İmamoğlu: İBB’nin insanlara katkı sunma konusunda kimsenin fetvasına ihtiyacı yoktur
Hayırsever vatandaşlardan gelen yardımlarla, İBB Kartal Lojistik Merkezi’nde hazırlanan kolileri yerinde inceleyen İmamoğlu, İstanbul gibi 16 milyonluk bir kentte, en organize, en hassas, en vicdanlı davranacak kurumların başında İBB’nin geldiğini vurguladı. “Bugün Cuma günü. Mübarek bir gündeyiz. Her birimiz, elbette birbirimiz için dua ediyoruz” diyen İmamoğlu, “Tüm inancımla şunu söyleyebilirim ki; -kimin ne dediği beni ilgilendirmiyor- İBB, Anayasa’nın öngördüğü şekliyle, devletin ta kendisidir. Devlet eliyle, insanlarına katkı sunma konusunda kimsenin fetvasına ihtiyacı da yoktur. İBB, 16 milyon insanın kurumu. Bu zor günlerde, inancımıza da insanlığa da vicdana da ahlaka da en uygun şekilde, alan elin veren eli görmediği bir biçimde, sizin o vicdanınız, o sıcacık eliniz olacak” şeklinde konuştu.
İstanbul Büyükşehir Başkanı (İBB) Ekrem İmamoğlu, koronavirüs salgını nedeniyle zor günler yaşayan ihtiyaç sahibi İstanbullulara destek amacıyla hazırlanan yardım kolilerinin hazırlanış sürecini yerinde inceledi. İBB Kartal Lojistik Merkezi’nde gerçekleştirilen inceleme sırasında İmamoğlu’na Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel de eşlik etti. Hijyen kuralları çerçevesinde çalışanları selamlayan İmamoğlu, çalışmalarla ilgili İBB Genel Sekreter Yardımcısı Murat Yazıcı ve Kültür A.Ş. Genel Müdürü Serdal Taşkın’dan bilgi aldı. İmamoğlu, çalışmalarla ilgili bilgileri de sosyal medya hesapları ve İBB TV’den yapılan canlı yayınla hemşehrileriyle paylaştı.
"Dayanışma günlerindeyiz"
Koronavirüs salgınının tüm dünya ile birlikte Türkiye ve İstanbul’u test ettiğini belirten İmamoğlu, yaşadığımız zamanları, “dayanışma günü” olarak niteledi. Dayanışma kolilerini hazırlayan İBB çalışanlarının 2 türlü çalışma yaptıklarını kaydeden İmamoğlu, “Gördüğünüz gibi tüm vatandaşlardan, kurumlardan bize gelen bağışlar kolileniyor. Arkadaşlarım, bütün hijyen hazırlıklarını ona göre yaptılar, tulumundan maskesine kadar. Gelen yardımlara göre tasnifleri yapılarak paketlenmesi sağlanıyor. Yeni başvuran, bizden yardım isteyen vatandaşlarımızın sayısı, neredeyse 100 bine doğru koşuyor. Bu 100 binlerce insanın günübirlik işinden olması ve işsiz kalması en büyük etken. İBB olarak bize yapılan başvurular üzerinden insanlarımıza kolilerimizi hazırlayıp destek olmaya devam ediyoruz. Kolimiz, daha donanımlı bir koliye dönüştü. Burada temel duruşumuz şu: 4 kişilik ailenin 15 günlük ihtiyacına katkı sunabilmek. Bağışları, insanlarımıza ulaştıracağımız bu yardımlar devam edecek” dedi.
