Olay, Ordu'nun Fatsa ilçesinde yaşayan B.K. isimli çocuğun yaşadıklarını annesine anlatması ile ortaya çıktı. B.K. yurt binasında yatılı kalan ve etüt hocası olan Y.K.’nin kendisine cinsel istismarda bulunduğunu anlattı. Ailesiyle yurt binasına giden B.K. burada kurs yöneticilerine de yaşadıklarını anlattı. İddiaya göre istismar faili Y. K. aile ile baş başa görüşmesinde “Şeytana uydum. Dün gece tövbe ettim. Secdeye kapandım” dedi. Ailenin şikayetçi olması üzerine Y.K. polise teslim edildi. Savcılık ifadesinin ardından Y.K. çıkarıldığı mahkemede tutuklandı.

Y.K. hakkında iddianame hazırlayan Fatsa Cumhuriyet Başsavcılığı, "Çocuğun cinsel istismarı’" ve "Kişiyi hürriyetinden alıkoymak" suçlarından cezalandırılmasını istedi. İddianame Fatsa Ağır Ceza Mahkemesi’nde tarafından kabul edildi ve dava görülmeye başlandı. Sanık Y.K. mahkemede yaptığı savunmasında suçlamaları reddetti. Y.K. savunmasında, "Fatsa Tahsil Çağındaki Talebelere Yardım Derneği’nin üyesiyim. Yurtta tamir, tadilat işlerine bakarım. Bunun dışında 8. sınıf öğrencilerinin derslerine yardım ederim. İlahiyat mezunuyum. Yurtta bulunduğum zamanlarda mağdurla birebir görüşmem olmamıştır. Bazen çocukların sorularına cevap vermiyorum. Bu sebeple mağdur bana sinirlenmiş olabilir. Mağdurun yurtta kalmak istememesi bu şikayete neden olmuş olabilir" dedi.

Baronun katılma talebi reddedildi

Fatsa Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen karar duruşmasında beyanda bulunan Ordu Barosu Çocuk Hakları Komisyonu üyesi avukat Sibel Torun, "Katılma talebinde bulunduk ancak talebiz reddedildi. Baro olarak mahkemeleri etki altına almak gibi bir düşünceye sahip olmadık. Sanığın hem cinsel saldırı hem de kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarını birden fazla kez işlediği ve yasada öngörülen nitelikli hallerinin birden fazla gerçekleştiği sabittir. Sanığın en üst sınırdan cezalandırılmasını talep ederim" dedi.

Mahkeme heyeti sanığa "Cinsel saldırı" v e "Kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma" suçlarından toplam 48 yıl hapis cezası verildi.