CHP örgütlerinin beklediği açıklama geldi

CHP örgütlerinin beklediği açıklama geldi
CHP liderinin başdanışmanlığını yapan Toprak, AKP oylarının eridiğini belirterek, iktidara aday olduklarını söyledi. Toprak, adaylık sürecine ilişkin de , “Listeler belirlenirken teşkilatımız etkili olacak. Kontenjan ağırlıkla...

CHP liderinin başdanışmanlığını yapan Toprak, AKP oylarının eridiğini belirterek, iktidara aday olduklarını söyledi. Toprak, adaylık sürecine ilişkin de , “Listeler belirlenirken teşkilatımız etkili olacak. Kontenjan ağırlıkla yargı ve üniversiteden geleceklere ayrılacak” mesajını verdi.

7 Haziran’da yapılacak milletvekili genel seçimlerinde CHP’nin seçim organizasyonunun koordinatörlüğünü Erdoğan Toprak yürütecek. Strateji, politikalar ve seçim materyalleri, sloganlar ayrı gruplar tarafından gerçekleştirilecek. Adayların yüzde 85’i ön seçimle belirlenecek, yüzde 15’i için de kontenjan kullanılacak. CHP Seçim Koordinasyon Sorumlusu ve Kılıçdaroğlu’nun başdanışmanı Erdoğan Toprak, SÖZCÜ’ye seçim planını şöyle açıkladı…

BİZİM DE 41 VAADİMİZ VARDI

Yunanistan’da SYRIZA partisi yüzde 36 oyla seçim zaferi kazandı. Onların 40 vaadine karşılık, CHP 2010 seçimlerinde insan merkezli 41 proje açıklamıştı. Birinci önceliğimiz yoksullukla mücadele ve hakça adalet önceliğimiz olmuştu. Önümüzdeki seçimde iktidara tek başına gelmek istiyoruz. Gelip, yoksulluğu, işsizliği yok etmek istiyoruz. Yoksul yurttaşlarımıza devlet tarafından yapılan yardımları kaldırmayacak, bunları daha da artıracağız. Herkesin kurtarıcı aramak yerine bu seçimlerde elini taşın altına koymasını istiyoruz. Bir kadın milletvekilinin çıkıp “Cumhuriyetin 90 yıllık reklam arası” demesini sindiremiyoruz. Gün birleşme günüdür. Bu birleşme CHP çatısı altında olmalı. Bazı bürokratlar partinin memuru gibi çalışıyorlar. Partinin devleti olmaz ama AKP ile birlikte devleti, partinin bir organı haline getirdiler. Bu partinin oy oranı şimdilik yüzde 39’a indi. Erime daha da devam edecek. CHP’nin oyları ise yükselişte.

AKP’Yİ ELEŞTİRMEYE KORKUYORLAR

Güneydoğu’yu devletin yönettiğine artık inanmıyorum. Yollar kesiliyor, silahlı teröristler vergi topluyor, halkı kendi sözde karakollarında sorguluyor, Devlet orada tanınmıyor. Güneydoğu’yu yönetemeyen devlete, devlet diyemezsiniz. Ülkemizin Güneydoğu’sunda yaşananlar için bile CHP’yi eleştiriyorlar. Çünkü iktidarı eleştirmeye gücü yetmeyenler, ondan çekinenler, korkanlar için en kolay yol ‘vurun abalıya’ misali CHP’li eleştirmek oluyor. AKP yandaşları da partimizi küçük düşürmek için eleştiriyor. CHP, ülkenin çadırının orta direğidir. O direk çekilirse çadır çöker.

“CEMAAT’LE İŞBİRLİĞİ” YALAN

Son günlerde partimizin sağdan bazı isimlere milletvekili adaylığı önerdiği yazılıyor, söyleniyor. Bugüne kadar 4-5 parti dolaşmış olanlar, CHP’den milletvekili olacakmış. Yok öyle şey. Partimizin programı, tüzüğü ve genleri var. O ruhu benimseyip merkez sağdan aramıza katılanlar olmuştur. Birisi gelip partimize katkı vermek istiyorsa ‘katkı verme’ diyemeyiz. Eğer, partimize sağdan iki kişi geldi diye ‘CHP sağa çekiliyor’ deniliyorsa vay CHP’nin haline.

CHP’nin cemaatle işbirliği yaptığı iddiasının da gerçekle ilgisi olmadığını, bunu söyleyenler de biliyor. CHP, iktidarında paralel yaratma niyetinde değildir. Biz cemaate okul mu açmışız? Ama partimizden ayrılanların bir bahane bulmaları gerekiyordu, bu yalanlara sığındılar.

