Mansur Yavaş'tan flaş sahte senet açıklaması: İş tersine döndü...

CHP'nin Ankara adayı Mansur Yavaş hakkındaki sahte senet iddialarına ilişkin olarak, Fox TV'de İsmail Küçükkaya'nın programında açıklamalarda bulundu

Yavaş, "Her biji Mansur' diye duvarlara yazı yazanlardan Ankara adına hesap soracağım" dedi.

Kendisine sahte senet verdiğini söylediği Necmettin Kesgin'in, "Mansur Yavaş'a ödeyeceğim diyerek parayla kaçtığını" söyleyen Yavaş, "Bana sahte senet verdiğini ben ispatladım ve o kişi ceza aldı. Ben neden o senedi sahte vereyim. Kamuoyunda bilinen bir imajım var götürüp bile bile sahte senetle iş yapar mı? Bu şahsı şikâyet eden benim" diye konuştu.

Yavaş, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, "Yargının Yavaş'la ilgili kararı kenara konulacak bir şey değil. Bu seçime böyle girebilse dahi seçimden sonra çok ciddi bir bedeli kendisi ödeyeceği gibi Ankaralı hemşehrimizi de ödetme durumuna düşürür" sözleri hatırlatılması üzerine, "Erdoğan en azından bana bir sorsaydı" dedi. Yavaş, devamında, "Basının bu şekilde iddialarda bulunması Allah'ın da gücüne gider" ifadelerini kullandı.

Yavaş'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

"Birisi bana ödemesi gereken paraya karşılık bana senet verdi, senet sahte çıktı. Ben gittim bunu mahkemeye verdim. Bana şantaj yaptığı için ceza verildi. 

"Avukatlık işimiz vardı, büyük şirketin avukatıyım bu arkadaş da o şirketin aracısı olarak girmiş. Avukatlık ücreti karşılığı şirketin bana ödemesi gereken bir para var. Bu arkadaş da Mansur Yavaş'a ödeyeceğim diyerek parayla kaçtı. Bana sahte senet verdiğini ben ispatladım ve o kişi ceza aldı. Ben neden o senedi sahte vereyim. Kamuoyunda bilinen bir imajım var götürüp bile bile sahte senetle iş yapar mı? Bu şahsı şikâyet eden benim. Bu şahsın bilgisayarında müstehcen görüntüler var. Benim işlediğim suçu zamanında bildirmedi diye bir ifadede bulundu. 

"Bazı kanallar Mansur Yavaş'ın bilgisayarında müstehcen görüntüler var diye yayınlıyorlar. Ben bir şey diyemiyorum gerçekten. Herhalde rakibi zayıf buldular, bakanlar hepsi sıraya girdi. İki kişinin arasındaki yargılama kimi ilgilendirir bu kadar?

"Önce yargısız infazı basında yaptılar, şimdi yargı kısmına geldi. Savcılık soruşturma başlatmadan onların verdiği dilekçe bazı basın organlarında konuşuluyor. Bunu bir yerden hatırlıyoruz değil mi. İş neye döndü biliyor musunuz tekzibimiz pinpon topu gibi geri dönüyor.

"(Erdoğan'ın kayyum iması) Benimle ilgili açılmış hiçbir soruşturma yok. Erdoğan en azından bana bir sorsa. Basının bu şekilde iddialarda bulunması Allah'ın da gücüne gider.

"Her biji Mansur' diye duvarlara yazı yazanlardan Ankara adına hesap soracağım.

"(Hasip Kaplan'ın eleştirilerine) HDP'ye oy veren seçmene bu kadar yüklenmek yersiz. Bunlar yarın öbür gün başka bir partiye de oy verebilir diyorum. Ben 6 milyon Ankaralının oyuyla seçileceğim. Neden sizin oylarınızla seçileyim? HDP'ye oy veren seçmen yarın MHP'ye bile oy verebilir. Siz bunları vatan haini olarak gösteremezsiniz diyorum. "HDP'liler rehabilite edilmeli" derken dilim sürçmüş olabilir.

"Altaylı'nın bence cep telefonu yok. Benim yargılattığım insan Fatih Altaylı'ya mesaj atıyor, bana soru sordurtuyor. Ayrıca duvarlara yazı yazdığı için zannedersiniz ki hepsi yan yana agelmiş ateş etmek için bekliyor ama ben hepsine yanıt verdim. 

"Son benim yaşadıklarıma bakarsanız. Dilekçe veriyorum, Ankara adliyesinde şahit olduğumuz, bizimle ilgili verilen dilekçelere bakıyorum, çok üzülüyorum. Bütün dünya bunu izliyor, bunun bize nasıl döneceğini biliyor musunuz? Yarın dövizin fırlaması, ekonomiye, yargıya hiç kimsenin güven duymaması...
 
"10 puandan fazla fark olacak, kazanacağım"

"10 puandan fazla fark olacak, kazanacağım. Şu yapılanlara bakılırsa aklı başında kimse bunu yapmaz.

Vatandaşın içine çıksa...

Millet açlıktan kırılıyor, önerdikleri projeler hala AVM, plaza, gökdelen... Vatandaşın içine çıksa neler istediğini görecek. Bizim yönettiğimiz kentte hiçbir çocuk yatağa aç girmemeli