Kemal Kılıçdaroğlu: FETÖ’cü arıyorsan işbirliği yaptığın adama bakacaksın

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın'ın Abdullah Gül'e yaptığı öne sürülen ziyaret ile ilgili olarak "Sayın Abdullah Gül'den de çok açık ve net açıklama bekliyorum. " dedi.

İşte Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından önemli satır başları;

“Bütün Ülkücü arkadaşlarıma sesleniyorum, gerçeği görsünler. Birleşeceğiz bu ülkeye demokrasiyi getireceğiz.

Bugün Dünya Basın Özgürlüğü Günü. Bir gazeteci gücü denetlemek için görev yapar. Eğer gazeteci gücün arkasından gidiyorsa o artık gazeteci değildir. Gazete sahipleri atama ile o göreve geliyorlar. Bir başka gruba diyor ki iktidar bunu sen yöneteceksin altı ay. Gazeteler baskı altında kalmadan Türkiye’nin her tarafına dağıtabilmeli. Türkiye’de gazetecilik yapan kişi sendika üyesi olmalı. Sayın Genelkurmay Başkanı ile Saray’ın Sözcüsü’nü haber yapan gazetecinin işine son verdiler. Saray Sözcüsü’nün 11. cumhurbaşkanını ziyaret etmesi dünyanın her yerinde haberdir. Basın ilan kurumu ile verilen kamu ilanları iktidarın keyfinden çıkarılmalı. Televizyonlarda verilen kamu zorunlu ilanları paralı olmalıdır.

BAHÇELİ’NİN SÖZLERİNE TEPKİ

Bu kürsüden defalarca FETÖ’nün siyasi ayağını açıkladım. FETÖ’nün bir numaralı siyasi ayağı Saray’da oturan zattır. Devletin namusunu kozmik odasını sen FETÖ’ye açmadın mı? FETÖ’nün siyasi ayağı ile işbirliği yapanlar bugün seçmenleri suçlama noktasına geldiler. Sen FETÖ’cü arıyorsan işbirliği yaptığın adama bakacaksın. Bunu neden söylüyorlar, amaç 100 bin imzayı toplayamasınlar. Bütün seçmenlere çağrım İlçe Seçim Kurullarına gidiniz ve bu adayları imzalarınızla adaylığınıza taşıyınız.

İŞSİZLİK SORUNU

Kayseri’de kendini yakmak isteyen ve intihar eden vatandaşları değerlendirdik. TBMM’nin önüne gelen işsizlik yüzünden kendini yakan vatandaş korkudan haber olmadı. Biz eleştirdik ancak bu yönden haber oldu. Türkiye’nin geldiği nokta budur.

ABDULLAH GÜL TARTIŞMALARI

Yansıyan bilgilere göre, Genelkurmay Başkanı ve İbrahim Kalın Abdullah Gül’e giderek, “Erbakan’ı anma etkinliği var, oraya katılmayın” ve “Cumhurbaşkanı adayı olmayın” diyorlar. Demokrasi üzerinde vesayet varsa, o ülkede demokrasi yoktur. 28 Şubat’ta olanları hepimiz biliyoruz, baskıları biliyoruz, siyasi otoriteye yapılan baskıları çok iyi biliyoruz.

Ama bu konuda ne Genelkurmay, ne Saray ne de Abdullah Gül’den bir açıklama gelmedi. “Efendim Suriye konusunu görüştüler…” niye şimdi Suriye konusunu görüşüyorsun? Sayın İbrahim Kalın’ın Suriye konusuyla ne ilgisi var. Görüşüyorsanız niye gizlice, resmi kıyafeti çıkararak gidiyorsunuz? Hadi ona verdiniz, 10. Cumhurbaşkanı’na da bilgi verin o zaman… Niye ona gitmiyorsunuz?

