Kılıçdaroğlu muhtarlara maddeler ile seslendi: Hangi parti destek verirse oyunuzu ona verin

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Kayseri'de Muhtarlar ile bir araya geldi. Muhtarlar Toplantısı'nda konuşan Kemal Kılıçdaroğlu, maddeler ile muhtarlara çağrı yaptı. Kılıçdaroğlu şu maddeleri saydı:

• Kim muhtarlara aylık vereceğim diyorsa oyunuzu ona verin.
• Neden bağımsız bir muhtarlık kanunu yok. Biz bu sorumluluğu üstlendik. Bir kanun hazırladık.
• Muhtarların neden birleşik oy pusulası yok? Size değer verilmediği için.
• Niye sizin makamınızın olduğu bir yer olmasın? Muhtarların kendi çıkarlarını korumak adına camia olarak ortak hareket etmesi lazım.
• Muhtarlık bütçesi olmalı. Emlak vergisinin payının bir kısmı muhtarlıklara verilebilir. Bütçeniz olmalı ve denetim olmalı.
• Sosyal yardımları muhtar aracılığıyla yaparsan o yardımlar amacına ulaşmış olur.
• Belediye Meclis Toplantılarına katılmalı, söz hakkı ve oy hakkı olmalıdır. Halk sizi seçti, muhtar oldunuz ama muhtarlık bir kamu kurumu değil kanuna göre. Neden bunu talep etmiyorsunuz? Muhtarlar olarak bunu talep etmelisiniz.
• Türkiye genelinde Muhtarlar Birliği kurulması lazım. Merkezi Ankara'da bir Türkiye Muhtarlar Birliği olması lazım. Siyaset kurumu muhtarlığı gerçek anlamda kurum olarak görmek istiyorsa, muhtarlığı seçimle gelen olarak algılamak istiyorsa bu düzenlemeleri yapması gerekir.

Kılıçdaroğlu, muhtarlara bu maddeleri hangi siyasi parti yapıyorsa ona oy verin diye konuştu. 

Kılıçdaroğlu'nun satırbaşları:

"Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nde ve yüreğinde insan sevgisi olan dünyadaki bütün halklar için söylüyorum. Terör bir insanlık suçudur. Kimden ve nereden gelirse gelsin. Bunu belki bin sefer söylemiştim.  Terörün gerekçesi olmaz. Teröre karşı durmak bir insanlık görevidir. Eğer insanız, insanı seviyorsanız, Allah'ın yarattığı en değerli varlık insandır diyorsanız teröre karşı çıkacaksınız.
Düşüncelerimiz, kimliklerimiz, inançlarımız, yaşam tarzlarımız farklı olabilir ama hepimiz insanız. Hepimizin tek bir temel görevi vardır teröre karşı durmak. Sezgin Tanrıkulu'nun katıldığı o cenaze töreni Tahir Elçi'nin cenaze törenidir. Tahir Elçi, kadim şehir Diyarbakır'da terör istemiyoruz diye basın açıklaması yapıyor. Faili meçhul olarak orada öldürülüyor. O cenaze törenine bütün siyasi partilerden katılım var. Sadece sosyal medyada photoshop yapılarak tabutun başına bir terör örgütünün bayrağı koyuluyor, Sezgin Tanrıkulu ile yan yana getirilerek kullanılıyor. Bakın bu TBMM'de söylendi. Tamamen yalan bir şeydir. Sezgin Tanrıkulu Diyarbakır Baro Başkanlığı yaparken en net şekilde terör örgütüne karşıyız diye açıklama yapan kişidir. Hiçbir teröristin cenaze törenine asla ve asla hiçbir siyasi partinin yöneticisinin, milletvekilinin katılmasını doğru bulmayız, doğru değildir. Benim milliyetçilik anlayışım vatanseverliktir. Bizim bağımsızlık ve milliyetçilik anlayışımızın temelini Mustafa Kemal Atatürk'ün iki cümlesi söyler. Birisi şudur "Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir", diğeri ise "Savaş meydanlarında kazanılan zaferler, ekonomik zaferler ile taçlandırılmadıkça siz bağımsızlığınızı koruyamazsınız". Eğer 21. yüzyılın Türkiye'si Londra'daki bir avuç tefeciye gidip bana para ver, dünyanın en yüksek faizini vereceğim diye para dileniyorsa ben o yöneticilerin hiç birine milliyetçidir diyemem. 

