başladı. Bana fazla panik yapmamamı söyledi ve askerimiz yaralı dedi. Biz o an yerimizde duramadık ve hemen Ankara’ya geldik. Allah’a çok şükür şuan durumu iyi. 2 gün yoğun bakımda kaldı. Doktorların müdahalesi ile toparladı.”
“Ali’ye destek olmak için elini tutmuş ve birlik beraberlik mesajı vermişler”
Tüm Türkiye'nin konuştuğu o fotoğrafa değinin baba Özçam, “Ben o fotoğrafı 2 gün önce gördüm. Çünkü bu acıyla biz hiçbir şeye bakamadık. Akrabalar aradığı zaman söyledi o fotoğrafı bize. O operasyonda yaralananlar içinde en ağır yaralanan benim oğlumdu. Çok acısı olmasına rağmen arkadaşı Ali’ye destek olmak için elini tutmuş ve birlik beraberlik mesajı vermişler” şeklinde konuştu.
“Arkadaş olarak buradan gidiyorlar ve birlikte gazi oluyorlar”
Latif Özçam sözlerine şöyle devam etti:
“Aynı çatışmada yaralanan 3 asker, Ankara Zırhlı Birlikler’inde acemilik görevlerini beraber yaptılar. Üçünün de görev yeri aynı şekilde Şanlıurfa’ya çıktı. Afrin’e çıkan görevde yine birlikteydiler ve üçü birlikte aynı operasyonda gazi oldu. Bu da Allah’ın bir takdiridir. Arkadaş olarak buradan gidiyorlar ve birlikte gazi oluyorlar.”
İki oğlunun daha olduğunu kaydeden baba Özçam, gerekirse onları da askere göndereceğini söyledi.