Bu bir askeri vesayet girişimidir. Askerler kullanılarak sarayın vesayeti demokrasininin üzerine dikilmek istenmektedir. Bir daha söylüyorum, asker kullanılarak sarayın vesayeti demokrasiye giydirilmek isteniyor

Sayın Abdullah Gül’den de çok açık ve net açıklama bekliyorum. Gitti Erbakan’ın anma törenine katıldı. Nasıl oluyor da, Genelkurmay Başkanı kendisini demokrasiyi gölgelemek için kullandırtır. Demokrasi sonlandırılmak isteniyorsa biz göğsümüzü siper etmeye hazırız. Buyurun gelin.28 Şubat diye kıyamet koparıyorlardı. Askeri kendin için kullanıyorlar, Afrin’de de kendisi için kullandı askeri.

EMEKLİLERE İKRAMİYE

Emeklilere iki maaş vereceğiz dediğimizde kıyameti koparmışlardı. Biz bunu dillendirmeseydik emekli kardışlarımız siz 1 TL bile alamazdı. Siz zaten malı götürdünüz altını veriyorsunuz emekliye. Daha fazlasını vereceksiniz daha fazlasını. Nasıl veriyorlar biliyor musunuz? 2008’de kanun değişikliği ile emekliye alması gerekenin altında bir rakam verdiler. 2008’de 1 bin 822 lira aylık bağlanıyordu. 10 yıldır her ay 1000 lira emeklinin hakkını çaldılar. Bana 1000 lira vererek hakkımı çaldın. Esnaf da 2008 öncesi esnafa bağlanan emekli maaşı 1800 lira bugün alacağı aylık 800 lira. Bir de prim borcu varsa sağlık hizmeti de vermiyorlar. Yani sosyal güvenlik sistemindeki açağı emekli maaşından alarak kapatmaya çalıştılar. İki kişiden çıkıp benim şahsımdan özür dilemesini bekliyorum. Birincisi Ahmet Davutoğlu, ikincisi Mehmet Şimşek şimdi senden CHP’ye oy vermeni bekliyorum.

Enflasyon rakamları açıklandı esnaf perişan halde. 2018’in ilk üç ayında otuz bin esnaf iflas etmiş. Hep dedim binler ekonomiyi tefecilere teslim ettiler diye. Dolar yükseliyor, sen tefecinin söylediğene uymak zorundasın. Sen Türkiye’yi 15 yıldır faizden kurtaramadın. Sen yakayı kaptırmışsın, nasıl karşısında duracaksın. Devletin bankaları da bu işin içindedir. Nerdesin sen devletin bankaları bu işin içindeyse. 25 Haziran 2018 faizi 25 baz puan artırdılar.

Ayşe öğretmeni tuttular çocuğu ile hapse attılar, ‘Çocuklar ölmesin’ demek suç değildir. FETÖ darbesinin sorumlusu yerinde oturuyor 33 ere müebbet veriyorsunuz. Erin ne suçu var erin? 15 Temmuz şehidinin annesi buradaki erlerin kandırıldığını neden kemse düşünmüyor diyor. Bunlar yargılanıyor ama FETÖ’ye ne istediniz de vermedik diyen adam Saray’da oturuyor.

ERDOĞAN’A TEZEK YANITI

Gidin 100 bin imzayı tamamlayın o partilerin genel başkanları gelsin seçime girsinler. Devleti yönetmek isteyenler dillerine sözlerine dikkat etmek zorundadırlar. Bir şeyi söylerken siyasi yapanların ölçüp tartmaları lazım. Erdoğan geçen gün CHP demek tezek demektir diye bir cümle kullandı. Doğu ve Güneydoğu’da insanlar ekmek pişirmek için tezek kullanırlar. Öğretmenler sınıfta tezek yakarken iki öğretmen öğrencilerini ısıtmak için yaktıkları tezekten çıkan yangında hayatını kaybediyorlar. Bugüne kadar kurumları eleştirdim ama vatandaşları eleştirmedim. Diyor ki atalarımız; Testinin içinde ne varsa ağzından o dökülür.

Sosyal medyada dolaşan üç soru var. Bunlar ‘Eğer Türkiye’de her şey yolunda ise neden seçim yapıyoruz. Eğer işler yolunda değilse neden aynı kişiyi cumhurbaşkanı olarak seçiyoruz. Ülkeyi kurtaracak Erdoğan ise ülkeyi bu hale getiren kim?’ Bu üç soruyu lütfen ama lütfen kendi vicdanınıza sorunuz ve sandığa öyle gidiniz”