1925 yılında Kayseri'de uçak fabrikasının temeli atıldı. Yumurta satarak bu ülkede şeker fabrikaları kuruldu. Osmanlı'nın borcu son kuruşuna kadar ödendi. Hiçbir tefeciden borç para istenmedi. Kayseri'de uçak fabrikası kuruldu. 7 yıl sonra Kayseri'den kalkan ilk uçak Ankara'ya indi. 1940'lı yıllar Türkiye, dünyaya uçak ithal eden beş ülkeden biriydi. Para dilenen insan emir alır. O açıdan ekonomik bağımsızlığımız çok önemli. Ekonomik bağımsızlığımız şu anda tehlikede. Ne oluyor da Cumhuriyet tarihinin bütün dönemlerinde ödenen bütün faizin kat kat fazlasını son 18 yılda 187 milyar dolar faiz ödemişiz. Kim ödedi faizi? Satmadığımız fabrika kalmadı, borç aldık onları da yedik. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını kim koruyacak. 

Şehir Hastaneleri yapıldı. Karşı çıkmadık, 'Kaça yaptın bu hastaneleri?' diye sorduk. Bilen var mı? Ben bilmiyorum, 600 milletvekili de bilmiyor. Parasını biz ödüyoruz. Havaalanı yapıyorsunuz, kaça yaptınız bilmiyoruz. İhaleyi niye dolarla yapıyorsun? Hani biz yerli ve milliydik. Yeni bir siyaset anlayışı getirmek istiyoruz, bu millet kavgalardan bıktı.

Siz nasıl en demokratik yollar ile seçiliyorsanız bir milletvekilinin de aynı şekilde seçilmesi lazım. Milletvekili mecliste ihale takip eden bir adamsa siz buna milletin vekili diyebilir misiniz? Milletvekilleri için bir ahlak kanunu olması lazım. Ben bunu yıllardır söylüyorum. Kayseri'de oyumuz az ben bunu biliyorum. Kabahat Kayserili de değil biz de biliyorum. 

Televizyondaki bir tartışma programı. Olay Tank Palet fabrikası. Değeri 20 milyar dolar. 20 milyar dolarlık bu fabrika ordunun. Bu fabrika Katar ordusuna verildi. Kaç liraya verildi? Bilen var mı? Bir dolar dahi almadılar. Kaçınız itiraz etti? Bizim ordumuz diyoruz, şehitlerimiz diyoruz. Peki ordunun hakkını kim savunacak? Mustafa Kemal'in ordusunu kim savunacak? 2018'de bize ilk tank verilecekti. Nerde bu tanklar? Defalarca gündeme getirdim, dilimde tüy bitti. Genelkurmay başkanından ordunun erine kadar hepsi benim başımın üstündedir. İki kurumun siyasete bulaşmaması lazım. Genelkurmay Başkanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı. 

Siz halkın desteğini aldınız muhtar seçildiniz. Muhtar seçilince bir sorumluluk altına girmiş oluyorsunuz. Memleket bu haldeyken ben sorumluluğumun gereğini dürüst bir insan olarak yerine getirmeye çalışıyorum. Sizler de getirmek zorundasınız. Tank Palet Fabrikasının Katar’a bedava verilmesine sadece ben mi karşı çıkacağım? Sizin de karşı çıkmanız lazım. Eski alışkanlıklarımızı terk etmemiz lazım. Yeni bir siyaset anlayışı lazım. 

Türkiye'de üç kişi arabasında Türk Bayrağı taşır. Cumhurbaşkanı, Vali, Büyükelçi. Ben sizin vicdanınıza seslenmek isterim. Büyükelçi olarak atadığınız kişi rüşvet aldıysa siz onu büyükelçi atadıysanız bu ülkenin imajı ne olur? Sadece vicdanınıza sesleniyorum. Biz muhtarlara demokrasinin temel taşı dedik. Bu topraklarda yapılan ilk seçim bir muhtarlık seçimidir. Kimse kalkıp muhtarlara demokrasi dersi veremez. Siyaset kurumu muhtarlara gerekli önemi veriyor mu?"