CHP’den okul kitaplarına Kanal İstanbul eklenmesine tepki: Eğitim rant politikalarının aracı olamaz
Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) 10’uncu sınıf coğrafya ders kitabında Kanal İstanbul projesinin yer alması birçok kesimden tepki çekti. Kitabın ilgili bölümünde, “İstanbul Boğazı'ndaki gemi ve tanker yoğunluğunu azaltmak ve yaşanabilecek riskleri en aza indirebilmek amacıyla devletimiz tarafından 'Kanal İstanbul' projesi hazırlanmıştır” ifadeleri kullanılıyor. CHP İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç da söz konusu uygulamadan dolayı iktidarı eğitimi rant politikalarına ait etmekle suçladı.
Kılıç konuya ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Televizyonlar, gazeteler, sokaklar yetmedi propaganda okul kitaplarına kadar girdi. 10. Sınıf Coğrafya kitabında, rasyonellikten, bilimden, hukuktan, akıldan uzak bir proje olan Kanal İstanbul projesinin ne işi var? İktidara sesleniyorum: Eğitim müfredatı iktidarın rant politikalarının propaganda aracı olamaz
‘BİZ ÖLECEĞİZ DİYORUZ ONLAR MEGE PROJE DİYOR’
6,2’lik İstanbul depreminin ardından Marmara bölgesinde yaşayanların büyük bir kaygı ve korku içindeler. Millet can derdindeyken, iktidar kanal derdinde. İktidar İstanbul depreminin ardından yaşanan kaygı ve korkuyu rant projelerini hızlandırmak için kullanıyor. Deprem olur olmaz, mega projeler adı altında Kanal İstanbul propagandası hız kazandı.
Biz 'öleceğiz' diyoruz, onlar 'mega projeler yapacağız' diyor. Biz 'deprem' diyoruz, onlar 'rant' diyor. Biz 'ya İstanbul ya Kanal' diyoruz, onlar 'Kanal' diyor. İstanbul’daki depremin ardından uzmanlar, Kanal İstanbul uyarılarını tekrar gündeme getirdiler. ‘Kanalın betonu kırılıp, deniz suyu yeraltı suyuna karışırsa facia olur’ diyen uzmanları duyan yok mu? Projeyi dava eden hukukçuları duyan yok mu? Yıllardır Kanal İstanbul’a karşı mücadele eden çevrecileri duyan yok mu? Sesimizi duyan yok mu? Asıl dertleri rant.
‘YA KANAL YA İSTANBUL’
Mega proje olarak duyurdukları Kanal İstanbul çevresindeki alanlara verilen konut projeleri kapsamında 2022-2024 yılları arasında toplam 33 sözleşme imzalandı. Toplam sözleşme bedeli 60,3 milyar TL. İnşaatlara aktarılacak para ise 416,4 milyar TL. Bu rakamla Türkiye’deki 6 milyon riskli konutu misliyle inşa edebilirlerdi. Ama dertleri yaşam değil, rant. Yaşam hakkı en temel haktır, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşamak Anayasal hakkımızdır. Rant politikalarınıza karşı yaşamı savunuyoruz, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkımızı savunuyoruz. Ya Kanal Ya İstanbul.”
