Bülent Arınç'tan Erdoğan'ı protesto eden 9 kişinin tutuklanmasına tepki
Geçtiğimiz günlerde İstanbul'da düzenlenen TRT World Forum 2024 açılışında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşması sırasında 2 kişi Erdoğan'ı 'İsrail ile ticaret' konusunda eleştirmiş ve protesto eden 2 kişi yaka paça bir şekilde salondan dışarıya atılmıştı.
İstanbul Kongre Merkezi'nde düzenlenen TRT World Forum'da salonda bulunan 2 protestocu "Gemiler Gazze'ye bomba taşıyor" sloganı atmış, bunun üzerine Erdoğan'da "Yavrum siyonistlerin burada dili ağzı olma. Aynen siyonistlerin dili ağzı gözü olmak suretiyle burayı provoke etmeye ne kadar çalışırsanız çalışın netice alamazsınız. Dünyadaki siyonistler Tayyip Erdoğan’ın nerede durduğunu çok iyi biliyor. Ama siz hala anlayamamışsınız” karşılığını vermişti.
9 KİŞİ TUTUKLANDI
Protesto yapan iki kişiyle protesto hazırlığında olduğu iddia edilen iki diğer kişi salonda, İsrail'le ticaretin kesilmesi yönünde slogan atan beş kişi de kongre merkezi önünde ekipler tarafından gözaltına alınmıştı. İstanbul'daki Çağlayan Adliyesi'ne getirilen 9 kişi 1 Aralık Pazar günü çıkarıldıkları İstanbul Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği'nde tutuklandı.
Erdoğan'a İsrail protestosunda 9 kişi tutuklandı
BÜLENT ARINÇ'TAN ERDOĞAN'A TUTUKLAMA ELEŞTİRİSİ
AKP'nin kurucularından, eski TBMM Başkanı Bülent Arınç, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı olan Erdoğan'ı İsrail ile ticaret konusu üzerinden eleştirip tutuklanan 9 kişinin tutuklanmasını eleştirdi.
X hesabından eleştiri metni paylaşan Arınç, "Daha önce de birkaç farklı mesele üzerinden ‘düşünceyi açıklama hürriyeti’ kavramı hakkında kanaatlerimi ifade etmiştim. Geçtiğimiz günlerde Sayın Cumhurbaşkanımızın bir programı esnasında gerçekleştirilen protestonun neticesi olarak dokuz gencimizin tutuklanmasını yanlış bulduğumu ifade etmek isterim" ifadelerini kullandı.
Arınç tutuklama kararının doğru olmadığını ve tutuklama yerine pek çok adli kontrol tedbiri olduğunu ifade ederek şu sözleri söyledi:
- Daha önce de birkaç farklı mesele üzerinden ‘düşünceyi açıklama hürriyeti’ kavramı hakkında kanaatlerimi ifade etmiştim.
- Geçtiğimiz günlerde Sayın Cumhurbaşkanımızın bir programı esnasında gerçekleştirilen protestonun neticesi olarak dokuz gencimizin tutuklanmasını yanlış bulduğumu ifade etmek isterim.
- Geçmişte de örnekleri olan bu gibi uygulamalar, toplumsal hafızada olumsuz izler bırakmakta, adalet sistemimize olan güveni sarsmaktadır.
- Söz konusu hadisede tutukluluk halini gerektirecek herhangi bir zorunluluk yoktur. Olayda suç unsuru var dense bile tutukluluk yerine geçecek pek çok adli kontrol tedbiri vardır. Böylesine basit bir olayda tutuklama cihetine gidilmesini ceza adaleti ve sosyolojisi bakımından da uygun görmüyorum.
- Yasal sınırlar içerisinde protestolar olabilir. Devlet aklı, olayları münferit bazlı düşünmekten uzak olmalı ve toplum nezdinde doğuracağı sonuçları hesap ederek hareket etmelidir.
- Sayın Cumhurbaşkanımızın ve hükümetinin Filistin ve Gazze konusundaki yaklaşımı ve İsrail’in siyonist yönetiminin masum insanları katleden alçakça tutumuna karşı gösterdiği tavırların açık ve samimi olduğuna inanıyoruz.
- Türkiye diplomasi, uluslararası hukuk ve insan hakları konusunda her platforma Gazze halkının haklarını savunmaktadır. Ancak farklı düşünenler olabilir. Her zaman bu tür protestolar olağan karşılanmalı ve ceza tehdidi dışarısında kalmalıdır.