Eren Erdem, İstanbul İl Başkanlığı iddialarına yanıt verdi

Eren Erdem, İstanbul İl Başkanlığı iddialarına yanıt verdi
Eren Erdem, Independent Türkçe’ye sürece dair değerlendirmelerde bulundu.

CHP'de 2020 Nisan ayı ortalarında yapılması planlanan 37. Olağan Kurultay takvimi süreci devam ediyor.

Ocak ayının ilk yarısında ilçe kongrelerinin tamamlanması bekleniyor.

Gözler ardından şubat ayında yapılması beklenen il kongrelerinde özellikle de İstanbul, İzmir ve Ankara’da yapılacak seçimlerde olacak.

İstanbul il başkanlığı seçimlerinde mevcut il başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun yeniden aday olması kuvvetli bir ihtimal olarak görülüyor.

Eski İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat’ın da ilçe seçimlerinden çıkacak sonuca bakarak kongrede yeniden aday olacağı ya da bir adayı destekleyebileceği CHP kulislerinde konuşulanlar arasında.

CHP İstanbul İl Başkanlığı için olası adaylar arasında eski milletvekili ve halen CHP PM üyesi olan Eren Erdem’in de ismi dikkat çekiyor.

Erdem bu konuyla ilgili olarak daha önce basına yansıyan demeçlerinde görevden kaçmayacağını söyleyerek, aday olmasını isteyenlere umut vermişti.

“Tabanda talep var”

Devam eden kurultay sürecinde ilçeleri ziyaret ederek partililerle görüşen ve tabanın nabzını tutan Erdem, Independent Türkçe’ye süreçle alakalı değerlendirmelerde bulundu. Erdem, sözlerine şöyle başladı:

Partililerimizle bir araya geliyorum. İnsanlar bana aday olmam yönünde görüşlerini, dileklerini söylüyorlar. Ben özel bir çalışma içinde değilim. Ancak tabanda böyle bir talep var. Bu talep önümüze görev olarak konulursa görevden kaçacak kişiler değiliz.

“İmza toplama gayretinde değiliz”

CHP tüzüğüne göre bir kişinin il başkanlığına aday olabilmesi için o ildeki mevcut delegenin onda biri tarafından aday gösterilmesi gerekiyor.

İstanbul’daki mevcut delege sayısı 600 olduğundan Erdem'in adaylığı için en az 60 delegenin imzası gerekiyor.

“Sizin bu konuda bir çalışmanız var mı?” sorusunu Eren Erdem şöyle cevaplandırdı:

Benim bir çalışmam yok. Biz imza toplama gayretinde değiliz. Kendi siyasal yaklaşımlarımızı insanlara anlatıyoruz. Herhangi bir adaylık ortaya koymaksızın yapıyoruz. Böyle bir talep geliyor. Bu talep kendini örgütler, böyle bir irade ortaya koyarsa biz de görev kabul ederiz. Ama onun dışında benim bir takvimle, imzayla işim yok.

“Hem benim, hem Kaftancıoğlu’nun aday olmasını isteyenleri dinliyorum”

Örgütlere yaptığı ziyaretlerde olumlu tepkiler aldığını söyleyen Erdem, sözlerini şöyle sürdürdü:

Örgütün ne istediğini anlamaya çalışıyorum.  Benim olmam gerektiğini söyleyenleri de Canan Hanım’ın devam etmesi gerektiğini söyleyenleri de dinliyorum. Şu an İstanbul il başkanlığı için çalışma yapmıyorum. Benim adım üzerinden böyle bir tartışma yürüyor bu da örgütlerin, partililerin teveccühüdür. Vaadim şudur budur diye çalışma içinde değilim. Şu an örgütümü geziyorum, insanları dinliyorum kucaklaşıyorum.

“Mağduriyetimi kullanmam da unutturmam da”

"Silahlı örgüte üye olmamakla birlikte örgüte yardım" suçlamasıyla 490 gün hapiste kalan Erdem’in, rakiplerinden gelebilecek “Mağduriyetini kullanmaya çalışıyor” şeklindeki olası eleştirilere karşı da şöyle bir cevabı var:

Siyasette bir yere aday olmak için mağdur olmaya ihtiyacım yok. Cezaevine girmeden önce ön seçim kazandım, parti meclisine iki defa girdim. Ben mağduriyeti ticari bir nesneye dönüştürme noktasında bir tutum almadım, almam da. Bu tür sözler söylenebilir siyasetin doğasında var. Biz mağduriyetler üzerinden siyaset yapmayız ödediğimiz bedelleri de unutmayız, unutturmayız. Bunlar değerlidir. Bugün Türkiye’de demokrasi için kıvırmadan aslanlar gibi cezaevine girmeyi göze alacak şekilde  siyaset yapmış biriyim burada hiç mütevazi davranmam bunun üzerinden beklentim olmaz.
 


“Kemal Bey ile bu konuyu hiç konuşmadım”

Adaylığı konusunda CHP lideri Kılıçdaroğlu ile görüşüp görüşmediği sorusuna da bu konuda hiç konuşmadığını söyleyen Erdem, “Herhangi bir yere talep açmadığım için konuşmadım. Ama bir talep yükselir genel merkeze gider onlar benle konuşmak ister ayrı bir konu. Ben talepkar biri olsam konuşurdum. Ama ben özel bir talep açmış değilim. Bize örgütümüzün gösterdiği bir teveccüh var” diye konuştu.

“İzleyici pozisyonundayım, pazarlık unsuru değilim”

Olan biten süreçte izleyici pozisyonunda olduğunu iddia eden Erdem sözlerini şöyle tamamladı:

Herhangi bir taraf pazarlık unsuru değilim. İstanbul örgütünün koyacağı her iradeyi desteklerim. Ben koltuk düşkünü bir insan olsaydım farklı bir yerde olurdum. Ne mutlu ki bana CHP örgütü bana güveniyor ve bana böyle görevleri uygun görüyorlar.