Beyaz Saray’da ne oldu?

Cuma günü Beyaz Saray’da tarihi bir güne şahitlik ettik.

Doğal kaynaklar ve Ukrayna’nın yeniden inşası anlaşması imzalamaya gelen Ukrayna Devlet Başkanı Zelensky ile Amerika Birleşik Devletleri Başkan Yardımcısı JD Vance arasında Oval Ofis görüşmesinde bir tartışma yaşandı.

40 dakika boyunca normal süren görüşmenin son on dakikasına gerilim ve bağrışma hakim oldu.

Ardından Zelensky anlaşmayı imzalamadan Beyaz Saray’ı terk etti.

***

Şunu söylemeliyim; ilk olarak Zelensky Vance’a çıkıştı.

Vance tolore etmedi.

Yani züccaciye dükkanındaki fil sanıldığı gibi Trump değil.

Trump niye böyle bir ekip seçti o da ayrı ve önemli bir başlık.

***

Zelensky zaten anlaşmanın Ukrayna’nın madenlerinden gelecek gelirin %50'sine ABD’yi ortak ederken karşılık olarak güvenlik garantisi vermediğini anlatmaktaydı.

Başkan Yardımcısı JD Vance ve Trump bolca eski yönetimleri suçladı. Biden’ın arabuluculuk yerine Putin’i kışkırttığı ifade edildi.

Trump kendisinin Obama'da daha fazla hava savunması verdiğini, Javelinleri hatırlattı.

Vance diplomasi vurgusu yaptı:

“Bakın, dört yıl boyunca Amerika Birleşik Devletleri'nde basın toplantılarında ayağa kalkan ve Vladimir Putin hakkında sert konuşan bir başkanımız vardı ve ardından Putin Ukraynayı işgal etti ve ülkenin önemli bir bölümünü yok etti. Barışa ve refaha giden yol belki de diplomasiden geçiyor.”

Zelensky ise Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e güvenilmeyeceğini, daha önce yaptığı ateşkes antlaşmaları, mahkum değiş tokuş anlaşmalarını defalarca bozduğunu ifade etti. Kırım olayını hatırlattı.

“Mahkum değiş tokuşu imzaladık. Ama yapmadı… Hangi diplomasiden bahsediyorsun J.D, neyi kast ediyorsun” diyerek Vance’a çıkıştı…

İşte ne olduysa bundan sonra oldu.

***

Vance alttan almadı ve “Ülkenizin yıkımına son verecek bir diplomasiden bahsediyorum” dedi.

Zelensky araya girerek cevap vermek istedi ama Vance ”Buraya gelerek oval ofiste bize Amerikan basını önünde saygısızlık ediyorsun. Şu an insanları zorla askere almaya çalışıyorsunuz ve insan gücünüz yok, Başkan Trump'a teşekkür etmelisin” diyerek onu susturdu…

Hem de başkanın önünde onun önüne geçerek…

Trump facianın farkında izlemek durumunda kaldı ilk etapta.

***

Vance daha başkan yardımcısı adayı olmadan önce Ukrayna savaşına verilen askeri ve finansal desteğe karşıydı. Zelensky’yi Amerikaya gelip para alan ve bu paraları inefektif kullanan bir lider olarak görüyordu.

Kongre siyaseti kökenli Vance’ın sinirlenmesinin bir diğer nedeni Zelensky’nin ona hiç Ukrayna’da bulunup bulunmadığını, orada ne olduğuna dair fikri olup olmadığını sorması…

Vance hiç Ukrayna’da bulunmadı…

Zelensky bu soruyu sorunca Vance “İnsanları - Amerikalı siyasetçileri- alıp Ukrayna’ya götürerek propaganda yaptıklarını, PR turu yaptırdıklarını” söyleyerek yanıt verdi.

***

Güvenlik garantisinin net olmaması, Ukrayna'nın yeniden inşasına verilecek fonla ilgili belirsizlikler zaten soru işaretlerine yol açmaktaydı.

Trump “ABD’nin pay alacağı doğal kaynakların güvenliğini merak etme, o iş bizde” demeye getiriyordu.

Ukrayna bunca yıl savaştığı onca insan kaybettiği bir ortamda hangi toprakları geri alacağını, nasıl koruyacağını dahi bilmeden teslim olmaya zorlanmıştı.

Daha fazla kaybetmemek adına…

***

Bundan sonra izlenmesi gereken; Zelensky geri gelmezse ABD’nin şimdiye kadarki politikasından tam bir dönüşle yardımı tamamen durdurup durdurmayacağı.

Trump biraz da kendi kontrolü dışında gelişen olaylı buluşmadan sonra geri adım atarsa farklı bir düzen, atmazsa başka bir düzen dünyayı bekliyor.

