İktidar medyası sonunda veri sızıntısını kabul etti
Bolu Kartalkaya 78 kişinin can verdiği faciada 19 kişi tutuklandı. İnsanlar yaralını saramamışken siyasiler de 'sorumlu kim' tartışmasına koyuldu. Bu sırada da faciada yakınlarını kaybedenler insanlığa sığmayan bir hareket yapıldı.
Vicdansız telefon skandalı ortaya çıkardı! Hani veri sızıntısı yoktu?
BU İNSANLIĞA SIĞMAZ
Faciada ölenlerin yakınlarının telefon bilgilerini alan şahıslar, onları arayıp dalga geçti ve küfür etti.
Olayın ardından güvenlik güçleri şahısların kimlikleri tespit edip yakaladı. Fakat söz konusu kişilerin bu telefon bilgilerini nasıl aldıkları açıklanmadı.

YAHU MADEM VERİ SIZINTISI YOK? O ZAMAN BU YAŞADIĞIMIZ NE
Halk TV'den Murat Ağırel de Temmuz 2024'te Telegram kanalları üzerinden yurttaşın sağlık, telefon, tapu ve akla gelen her bilginin satıldığını haber yapmıştı. Birçok gazete ve gazeteci de benzer haberleri yazmıştı.

Ulaştırma Bakanı Abdülkadir Uraloğlu da "Veri sızıntısı yok" deyip skandalı kabul etmedi.
Facia ile dalga geçenlerin ardından Sabah gazetesi, şahısların bir 'panel'den bilgileri elde ettiklerini söyledi. Fakat 'panel' nedir ne değildir tek kelime yazmadı.
İktidar medyasından Milliyet de sonun kimlik bilgilerin çalındığına dair haber yaptı. Milliyet, "Hayatımızı çalıyorlar" diyerek skandalı kabul etti. Gazete haberi de manşete taşıdı.

Milliyet'in bugün gündeme getirdiği veri güvenliği çok önemli. Geçen sene çok konuştuk. Aslında ilgili bakanlar itirafta da bulundu. Kişisel bilgilerimiz, verilerimiz elden ele dolaşıyor. Murat Ağırel bir keresinde Kayda Geçsin'de anlatmıştı. 500 lirayı veren herkesin istediği kimlik bilgilerini ele geçirebiliyordu, bakın.
Bunu Milliyet yazıyor, hükümeti destekleyen bir gazetede bakın. "Vicdan yoksunlarının ailelerin iletişim bilgilerine ulaşabilmesi kişisel veri güvenliğini bir kez daha gündeme getirdi"
