İsmail Saymaz
CHP’li Mersin Büyükşehir Belediyesi’ne kurulan tuzak
Mersin Büyükşehir Belediyesi’nde (MBB) kadın otobüs şoförü A.Ş., 26 Ekim’de gözaltına alındı. Sabaha karşı uykusundan uyandırılmış olmalı ki, spor kıyafetleriyle Emniyet’e götürüldü. Yanında sadece iki polis vardı. Kadın polis, A.Ş.’nin kolundan tutarken, erkek polis elleri cebinde yürümeyi tercih etti. Görünürde hiçbir olağanüstülük yoktu.
Ne var ki…
İktidar medyası ve ak-troller bir gün sonra Türkiye’nin en azılı teröristi MBB’de ele geçirilmiş gibi şu başlıkları attı:
“PKK iltisaklı otobüs şöförü”
“PKK iltisaklılar CHP’li Mersin Belediyesi’nde cirit atıyor”
“Mersin Büyükşehir, Kandil’i aratmıyor”
A.Ş., tutuklanarak, cezaevine kondu.
Ve üzerinden üç hafta geçti.
A.Ş., çıktığı ilk duruşmada beraat etti ve tahliye oldu.
Buna rağmen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun geçen hafta açıkladığı, MBB’de PKK ile irtibat ve iltisaklı 54 çalışan listesine A.Ş. de girdi. Oysa A.Ş.’nin tutuklandığı operasyon, “CHP’li belediyeler PKK’lı yuvası gibi” dedirtmek için MBB’ye kurulmuş bir tuzağı andırıyor.
Neden mi?
Bildikleri halde uyarmadılar
A.Ş., MBB’nin otobüs şoförü ilanına başvurdu. Yazılı sınavı ve mülakatı geçti. MBB, 21 Eylül’de Asiye Ş.’nin de aralarında olduğu 146 kişilik isim listesini, güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması için Mersin Valiliği’ne gönderdi.
Valilik 30 Eylül’de verdiği yanıtta A.Ş. için “Arşiv araştırmasında herhangi bir kayda rastlanılmamıştır” dedi.
Belediye, 42 yaşındaki A.Ş.’yi 17 Ekim’de işe aldı.
Dokuz gün sonra Mersin Emniyeti, “Kayda rastlanılmamıştır” görüşünü kendisi belirtmemiş gibi A.Ş.’yi gözaltına aldı.
Dosya açıldığında fark edildi ki…
Meğer Emniyet, belediyenin talep ettiği güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması henüz sonuçlanmadan, gelen şikayet üzerine A.Ş.’nin twitter hesabında araştırma yapmış.
Raporda A.Ş.’nin PKK’yı, terör eylemlerini ve Öcalan’ı konu alan 25 paylaşımı beğendiği saptanmış.
Raporun tarihi ne?
27 Eylül.
Valiliğin belediyeye yanıtı ne zaman?
30 Eylül.
Demek oluyor ki bu ‘beğeniler’ üç gün önceden bilindiği halde güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasına dahil edilmesi gerekirken edilmemiş.
Belediyede işe girmesi beklendi
MBB haberdar edilmediği gibi A.Ş.’nin gözaltına alınması için 17 Ekim’de işe girmesi beklendi. İş başı yapınca kapan MBB’nin üzerine kapandı.
A.Ş., ifadesinde, “Beğeni yaptığımı hatırlamıyorum” dese de PKK propagandasından tutuklandı. Bu sayede “CHP’li belediyenin PKK’lı çalıştırdığı” mesajı verildi.
Ya sonra?
Amaç gerçekleştiği için…
Tutuklandıktan 11 gün sonra, 7 Kasım’da A.Ş.’ye dava açıldı.
İlk duruşma 22 Kasım’da görüldü.
Beraate karar ver mahkeme A.Ş.’yi tahliye etti.
A.Ş.’nin 17.400 TL’lik vekalet ücreti de Hazine’den ödendi, iyi mi?
‘Zamanlama çalışması’
Soylu, MBB’deki 54 kişiden 30’nun bizzat, 24’ünün de birinci ve ikinci derece yakınlarının örgüt üyesi ya da iltisaklı olduğunu iddia ediyor. “Mevzuat hükümleri uygulansaydı, işe girmeleri mümkün olmayacaktı” diyor.
Oysa A.Ş. için mevzuat uygulandığı ve Emniyet’te ‘beğeni’ raporu bulunduğu halde belediyeyle paylaşılmadı!
