İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu yeni tip coronavirüs (Covid-19) tedbirleri kapsamında 23 Nisan - 1 Mayıs tarihleri arasında kesintisiz 11 günlük sokağa çıkma yasağı ilan edilmesi gerektiğini ifade etti.

Canlı yayına katılan İmamoğlu, hafta sonları 31 ilde uygulanan sokağa çıkma yasaklarının yeterli olmadığını belirtti. 

AKP Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal’ın, Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin ücretsiz ekmek dağıtımına yönelik yaptığı “paralel yapı” suçlamasına tepki gösteren İmamoğlu, “Biz, paralel işinden anlamayız; onu söyleyeyim. Biz; memleketimizin, devletimizin en uçtaki, en güvenilir ellerin, temsil ediyoruz. Ben, 230 bin insanımıza, aileye yardım yapan bir kurumum. Siz, 230 bin insana sürekli yardım yapan bir belediyeye ne diyeceksiniz? ‘Dur, sen yapma mı’ diyeceksiniz? ‘Hadi oradan’ derler insana” yanıtını verdi.

İmamoğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'la kıyaslandığına ilişkin soru üzerine, "Mansur Bey ile bizim yarıştırılmamız ne kadar güzel. Türkiye'nin sürekli konuşulan 11 büyükşehir belediyesi var. 11'i de CHP'li" dedi.

İmamoğlu'nun ifadeleri şöyle:

Yeterli pandemi kurulu toplantısı yapmıyoruz. Sadece iki kez toplanabildik. Ben iki kurulda da böyle bir yol haritasının şart olduğunu dile getirdim. Ancak bu konuda bir cevap alamadık. Bu konuda ben yalnız değildim. Pandemi kurulunda tıp insanları aynı tavsiyeleri dile getirdi. Salgın büyüdükçe buna müdahale şansınız zorlaşıyor. Sağlık kuruluşları zorlanıyor, ölü ve vaka sayıları artıyor. Sokağa çıkma yasağı, salgını kontrol altına alma şansını sağlamış oluyor.

Hatta sokağa çıkma yasağıyla test imkanları da güçleniyor, çünkü insanlar evlerinde. Hızlı bir şekilde hemen olmalı diyoruz. Önümüzdeki hafta, 23 Nisan haftası 4 gün - 5 gün sağda solda konuşuluyor. Bize ulaşan resmi bir bilgi yok ama örneğin biz bunun hızlıca 1 Mayıs’a ulaşabileceğini ve sadece 5 gün mesaiye mal olabileceğini ve yaklaşık 11 günü elde edebileceğimizi söylüyoruz. Neden kaygı duyuluyor? Bununla ilgili bir açıklama da yok."

"Bazı belediyelerimizin maske üretimine izin verilmiyor"

"Biz devletimizin kurumuyuz. Ne için maske dağıtmıyoruz. Bazı belediyelerimizde maske üretimi bile izne tabi. Belediye maske üretecek valilik izin vermiyor. Bizim amacımız yardımcı olmak."

"Bankalar kanunsuz iş yapıyor"

Ne yaptınız siz. O kampanya sürecinde verdiğiniz hesapları bloke ettiniz. Ne büyük iş yaptınız! Bugün bankalarda bizim 2.9 milyon lira paramız var. Ne sıkıntınız var milletin bağışlarıyla. Ben bankalara söylüyorum; kanunsuz iş yapıyorsunuz. Bu dönemin ruhuna, sürecine inanın zarar veriyor. 

Bizler Türkiye'nin kamu kurumlarıyız. Bu konu sadece bizim konumuz değil. Bütün belediyelerin düzenlemeye ihtiyacı var. Ek bir katkıya ihtiyacı var belediyelerin. Yoksa birçok belediye bu süreci yürütemez ve yönetemez. Biz bütçe verilmezse diye düşünmek istemiyoruz. Yoksa çok büyük sıkıntılar doğabilir.

500'ün üzerinde çalışanımıza Covid-19 teşhisi koyuldu. 5 çalışanımız hayatını kaybetti.

"Mansur Bey ile bizim yarıştırılmamız ne kadar güzel"

Yoğun bir şekilde saldırıyı ilke edinmiş insanların bizimle didişmesi gelenek haline geldi. Karşı siyasi görüşteki insanların günlük rutin mesaisi gibi bir şey oldu İmamoğlu'na laf üretmek. Ama ben iş üretiyorum. Şükürler olsun.

Mansur Bey ile bizim yarıştırılmamız ne kadar güzel. Düşünsenize Türkiye'nin sürekli konuşulan 11 büyükşehir belediyesi var. 11'i de CHP'li. Bizimle uğraşanlar iş üreten 11 büyükşehir belediyesi neden CHP'li ona baksınlar.