Dikkat çeken bir diğer konu Beyaz Saray’da olaydan hemen sonra mikrofonlara konuşan her taşın altından çıkmasıyla tanınan Senatör Lindsey Graham’ın açıklamaları…

Graham görüşme öncesi Zelensky ile konuştuğunu, ona ”yemi yeme” dediğini söyledi.

Yani seni zorlayacaklar ama sakın ola tahrike kapılma mı demek istemiş acaba?

Graham konuşurken biz Beyaz Sarayın bir diğer köşesinden Halk TV yayınındaydık.

Dinlediğim ifadeler Cuma sabahı Ukraynalı liderle görüştüğü ve kendisini Trump'a şükranlarını ifade etmeye çağırdığı şeklinde.

Vance da durup durup başkana teşekkür etmesi gerektiğini söyledi Zelensky’ye…

***

Trump barış getiren Nobeli hak eden bir lider olacağına tam inanmışken Gazze’nin bir kentsel dönüşümle dünya insanlarına açılması planlanıyor…

Madenler ABD’ye akacakken ABD Çin'e muhtaç olmaktan kurtulamıyor.

Avrupa da ABD’ye güvenemeyeceğinden hareketle Çin’e yaklaşmak durumunda bırakılıyor.

Trump, Zelensky'nin hemen yanında otururken, "Zelensky'nin Putin'e duyduğu nefreti görüyorsunuz" dedi.

“Bu tür bir nefretle anlaşma yapmak benim için çok zor; muazzam bir nefreti var. Ve bunu anlıyorum. Ama sana şunu söyleyebilirim ki diğer taraf da ona tam olarak aşık değil."

Tartışmadan sonra da Trump Zelensky’yi 3. Dünya Savaşına yol açmakla itham etti…

Ukrayna’dan Israil’e oradan Asya'ya sıçrayacak bir savaş…

***

Başta dediğim gibi züccaciye dükkanındaki fil Vance.

Trump da ona uyarak bir çocuk korkutur gibi; Ukrayna'nın ne kadar zor durumda olduğunu tekrar ederek, Zelensky’yi susturmaya çalışarak durumu idare edemedi.

Zelensky “sıra Baltık ülkelerinde” dedi.

“Arada Okyanus var ama gelecekte sizi de etkiler” dedi.

Ve nükleeri de unutmayın.

Trump geri adım atmazsa ve ABD barış için Ukrayna'ya yardımı keseceği söylemine ağırlık verirse işler değişir.

Uzmanlara göre bu radikal bir değişim anlamına gelir.

Amerika'nın savaştaki yeri, dünya ile ilişkileri değişir.

Amerikan yönetimi Avrupa’dan ve Amerikan medyasından tepki alacak.

Ama MAGAcılar ona destek olacaktır.

Görüşmede eski yönetim konuşmaktan kendini alamayan Vance hala seçimlerde kalmış görünüyor.

Burada Trump'ın yanında bir Mike Pence olsa böylemi olurdu.

Siyaset toyluk kaldırmıyor.

***

ABD Dışişleri Bakanı Mark Rubio da CNN'e konuştu.

Avrupa'nın savaşı durdurma planı olmadığını, savaş bir yıl daha sürerse Rusya'nın zayıflayacağına inanan Avrupalı liderler olduğunu belirtti.

Trump'ın anlaşma ustası olduğunu, Putin'in güvenilir olmaması endişelerinin yersiz olduğunu ifade etti.

Zelensky ABD yönetimine teşekkür etemese de Trump'ın Ukrayna'nın ne kadar cesur savaştığını söylediğini hatırlattı.

"Savaş 15 yıl sürse, yanınızdayız mı diyeceğiz?" diyerek çatışmaya bir son verilmesi gerektiğini söyledi.

Bundan sonraki görüşmelerin basın önünde olmayacağının da sinyalini verdi.

Önce bir barış çerçevesi çizilir sonra müzakere süre mantığı ile ilerlemek isteniyor.

Yani önce madenler...

Önceki ve Sonraki Yazılar
Serra Karaçam Arşivi

Çılgın mesajlar ve satranç

10 Nisan 2025 Perşembe 07:46

Kıbrıs hareketliyken Kongre’de etkinlik

09 Nisan 2025 Çarşamba 07:47

Senatoda F-35'ler, HAMAS ve iç politika

02 Nisan 2025 Çarşamba 06:17

Witkoff, İsrail ve İmamoğlu

23 Mart 2025 Pazar 16:17

Cem Yılmaz ve Halk TV

25 Şubat 2025 Salı 09:29