"Vatandaşlarımız, ayni ve nakdi bağışlarına devam edebilir"
İçişleri Bakanlığı’nın genelgesiyle durdurulan dayanışma kampanyasına da değinen İmamoğlu, “Dün de açıklamıştım; bize, bu kısa zaman içinde, yaklaşık 30 saat içerisinde 12 bin 500’ü aşkın vatandaşımız yardımda bulundu. Nakit bağışını yaptı İBB’ye. Bunlar, şartsız bağıştır. Vatandaşımızın gönülden kurumumuza aktardığı bağıştır ve bu bağışla beraber, açıkçası elde ettiğimiz nakit ile yeni başvuran vatandaşlarımızın içinden 9 bin 500’e yakın insanımıza, 300 ve 600 liralık nakit kartlarına yükleyerek, pazartesiden itibaren teslim edeceğiz. Bu da bizim için önemli. Tabi vatandaşlarımız, bize ayni ve nakdi bağışlarına devam edebilir. Bu anlamda İBB’nin iletişim hatları açıktır. Görüşebilirler ve herkes bu anlamda bize nasıl bağışta bulunacağına bir kılavuzluk şeklinde 153 ile irtibat kurabilirler. Ya da daha önce duyurduğumuz WhatsApp hattından veya oradaki telefon numaramızdan katkı alabilirler. Biz gerekli yolu ve yöntemi kendileri ile paylaşırız” diye konuştu.
"Normal zamanda da 230 bin aileye sosyal yardım katkısı sunuyorduk"
İstanbul gibi 16 milyonluk bir kentte, en organize, en hassas, en vicdanlı davranacak kurumların başında İBB’nin geldiğini vurgulayan İmamoğlu, şunları söyledi:
“Biz, zaten normal zamanda İstanbul’da 230 bin insanımıza, 230 bin aileye sosyal yardım katkısı sunuyoruz. Sosyal belediyeciliğin en önemli kurallarından birisi. Ne yazık ki bu yeni dönemde, ilave 100 bin insan bize başvurdu. Şu anda 2020 sosyal yardım bütçemiz, 400 milyon lira civarındaydı. Biz onu, kanuni haklarımızı kullanarak 775 milyona kadar çıkartabiliyoruz. Ancak, daha fazlasına ihtiyaç duyacağımızı öngörüyoruz. Bu anlamda da Meclis kararıyla bunu değiştirebiliyoruz. Çünkü, bütçenin yüzde 3’ünü aşamıyoruz. Bu konuda da hazırlıklarımız var. Olağanüstü Meclis hazırlığımız var. Burada bu yetkimizi alarak, vatandaşlarımıza destek olmaya, bütçemizi buna göre revize etmeye devam edeceğiz.”
"Bütçemizi revize edeceğiz"
Vatandaşların yanında olduklarını tekrarlayan İmamoğlu, “Günü birlik parasını kazanıp, evine ekmeğini götüren aklınıza gelecek herkes… Bu, az buz bir sayı değil. Milyonlarca insanın hayatını etkiliyor. Çünkü o insanlar, ailelerine bakıyorlar. Bu dayanışma ruhunun devam etmesi açısından biz hem bütçemizi revize edeceğiz hem de vatandaşlarımızın bize yollayacağı katkıyı, en iyi, doğru ve hijyen şekilde, ihtiyacı olan ailelere ulaştıracağız. Bugün Cuma günü. Mübarek bir gündeyiz. Her birimiz, elbette birbirimiz için dua ediyoruz. Tüm inancımla şunu söyleyebilirim ki; -kimin ne dediği beni ilgilendirmiyor- İBB, Anayasa’nın öngördüğü şekliyle, devletin ta kendisidir. Devlet eliyle, insanlarına katkı sunma konusunda kimsenin fetvasına ihtiyacı da yoktur. İBB, 16 milyon insanın kurumu. Bu zor günlerde, inancımıza da insanlığa da vicdana da ahlaka da en uygun şekilde, alan elin veren eli görmediği bir biçimde, sizin o vicdanınız, o sıcacık eliniz olacak. Bundan hiçbir şekilde kuşku duymayın” ifadelerini kullandı.
"Tedbirleri arttırmak zorundayız"
“İstanbul’da dezenfeksiyon işlemlerimize, ulaşımdaki tedbirlerimize, uyarılarımıza devam ediyoruz. ‘Sokağa çıkmayın’ demenin yetmediği günlerdeyiz” diyen İmamoğlu, “Ne yazık ki vefat sayısı artıyor. İnsanlarımızın can kaybını duydukça üzülüyoruz. Tedbirleri artırmak zorundayız. Tedbirleri artırırken katı kurallar koymak zorundayız. İnsanlara, ‘Evinden çıkma’ derken, onların sosyal güvencesi hem devletimiz olmalı, memleketimizin, hükümetimizin yetkilileri, kurumları olmalı hem de devletimizin, bütün Türkiye’ye yaygın belediyeleri olmalı” şeklinde konuştu.
