Meral Akşener: Bu iktidar milletimiz için pandemi kadar tehlikeli bir hale gelmiştir

Meral Akşener: Bu iktidar milletimiz için pandemi kadar tehlikeli bir hale gelmiştir
Koronavirüste şimdiye kadar vaka sayılarının saklandığını ifade eden Akşener, "Sadece kendilerini kandırdılar" dedi. Akşener sözlerinin devamında da, "Propagandayla sorumluluktan kaçabileceğinizi sandınız" dedi.

Partisinin grup toplantısında konuşan İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Katar'la gerçekleştirilen 11 anlaşmanın içeriğini açıklamayan iktidarı, "Devlet, ticari sır maskesinin altına saklanamaz" diye eleştirdi. Bu anlaşmalar arasında Türkiye'nin su kaynakları, limanları, hatta kadınlarla ilgili bir mutabakatın da olduğunu belirten Akşener, "Gizli saklı yapılan bu anlaşmaların akıbetini dikkatle takip edeceğiz" dedi.

Akşener'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

"Pandemiyle ilgili iktidarı uyarıyoruz. Bazı ülkelerin hatalarından ders çıkarırlar diye umduk olmadı, vatandaşımızın sağlığı için yaptığımız önerilere kulak asar diye bekledik olmadı. Pandeminin başından bu yana gayretli gördüğümüz Sağlık Bakanı'nı da alınan her karara tebelleş olan Erdoğan'ı da uyardım. Milletimizi bu belaya karşı savunmasız bırakıyorsunuz dedim. Ama sayın Erdoğan her konuyu en iyi bilen olduğu için önerilerimizi dinlemedi. Aylarca vaka sayılarını sağlayıp herkesi kandırabileceklerini sandılar. Sadece kendilerini kandırdılar."

"Madem tek adam düzenini kurdun, başarısızlıkları bir zahmet üstleneceksin"

"Propagandayla sorumluluktan kaçabileceğinizi sandınız. Yalanların yatsıya kadar süreceğini görmediniz. Artık yüzlerinizde millete yalan söylemiş iktidarın kapkara lekesi var. İlk seçimde milletimizin karşısına bu lekeyle çıkmak zorunda kalacaksınız. Sorumluluğu önerilerine kulak asmadıkları bilim kurulunun üstüne yıktılar, ardından da vatandaşları suçladılar. Sen mitingler yap, çay at elbette bir şey olmadığını düşünen vatandaşlarımız olur. Yine ellerini yıkamışlar yine hiçbir suçları yok. Yok öyle Sayın Erdoğan. Madem tek adam düzenini kurdun, o zaman tek sorumlu var o da sensin. Başarısızlıkları da bir zahmet üstleneceksin."

"Bu iktidar milletimiz için pandemi kadar tehlikeli bir hale gelmiştir"

"Böyle bir dönemde en son ihtiyacımız olan kamplaşmak, kavga etmektir. Sen hâlâ ötekileştirme, kamplaştırma peşindesin. Böyle olmaz Sayın Erdoğan.  Buradan ilan ediyorum. Bu iktidarın millete verebilecek hiçbir şey kalmamıştır. Bu iktidar milletimiz için pandemi kadar tehlikeli bir hale gelmiştir. Geç kaldınız. Derhal 14 günlük sokağa çıkma yasağını uygulayın. Bunu yaparken de vatandaşımızın mağduriyetini önleyecek önlemleri eksiksiz alın."

"Devlet ticari sır maskesinin altına saklanamaz"

"Sayın Erdoğan ve Katar emirinin huzurunda çok daha büyük satışlar oldu. Bu satışların aynında içeriği henüz açıklanmayan bir dizi anlaşma yapıldı. Bu anlaşmaların konuları arasında limanlar, su kaynaklarımız hatta aile ve kadınlarla ilgili bir mutabakat bile var. Birçok devlet veya şirket yabancı borsalara ortak oluyor. Biz yabancı yatırımlara karşı değiliz ama gelişmiş ülkelerde bu tür yatırımlarla ilgili kamuoyuna bilgi veriliyor.  Devlet ticari sır maskesinin altına saklanamaz. Gizli saklı yapılan bu anlaşmaların akıbetini dikkatle takip edeceğiz. 

Asgari ücret çağrısı

"Bu hafta milletin kürsüsünde asgari ücret konuşacağız. Bu kürsüyü asıl sahibine teslime diyoruz." diyen Akşener, kürsüye Türk Metal Sendikası Diler Demirçelik İş Yeri Baş Temsilcisi Nurdahan Çakır'ı çağırdı.

