Halk TV'de yayınlanan Can Coşkun'un sunduğu Haber Masası programının konuğu olan Cumhuriyet Gazetesi Yazarı Orhan Bursalı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın ve Bütçe Komisyonu'nda konuşan CHP liderinin sözlerini değerlendirdi. Bursalı, Mansur Yavaş'ın Melih Gökçek zamanında Ankara'da yapılan yolsuzlukları belgeleriyle kanıtlamasına ilişkin "Ankara ve İstanbul belediyelerinde yozlaşmanın, yolsuzluğun ortaya çıkması sağlanacak" dedi. 

"Asıl soruşturma iktidar devredildiğinde başlayacak"

"Bir süredir Ankara Büyükşehir Belediyesi’nden birtakım yolsuzluk yanlış işlem sahtekarlık dosyaları sızıyordu fakat daha kapsamlı bir çalışma gerektiren bir durum olduğunu da biliyorduk. Acaba Ankara Belediyesi’nde Melih Gökçek zamanında ne gibi yolsuzluklar yapıldı sorusunun cevabını merak ediyorduk. Aynı şekilde İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde de açıklamalar oldu. İBB 1994 yılından bu yana Recep Tayyip Erdoğan’ın ve sonrasında da onun tercih ettiği başkanlar tarafından yönetiliyor. 25 yıldır İBB AKP’nin elinde. Belediyenin paralarını birtakım Cumhuriyet düşmanı cemaatler ve iktidarın kontrolündeki ve TÜRGEV gibi vakıflara verildiğini biliyoruz. İBB’nin bütçesi orta halli bir ülkenin bütçesi kadar neredeyse. İki belediye başkanı da kendisine oy verenlerin beklentilerine yanıt veriyor. Bu açıklamalarda yozlaşmanın ortaya çıkması sağlanacak. Melih Gökçek sarayın etekleri altına sığınmış bir vaziyette. Önceki ABB ile hükümet arasındaki al ver emir talimat işlerinin olduğu kesin. ABB'nin bir kendi başına yaptığı var bir de iktidarın kendisine yaptırdıkları var. Mansur bey aynı zamanda suç duyurusunda bulundu. Savcılığın bunu ciddiye alması lazım çünkü bu para sadece Ankara'nın parası değil bütün Türkiye'nin parası. O kadar büyük bir güvenle parayı harcadılar ki belediyeler bunu sorguladı. Asıl soruşturma iktidar devredildiğinde başlayacak."

Orhan Bursalı, Kemal Kılıçdaroğlu'nun konuşmasına ilişkin ise şunları söyledi:

"AKP kazanacağını görmediği sürece seçime gitmez"

"Kılıçdaroğlu iyi bir atak ve performans gösterdi. Bütün ihalelerin aile bireylerine verilmesi Türkiye Cumhuriyeti’nin geçmişine yakışmayacak şeylerdir. Kılıçdaroğlu’nun size aday olamayacağımı kim söyledi yanıtının düşünülüp taşınılmış bir yanıt olduğunu sanmıyorum. Spontane geliştiğini düşünüyorum. AKP’lilerin kişiliğine yönelik saldırıları karşısında Kılıçdaroğlu sert karşılık verdi ama bunun bir adaylık açıklaması olduğunu sanmıyorum. Burada önemli olan nasıl bir sistem getirmek istedikleri. Parlamenter sisteme geri dönüş millet ittifakının ortak paydası. Bu millet ittifakının bel kemiği. Akıllara acaba bu sistemin değişmesini gerçekleştirecek olan aday kim olabilir? sorusu geliyor. Millet İttifakı ilk turda seçimi kazanacağını görür ve buna inanırsa ilk turda bir aday üzerinde anlaşabilirler. Akşener Anadolu’yu gezerek kendi pozisyonunu güçlendiren lider durumunda. Kimin aday olacağı meselesi hakkında bir şey söylemek için erken. Kılıçdaroğlu’nun kazanacağı ortaya çıkarsa Muharrem İnce bile Kılıçdaroğlu’nun arkasında birleşir. AKP, kendi iktidarının ya da Cumhur İttifakının kazanabileceğini görmediği müddetçe seçime gitmez."