"Sokağa çıkma yasağı İstanbul'da uygulansın"
Pandeminin İstanbul’daki oranının yüzde 60’ı aştığını belirten İmamoğlu, “Dolayısıyla bütün tedbirlerin ana merkezi de İstanbul olmalı. Bu noktada alacağımız 15-20 günlük sıkı tedbirler, inanın bizim bütün sorunlarımızı daha üst seviyede aşmamıza sebep olacak. Onun için, ısrarla diyoruz ki; bilimin emrettiği şekliyle, hem bilim kurullarının hem bilim insanlarının aktardığı şekliyle, lütfen sokağa çıkma yasağı İstanbul’da uygulansın. Bunu uygularken, elbette yürümesi gereken işler var. O işlerle ilgili her türlü lojistik katkıyı, her türlü lojistik tedbiri hem belediyemiz hem de devletimizin diğer kurumları almakla yükümlüdür. Alacak da gücü vardır. O bakımdan sokağa çıkma yasağı şarttır. Zaman geçiyor. Tedbirler almalıyız. Biz, ilave tedbirlerimizi alacağız. Hükümetimizin bu konuda karar alıp insanların sokağa çıkmasını 15-20 gün engelleyip, maksimum korunmayla hem korona tanısının konulduğu insan sayısının azalacağını düşünüyorum hem de can kaybının azalacağını. Sağlıkla ilgili mücadelenin de kolaylaşacağını bilimin bize aktardığı bilgiler doğrultusunda düşünüyoruz” diye konuştu.
Vakıfbank'a çağrısını yineledi: 900 bin TL'yi vatandaşa ulaştırmamız için gereken yapılmalı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı bağış kampanyasından önce dayanışma kampanyası başlattıklarını hatırlatan İmamoğlu, İçişleri Bakanlığı’nın genelgesi sonrası banka hesaplarına bloke koyan Vakıfbank’a yaptığı çağrıyı da yineledi:
“2 bin 100 kişinin para yatırdığı Vakıfbank’ta, hala 900 bin liramız duruyor. Bu konuda devletimizin yetkililerine de bu yanlıştan dönülmesi konusunda uyarımızı yaptık. Yanlıştır bu. Bu baskıyı ortadan kaldırın ve devlet bankası olan Vakıfbank’a da Türkiye mali hukukuna uygun şekilde davranmasını, ne Vakıfbank’a ne de bize ait olan, bağış yapan insanların ihtiyacı olan, insanlara eriştirmek zorunda olduğumuz 900 bin lirayı, bugün mesai bitmeden, hak ettiği şekilde belediyenin kullanması ve pazartesinden itibaren ihtiyacı olan vatandaşlara ulaştırmamız için gereken yapılmalı. Bu konuda Vakıfbank’ı uyarıyorum. Bu uyarımı yaptığım gibi, devletimizin yetkililerinden de bu sürece katkı sunmaları konusunda talebimi de ilettim. Bunun da altını çizeyim. Allah hepimizi korusun, hep birlikte mücadele edeceğiz. Bu mübarek Cuma gününde insanların katkıları ile ayni-nakdi bağışları ile yol yürüdüğümüz bu sürece katkı sunan herkese minnet duyuyorum. Bundan sonra da katkı sunacak herkese minnet duyuyorum. Sizlerin bütçeleri ile İBB bütçesi üzerinden maksimum yanınızda olacağız. Dünyada bütün kuralların yeniden yazıldığı ekonomik, sosyal, yaşam, istihdam her şeyin yeniden yazıldığı bir dönemde inşallah sağlıklı sağlıklı kalın. Genç, üretken ve girişken nüfusumuzla yeni dünyada insanlığa en iyi hizmeti edecek millet olarak yolumuza devam edeceğiz. Birlikte başaracağız İstanbul.”