CHP'li Kadıgil: Aladağ'daki çocukların, Oğuz Arda'nın, Berkin'in katillerini affedebildiniz de onurlu gazetecileri affedemediniz
Kadıgil, ortak akıl yerine “ben yaptım oldu” anlayışıyla hareket edildiğinin altını çizerek getirilen yasa teklifinin tüm toplumun vicdanını kanattığını belirtti. Kadıgil, “Siz ortak akılla vicdanlara uygun, adil bir düzenleme yapmak yerine, 10 aydır nerden nasıl meclis gündemine sokuştursak diye düşündüğünüz bayat teklifinizi korona tedbiri adı altında dayatmayı tercih ettiniz. Siz adil bir af getirmek yerine bir kez daha kurduğunuz yalan, talan ve israf düzenine karşı çıkan herkesten intikam almayı tercih ettiniz” dedi.
"Aladağ'daki çocukların, Oğuz Arda'nın, Berkin Elvan'ın katillerini affedebildiniz de onurlu gazetecileri affedemediniz"
AKP döneminde cezaevlerindeki insanların sayısının 6 kat arttığını vurgulayan Kadıgil, “Gazeteciler, öğrenciler, seçilmişler, avukatlar, yazanlar, çizenler, özetle yalnızca ve sadece fikrini söyleyenler sayenizde cezaevinde!” dedi. AKP’nin getirdiği yasayla suçu kesinleşmemiş masum tutuklulardan değil, suçu kesinleşen mahkumlardan başladığını vurgulayan CHP’li Milletvekili “ Ali İsmail’i, Berkin’i katledenler için hiç utanmadan indirim istediniz de, hakkında hiçbir mahkumiyet olmayan Osman Kavala gibi on binlerce tutukluyu içeride tutmayı tercih ettiniz. Soma faciasının sorumlularını ödüllendirip, mağdurları savunan avukatları ölüme terk etmeyi tercih ettiniz. Aladağ’da cemaat yurtlarında yanarak can veren kız çocuklarının, Çorlu’da dedesine yarım bedeni teslim edilen Oğuz Arda Sel’in katillerini affedebildiniz. Ama lağım medyası ordunuza katılmayı reddeden onurlu gazetecileri affedemediniz!” dedi.
"Aynı maklubeye kaşık sallayanlar dışarıdayken yirmili yaşlardaki öğrencileri coronaya teslim ettiniz"
Kadıgil, FETÖ yargılamalarında sonucunda tutuklanan askeri öğrencileri hatırlatarak “FETÖ denen Amerikan uşaklarıyla aynı masada bir maklubeye kaşık sallayanlar bırakın yargılanmayı, saray danışmanlıklarında keyif çatarken, siz “ne istedilerse verdiklerinizin” göz göre göre gelen darbesinin tüm suçunu, henüz yirmili yaşlarında bir avuç askeri öğrencinin boynuna asmayı tercih ettiniz! Cezasızlığı önleyeceğiz adı altında majestelerine dil uzatacak herkesi hapse tıkmayı seçerken aynı anda, aynı teklifle misal 6 yıl hapis cezası almış bir gaspçının bir tek gün cezaevinde yatmadan sokaklara dönmesini tercih ettiniz.
"Kadına şiddet uygulayanları sokağa salmayı tercih ettiniz"
Cinsel suçlar ve kadına yönelik şiddet nedeniyle hapiste olanların da yasayla birlikte özgür kalacaklarını söyleyen Kadıgil, “Siz gazetecileri hapis tutup, tacizcileri önce açık cezaevine, oradan da evlerine yollamayı tercih ettiniz. İspanya’da Fransa’da kadınlar için özel kodlar belirlenirken, şiddete uğrayan kadınlar otele yerleştirilip tüm masrafları devlet tarafından ödenirken siz kadınları dövenleri, tehdit edenleri, kadınlara şantaj yapanları bu karantina günlerinde sokaklara salmayı, bir de utanmadan çıkıp kadına şiddet suçları kapsam dışı diye reklam yapmayı tercih ettiniz” dedi.
"Biz bize yeteriz de, biz size yetemeyiz"
Kadıgil ayrıca Covid 19 salgını sürecinde hükümetin aldığı önlemleri de eleştirerek “ Bazı ülkeler ise sürü bağışıklığı uyguluyor. Siz ise “herkes kendi OHAL’ini ilan etsin” deyip işin içinden çıkarım sanarak resmen “sınıf bağışıklığı” uygulamayı tercih ettiniz” dedi.
Kadıgil, “Biz Bize Yeteriz” kampanyasına yönelik olarak ise şu ifadeleri kullandı; “Tam da bu günler için sakladığımız, kefen paramızı, yedek akçemizi bile yediniz! Sonra başınız sıkışınca çıkıp “Biz bize yeteriz” dediniz. Evet biz bize yeteriz! Ancak biz size, sizin şatafatınıza, yandaş mütahitlerinize, saraylarınıza, milyonluk makam arabalarınıza, yatlardan inmeyen çocuklarınıza, ejder meyveli smoothie aşkınıza yetmedik, yetemedik!”
"Bu milleti yaşatmak yerine,bir avuç yandaşınızı yaşatmayı tercih ettiniz"
Kadıgil sözlerini “Yaşam yaptığınız tercihlerin bütünüdür derler. Ancak ölüm her zaman kişinin tercihi olmaz. İşte siz bu milleti yaşatmak yerine, bir kez daha bir avuç yandaşınızı yaşatmayı tercih ettiniz. Ve emin olun ilk seçimde, bedelini çok ağır ödeyeceksiniz” ifadelerini kullanarak bitirdi.