Ayşenur Arslan
“ORTADA CUMHURİYET Mİ KALDI?”
Aslında ben soruma hiç böyle bir yanıt beklemiyordum.
Hani, cumhuriyetin yıllardır kurum ve ilkeleriyle tarumar edildiğinden başlayıp karamsarlık dozuna göre el artırırız.. Sonunda sözü “ne kadar kritik bir dönemeçte olduğumuz” hatırlatmasıyla bağlarız ya!
Ben de -hazır iki hafta sonra 100. yılını kutlayacağız diye- Hüsamettin Cindoruk’a “ne olacak bu cumhuriyetin hali” kabilinden bir soru sordum.
Gerçekten hiç beklemediğim “keskinlikte” bir yanıt aldım:
“Ortada cumhuriyet mi kaldı?”
*. *. *
Gazeteci arkadaşım Fazilet Zafer’le ziyaretine gitmiştik. Benim şu malum polis eşliğinde savcılığa götürülme serüvenim bahanemiz olmuştu. Hüsamettin Bey, durumu elverseydi Çağlayan’a gelip yanımda olmak istediği mesajını iletmişti.
Ben de bugün teşekkür ve tabii -bilenler bilir- müthiş sohbeti için yanındaydım.
Onun komünizm düşmanlığı, benim sağ alerjime bakmayın! Sohbetine doyum olmaz.
Bir de cumhuriyet mi dediniz.. Cumhuriyetin çocukluğundan bugüne her devrine tanık olmuş bir siyasetçi / hukuk adamı olarak zaman tüneline dalarsınız.
Örnek mi?
Celal Bayar’ı anlattı. Konuşmayı pek sevmeyen, ketum Bayar, bir gün Atatürk’ü anarken adeta kendisini aşmış:
“Hepimizin etkilendiği bir insandı elbette. Ama yakından tanıyınca.. Dehasına, zekasına, uzak görüşlülüğüne hayran olmamak elde değildi. Hele cumhuriyet projesi.. “
Cindoruk hem tanıdığı Bayar’ın hem de kendisinin duygusuyla cümleyi şöyle tamamladı:
“Cumhuriyet mukaddes bir şeydi.”
*. *. *
Haberi, notlarımı temize çekmek için masaya oturduğumda gördüm. TRT Cumhuriyet’in 100. Yılı özel etkinlikleri / programları Gazze Savaşı nedeniyle ertelemiş!!!!
Nasıl yani! Dansöz oynatıp şen şatır şarkılarla mı kutlayacakmış da ayıp olur diye vaz geçivermiş!
Bildiğim kadarıyla yas falan da ilan edilmedi.
Öyle olsa Seda Sayan bacım da siyahlara bürünüp şarkılarını ertelerdi.
İşin bu noktaya geleceğini, bir vakitler Abdullah Gül’ün 29 Ekim’de aniden uf olmasından anlamamış mıydık zaten!
Beyefendiyi cumhurbaşkanı adayı yapmak, olmadı fikirlerinden istifade etmek isteyen Kılıçdaroğlu da, nereye sürüklendiğimizi göstermemiş miydi!
*. *. *
Varsın muhalif olduğunu zanneden / iddia eden sanatçılar, gazeteciler “Hamas hassasiyetiyle ABD çıkarları arasında sıkışmış” Erdoğan’a barış havarisi alkışı tutsun.
Tam da onlar; içimizdeki Hamas ve ABD cumhuriyetin tabutuna son çivileri çakıyor.
Memleketin dört bir köşesinde çoluk çocuk gözyaşları içinde -ilahi olduğunu zannettikleri- BİR ŞARKIYLA YA MEHDİ korosuna katılıyor:
YA MEHDİ SEVDAN DÜŞMÜŞ KALPLERE
YA MEHDİ CİSMİN GİRMİŞ DÜŞLERE
YA MEHDİ BEKLER CANLAR BİR YERDE
NURLU GÜNDE SİYAH SANCAK ELİNDE