“Bütçeyle ilgili komisyonda muhalefetin verdiği hiçbir önerge kabul edilmedi”

Biz önce millet, önce memleket diyoruz. Milletvekili arkadaşlarımız, bu gerçeği, 2021 bütçesiyle ilgili çalışmalarda da ispat ettiler. Bütçenin görüşüldüğü komisyonda, emeklilerimizden, atanamayan öğretmenlerimize kadar, sağlıkçılarımızdan, işsiz gençlerimize kadar, esnaf ve sanatkarlarımızdan, kadro alamayan taşeron çalışanlarımıza kadar, milletimizin sorunlarını, taleplerini dile getirdiler, öneriler sundular. Maalesef her biri iktidar ortakları tarafından reddedildi. Mesela gördük ki, 2021 yılı bütçesinde, çiftçilerimizin destek ödemeleri, 2020 rakamlarının altında. Bu durumun telafisi için verdiğimiz önerge de, Cumhur ittifakı tarafından reddedildi. Emeklilikte yaşa takılan vatandaşlarımızın mağduriyetine sessiz kalmadık, kalmayacağız. Mesela bu amaçla, 2021 bütçesine, 15 milyar lira ek ödenek konmasını istedik. Bu önergemiz de Cumhur ittifakı tarafından reddedildi. Bütçeyle ilgili komisyonda muhalefetin verdiği hiçbir önerge kabul edilmedi. Bu durumu demokrasiyle bağdaştırmak mümkün değil. Sonuç olarak, 2021 yılı bütçesi, enerjisi bitmiş bir Hükümetin, milletin hiçbir sorununu çözmeyen bir bütçesi olarak tarihe geçecektir.

Akşener’den öneri: Brüt asgari ücreti 3000 liraya çıkarıp, tamamını çalışana ödeyelim

Bizim önerimiz şudur: Brüt asgari ücreti 3000 liraya çıkarıp, asgari ücretli çalışanımıza brüt kazancının tamamını ödeyelim.

“İşveren, gelir vergisini ve SGK pirimini devlete değil çalışana versin”

Yani, İşverenimiz, çalıştırdığı asgari ücretli vatandaşımızın, gelir vergisini ve SGK primini, devlete değil çalışanına versin. Devletimiz de, çalışanımızın gelir vergisini ve SGK primini üstlensin. Böylece, asgari ücretle çalışan vatandaşımızın eline, net 3000 lira geçerken, işverene olan maliyeti ise 3458 lira olmaya devam etsin.

“Devletimiz bütün çalışanlarının cebine, aylık 675 lira koysun”

Yani; çalışanımızın eline geçen asgari ücreti, 2325 liradan, 3000 liraya çıkaralım, ama, işverene olan maliyetini de arttırmayalım. Ayrıca, bu düzenleme sadece asgari ücretliyi kapsamasın. Asgari ücretin üzerinde maaş alan çalışanların da, asgari ücretten doğan SGK primini ve gelir vergisini devlet üstlensin. Bir başka deyişle, devletimiz bütün çalışanlarının cebine, aylık 675 lira koysun, ama bu parayı işverenden almasın.

“Bu model, güvencesiz çalışan 1 milyondan fazla vatandaşımıza, sosyal güvenlik ve emeklilik hakkı sağlayacak”

Bu düzenleme ülkemize çok şey kazandıracak: Ekonomimizin sert bir şekilde daraldığı bu dönemde, başta dar gelirli vatandaşlarımız için olmak üzere, harcanabilir gelirimiz artacak. Milletimizin kazancı arttığı için, tüketimimiz de 112 milyar lira artacak, bu artışın milli gelirimize etkisi yaklaşık 450 milyar lira olacak. Yani, vatandaşlarımızı ve şirketlerimizi borçlandırmadan, tüketim ve milli gelir artışı sağlayacağız. Bunun istihdama katkısı ise, 1 milyon 550 bin yeni çalışan olacak. Üstelik, bu 1 milyon 550 bin yeni istihdamın, 1 milyon 164 bini, kayıt dışından, kayıt altına geçen vatandaşlarımız olacak. Yani bu model, güvencesiz çalışan 1 milyondan fazla vatandaşımıza, sosyal güvenlik ve emeklilik hakkı sağlayacak. Yani bu model özellikle, maliyetler yüksek olduğu için, aile bireylerini kayıtlı çalıştıramayan, aile işletmelerimize büyük destek olacak. Sonuç olarak, önerdiğimiz asgari ücret düzenlememiz, özel sektörün, yüksek işgücü maliyetleriyle karşılaşmadan, yeniden istihdam yaratacağı bir büyüme modelinin, başlangıcı niteliğinde olacak. Çalışanlarımız da, ihtiyaçlarının en azından bir kısmını borçlanmadan karşılayacak. Başta gençlerimiz olmak üzere, güvencesiz çalışan vatandaşlarımızın en azından bir kısmı, her türlü sosyal güvenlik, ve emeklilik haklarından yararlanmaya başlayacak.

"Asgari ücret önerimiz, Katar İstanbul projesinin üçte biri"

Katar İstanbul projesi! Bakın burası çok önemli siz onu Kanal İstanbul olarak biliyorsunuz. Katar İstanbul’un düşünülen projesi 195 milyon lira olacak. Bizim asgari ücret düzenlememiz bu projenin üçte biri kadar olacak. Gelin bir kez olsun milletinizin iyiliğini düşünün.