Kaldı ki…
Adana Barosu Başkanı ve MBB Avukatı Semih Gökayaz, 676 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Devlet Memurları Kanunu’na eklenen “Güvenlik soruşturma ve arşiv araştırması yapılmış olmak” şeklindeki işe alım şartının 2019 yılında Anayasa Mahkemesi’nce iptal edildiğini hatırlatıyor. Soylu’nun 29 Ocak 2021’de yazı yazarak, düzenlemeye kadar güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılmaması yönünde valiliklere görüş bildirdiğini belirtiyor.
Bu yazıya rağmen güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması için başvurduklarını, 2019 ve 2020 yıllarına ait yanıtların 4 Kasım 2022’de gönderildiğini ileri sürüyor.
Gökayaz, “Zamanlama çalışması yapılmış. Seçim yaklaştıkça terörle irtibat ve iltisaklı gösterme çabası var” diyor.
Bir tek Boko Haram eksik
Soylu’nun iddiasına göre Mersin dışında CHP'li İzmir, Adana, Seyhan ve Ataşehir belediyeleri de PKK ile iltisaklı kimseleri çalıştırıyormuş. Fakat rekor İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ndeymiş!
Güya 2019'dan sonra İBB’de işe giren 1668 kişinin ya kendisi ya da bir yakınının terör örgütleriyle irtibatı ve iltisakı olduğuna dair kayıt varmış.
Bunlardan 875’i FETÖ ile, 432’si PKK ile, 143’ü DHKP/C ile, 66’sı THKP/C ile, 64’ü TKP/ML ile, 33’ü MLKP ile, üçü IŞİD’le, biri de El Kaide ile bağlantılıymış.
51’i de diğer örgütlerdenmiş.
Bir tek Japon Kızıl Ordusu, Tamil Kaplanları, Boko Haram ve Şii Emel örgütü eksik. Bir zamanların Beka Vadisi’nde bile İBB’nin Saraçhane binasındaki kadar örgüt üyesi olmamıştır herhalde!
Şaka bir yana…
İçişleri Bakanlığı ağır bir suç işliyor.
İBB’de çalışanların bir kısmı; birinci ve ikinci derece yakınları bir soruşturmada hükümlü, sanık veya şüpheli olduğu için terörle ilişkilendiriliyor. Bu, bir Ortaçağ hukukudur. Bireylerin ailelerinden ötürü suçlanıp cezalandırılmasıdır.
Eğer bu mantık bürokrasi ve yargıda egemen olursa AK Parti kabinesi ve meclis grubunda FETÖ ve PKK ile ilişkilendirilmeyecek kimse kalmaz.
Dağda 120, İBB’de 432!
Bakan Soylu, bir yandan dağda PKK’lı sayısının 120’nin altına düştüğüyle övünürken, diğer yandan İBB’deki PKK’lı sayısının 432 olduğunu iddia ediyor. 50 yıl önce lağvedilmiş THKP/C’nin İBB’de 66 mensubu olduğunu savunuyor.
İBB, hem DHKP/C’lileri işe alıyormuş.
Hem de IŞİD’çileri.
Sormazlar mı…
O ki teröristleri ayakkabı numarasına kadar biliyordunuz, ne diye yakasına yapışmadınız?
Zaten İBB’ye göre, Soylu’nun açıkladığı veriler gerçeği yansıtmıyor.
AYM’nin iptal kararından ötürü Eylül 2019-Nisan 2021 arasında güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılmadı.
İBB, 17.839 kişi için talepte bulundu.
15.227’sine yanıt verildi.
64 kişi için olumsuz görüş gönderildi.
Bunların 22’sinde kesinleşmiş cezadan söz edildi.
Diğerleri soruşturma aşamasında…
İşten çıkarılanlardan üç İBDA/C’li bombacı ise 2018’de işe alındı.
Fakat bakanlığın araştırması 2019 yılından başlatıldığı için AK Parti’nin 25 yıllık iktidarında İBDA/C’liler ve Sivas katliamı sanıkları dahil olmak üzere terör bağlantılı kaç kişinin İBB’ye alındığı bilinmiyor. Altı ay sonra iktidar değiştiğinde bu da öğrenilecektir diye düşünüyorum.
Tam da bu akıbeti engellemek…
Seçimde muhalefeti PKK ile ilişkilendirip karalamak için CHP’li belediyelere yönelik ‘zaman ayarlı’ soruşturmalar açılıyor ve tuzaklar kuruluyor.