AHMET DAVUTOĞLU, MEMUR GİBİ

Bu seçimde kendimizi halka daha iyi anlatmak için farklı yöntemler kullanacağız. Oy alsak da, almasak da işçiden, çiftçiden, emekliden yana tavrımızı koymak zorundayız. Bunu da insanımızı, ülkemizi sevdiğimiz için yapacağız. Örgütümüz, partimizi daha iyi anlatması icin eğitimlere ağırlık veriyoruz. Başkanlık sistemini doğru bulmuyoruz. Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun düşürüldüğü duruma ise üzülüyoruz. Toplantıda da durumu gördük adeta bir memur haline getirilmiş. Davul başkasında, tokmak başkasında. Böyle ülke yönetimi olur mu? Hemen belirtelim ki bu rejim değişmeyecek, başkanlık sistemine geçilemeyecek.

Ülkede her kesim üzerinde baskı ve korku uygulanıyor. Düşünün, TÜSİAD’a kimse başkan bile olmak istemiyor. Hukukun olmadığı, yatırımlara garanti verilmeyen bir ülkeye kim gelecek? Türkiye’ye yatırımcı gelmiyor, kendi yatırımcımız devlete güvenemiyor.

HDP, ASLA SOL PARTİ DEĞİL

Banların, çocuklarının, genel müdürlerin de isimlerinin karıştığı 17-25 Aralık Rüşvet, Yolsuzluk olaylarındaki paralar toplumun işsizliğini, yoksulluğunu ortadan kaldırması için kullanılması gerekirken, evlerdeki kasalardan, ayakkabı kutularından çıktı. HDP, bu yolsuzluklarla ilgili en küçük bir tepki ortaya koyma gereği bile duymadı. Soruşturma Komisyonu’ndan üyesini bile çekti. Hatırlayınız Gezi olayları sırasında da HDP’nin bir tek olumlu hareketi olmadı. Güneydoğu’da Atatürk büstleri kırılırken, okullar yakılırken, bayrağımıza saygısızlık yapılırken HDP’liler yine sessiz kaldı. Eğitim sistemindeki olumsuzluklarda da AKP ile birlikte hareket ettiler. Peki, bunlar olurken, nasıl oluyor da HDP solcu oluyor? HDP, solcu değil, sol kisvesi görünümünde. Selahattin Demirtaş’ı vitrine koymuşlar.

O PARTİYLE İŞBİRLİĞİ YAPMAYACAĞIZ

Biliniz ki HDP’nin aldığı kararlar HDP’de değil, kuryeler aracılığıyla İmralı Adası’ndan, Kandil’deki terör merkezinden geliyor. Her fırsatta da AKP’nin değirmenine su taşıyorlar. Anketlerde HDP’nin oy oranının yüzde 7’yi aşamayacağı görünüyor. Bunun anlamı özellikle Güneydoğu’da oyların AKP’ye gitmesinin yolunu açıyorlar. Kürt meselesi, ülkemizin öncelikli meselesidir. Ama bugün siyasi iradenin muhatabı Kandil’deki terör merkezi ve İmralı Cezaevi’ndeki Abdullah Öcalan’dır. Oysa, bu sorunun çözüleceği yer parlamentodur. Kürt kökenli vatandaşlarımızın meselesini niye İmralı’ya, Kandil’e bırakalım? Biz, HDP’yi sol parti olarak hiç görmedik. Bu seçimde de HDP’nin maskesi iyice düşecektir. İktidar partisinin milletvekili sayısının artırılmasına destek olmak istiyorlar. Ama bilsinler ki, o parti de eriyor. İktidarı artık tartışılır hale geldi. HDP ile işbirliği yapmayacağımız kesin. Ama diğer sol partilerle ilişkimizin nasıl olacağına CHP’nin yetkili organları karar verecek. Şu anda bir şey söylemek erken.

CHP’NİN KURTARICIYA İHTİYACI YOK

CHP’nin, Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığıyla birlikte değişen bir yüzü var. CHP’nin kurtarıcı aramaya ihtiyacı yok. Partimizde kadın ve gençlik kotaları getirilmiş. Milletvekili adaylığında parti teşkilatlarımız etkili olacak. Partiye kayıtlı üyelerimizle seçim yapılacak ve adayların yüzde 85’i bu yolla belirlenecek. Partimiz için önem taşıyan yargı, üniversite mensupları, değişik alanlarda uzman bazı isimler için de kontenjan kullanılacak. Eğer örgütümüz teraziyi doğru kullanırsa buna gerek bile kalmayacak. Kontenjan adaylar fermuar sistemiyle belirlenecek.

NÖBET SIRAMIZ ARTIK GELDİ

Özgürlükler, demokrasi sorunu olan ülkemizde CHP’nin artık iktidar nöbeti geldi. İşsizlikle, yolsuzlukla mücadelede ve yaşam standartlarını yükseltmede kararlıyız. İktidarımız döneminde asla 4 milyar liralık saraylar yaptırılmayacak. O saray, hâlâ birilerinin gözüne batmıyor mu? Ülkede özgürlükler, demokrasi sorunu var. Rejimle oynamak bir diktatörde bulunuyor. Bu seçimde rejimi oylayacağız. O yüzden, herkese görev düşüyor ve biz tüm seçmenlerin oylarını istiyoruz