Şok Görüntülerin Sırrını Bilim İnsanları Çözdü

Şok Görüntülerin Sırrını Bilim İnsanları Çözdü
Dünyanın en büyük ahtapot yuvası bulundu. Ahtapot yuvasının yaklaşık 20 bin dişi ahtapota ev sahipliği yaptığı düşünülüyor...

ABD'nin Kaliforniya eyaletinin orta kesminin açıklarında dünyanın bilinen en büyük ahtapot yuvası keşfedildi.

Science Advances adlı bilimsel dergide yayımlanan yeni bir çalışma her yıl yaklaşık 20 bin dişi inci ahtapotun yumurtalarını korumak için toplandığı düşünülen, Monterey Körfezi yakınlarındaki bir ılıcanın varlığını ortaya koydu.

ahtapot-bahcesi3.jpeg

Çalışmanın özetinde şöyle yazıyor:

Kaliforniya'nın orta kesminin derinliklerinde çiftleşmek, yuva yapmak ve ölmek için soğuk ve karanlık sulardan geçerek sönmüş bir yanardağın yakınındaki hidrotermal kaynaklara göç eden binlerce ahtapot (Muusoctopus robustus), Dünya'daki bilinen en büyük ahtapot topluluğunu meydana getiriyor.

Ahtapot yuvası çalışmasının yayımlanması, ahtapot topluluğuna ilk kez 2018'de aynı bölgede aktif olmayan bir sualtı volkanını keşfetmek için yaptıkları bir keşif gezisi esnasında tesadüfen rastlayan araştırma ekibi için bir dönüm noktası niteliğinde.

Keşif gezisindeki araştırmacılar o gün büyülenmişti.

ahtapot-bahcesi.jpg

Araştırmacılardan Dr. Amanda Kahn, The New York Times'a "Bazen bulduğunuz özel bir şeyin büyüklüğünü hemen fark edersiniz" dedi.

Bence bu da gerçekten o özel anlardan biriydi.

5 yılın ardından artık bu ahtapotların o gün ne yaptıkları hakkında çok daha fazla şey biliyoruz. Araştırmaya göre ahtapotların yumurtadan çıkma süresini hızlandırarak üreme becerilerini olumlu yönde etkileyen sıcaklık onları ılıcaya çekmişti.

Times'ın haberine göre araştırmacılar ahtapotları ve ılıcanın tepesinde seçtikleri ortamı izleyip veri toplamak için uzaktan kontrollü kameraların yanı sıra ısı ve oksijen sondaları da kullandı. Araştırmacılar ahtapotların yuvalama için seçtikleri yerde yumurtaların sıcaklığının, açık okyanus suyundaki yaklaşık 1,5 santigrat derecenin aksine 11 santigrat derece civarı olduğunu tespit etti.

Daha kısa yuvalanma süreleri yumurtanın zarar görme ihtimalini azalttığından sıcaklığın artması yavru ahtapotlar açısından hayati önemde olabilir. Sıcaklığın, kuluçka döneminde yemek yemeyen ve üredikten sonra ölen dişi ahtapotlara da faydası olabilir.

Araştırma ekibinin lideri olan deniz ekoloğu James Barry, Times'a yaptığı açıklamada son bulguların ahtapot davranışları hakkında daha fazla soruyu ortaya çıkardığını ve önümüzdeki yıllarda yapılacak araştırmalara doğru yeni yollar açtığını söyledi. Barry, ekibinin halihazırda ilk bölgenin yaklaşık 8 km kuzeyinde başka bir ahtapot yuvası daha bulduğunu, Kaliforniya kıyısı boyunca başka yerlerde de yuvalar olabileceğini, bunun da ahtapotlar ve daha geniş anlamda okyanusun önemi hakkında daha fazla fikir sağlayabileceğini belirtti.

ahtapot5.jpg

Ölümle yaşamın buluştuğu yer: Ahtapot Bahçesi

Ayrıca karşılaştıkları dişilerin tamamı, normalde 1.6 derece olan derin deniz sıcaklığının aksine yaklaşık 11 derece sıcaklığa ulaşan termal kaynakların çevresini mesken bellemişti.

Science Advances dergisinde yayımlanan çalışmada araştırmacılar, ‘bölgedeki derin deniz sıcaklıklarının ahtapotlar ve sıcağa dayanıklı türler için gerekli olabileceği’ sonucuna vardı. Ayrıca bu ‘eşsiz ve gizemli habitatın büyük bir kısmı henüz keşfedilmemişti. Ahtapotların neden burayı tercih ettiğini anlamak için bu canlıların üreme serüvenine bir göz atalım mı?

Ahtapot Bahçesi’ne akın eden inci ahtapotları, tek yönlü bir yolculuk yapıyor. Çünkü bu canlılar üredikten sonra yok oluyor. Sonuç olarak bu alan, yavrularını kuluçkaya yatırırken enerjilerini yavaş yavaş
tüketen dişi ahtapotlar ve ölen annelerinin yanı başında doğan yavrular göz önünde bulundurulduğunda yaşam ve ölümün kesişimi gibi.

Savunmasız yumurtalar, yavrular ve ölü ahtapotlar; anemonlar, karidesler balıklar ve salyangozlar gibi yırtıcı ve leş yiyicilerin besinini oluşturuyor. İşte ahtapotların bu alanı seçmesinin sebebi de tam olarak bu. Bazı derin deniz ahtapotlarının kuluçka süresi dört yıl sürerken, Ahtapot Bahçesi’ndeki yavrular için iki yıllık kuluçka süresi yeterli oluyor.

Böylelikle dişi ahtapotlar kendilerini toparlamak ya da hiç olmazsa avcı saldırısından kaçabilecek güce bir ihtimal sahip olabiliyor. Kuluçka döneminin daha hızlı geçmesi yumurtaların avlanma, hastalık ve diğer tehditlere maruz kalma olasılığını azaltabiliyor.