'Casusluk'la suçlanan Gürcan'ın ikinci tahliyesine de itiraz
DEVA Partisi kurucu üyesi Metin Gürcan, "casusluk" suçundan yargılandığı davada ikinci kez tahliye edildi.
Ankara 26. Ağır Ceza Mahkemesinde kapalı görülen duruşmaya, tutuklu sanık Gürcan ve avukatı Hüseyin Özarslan katıldı. Mahkemenin talebi üzerine Milli Savunma Bakanlığından gelen evrakın okunmasının ardından sanık Gürcan ve avukatına söz verildi.Sanık ve avukatı, mahkemenin önceki celse verdiği tahliye kararının arkasında durmasını talep etti. Beyanların ardından ara kararını açıklayan mahkeme, Gürcan'ın adli kontrol şartıyla tahliye edilmesini hükmetti.
Savcılık, Gürcan hakkında verilen ikinci tahliye kararına da itiraz etti. Savcılığın itirazı kabul edilirse Gürcan, yeniden tutuklanacak ve cezaevine girecek.
Savcılığın itirazı reddedilirse Gürcan, ikametgahının bulunduğu İstanbul il sınırlarının dışına çıkamayacak.
Ne olmuştu?
DEVA kurucu üyesi Metin Gürcan, Ankara 26. Ağır Ceza Mahkemesinde "casusluk" suçundan yargılandığı davanın 11 Mayıs'taki duruşmasında yurt dışı yasağı adli kontrol hükmü uygulanarak tahliye edilmişti.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, mahkemenin tahliye kararına itiraz etmiş, dosyanın gönderildiği Ankara 27. Ağır Ceza Mahkemesi itirazı kabul ederek Gürcan hakkında yakalama kararı çıkarmıştı.
Gürcan hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, para karşılığında "Türkiye'nin bazı ülkelerde konuşlu askeri birlikleri", "Afrin operasyonu öncesi yaşananlar", "Türkiye'nin Libya ve Suriye'deki etkinliği", "insansız hava araçlarını ihraç etmek isteyen ülkeler", "S-400'lerin konumlandırılması" ile "PKK elebaşlarının konumlarının belirlenmesine yönelik saha çalışmaları" gibi bilgileri yabancı diplomatlara aktardığı öne sürülmüştü.
İddianamede, Gürcan'ın, "devletin güvenliğine ilişkin gizli kalması gereken bilgileri, casusluk maksadıyla zincirleme biçimde açıklama" suçundan müebbet, "devletin gizli kalması gereken bilgilerini, siyasal veya askeri casusluk amacıyla zincirleme biçimde temin etme" suçundan ise 35 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenmişti.