Babacan: Türkiye gidemeyenlerin ülkesi haline geldi
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin İl Başkanları Toplantısı'nda konuştu.
Gençlerin umutsuz olduğundan söz eden Babacan iktidarı eleştirerek "Türkiye gidemeyenlerin ülkesi haline geldi maalesef. Biz ne yaptık da bu ülkenin evlatlarını vatanından soğuttuk diye bir sormaları lazım kendine." dedi.
Babacan'ın satırbaşları şöyle oldu:
"Biliyorsunuz, daha önce hiçbir siyasi parti seçim öncesinde böyle detaylı planlar yapmamıştı. Bu açıdan bir ilki gerçekleştiriyoruz. Güçlendirilmiş parlamenter sistem teklifimizin detayları da yakın zamanda açıklanacak. Bu çalışma, güçler ayrılığını kuvvetlendiren bir çalışma olacak.
'Yarın kimse ne olacağını bilmiyor'
Ekonomi derin bir çıkmazda şu anda, iktidar ortakları da sözde modellerden bahsediyor. Ama bunu çözecek kapasiteleri yok. İktidarın şu anki adı otokrattır. Doğru isim verelim. Yarın kimse ne olacağını bilmiyor. Çünkü böyle yönetimler keyfidir. Bakın geçen gün PCR testlerini uçaklarda kaldırdılar, sonra geri getirdiler. Bu kadar önemli bir kararı bir ileri bir geri yapabilir misiniz?
'Türkiye zararlarından sakınılması gereken bir aktör olarak görülüyor'
Dış politika deseniz durum aynı, dış politikaları yok. Diğer ülkelerle ilişkiler şahsileştirilmiş. AİHM'in kararını uygulamıyorum diyebiliyor. Dün darbe destekçisi dediğini bugün havaalanında karşılayıp külliyede ağırlıyor. Türkiye, artık dünyada iş birliği yapılacak bir ülke olarak görülmüyor. Herkes zararlarından sakınılması gereken bir aktör olarak görülüyor.
'Bir gecede arka kapıdan 9 milyar dolar sattılar'
Koskoca ülkenin cumhurbaşkanı Swap'la körfez ülkelerinden para istiyor. Şubat'ta yine gidecek görüşmeye. İşte ülkenin kaynaklarını tüketirseniz kapı kapı dolaşıp para istersiniz. Sadece Aralık'ta MB'nin rezervi 17 milyar dolar daha eksiye indi. Ne uğruna? Sadece Cumhurbaşkanı konuşunca döviz düştü demek için. Döviz kuru düştü diyebilmek için MB'nin arka kapısından dolar satıyorlar. Açıkça söylesenize, şeffaf yapsanıza neden gizli saklı? Böyle gizli saklı işler yapan yönetime güven olmaz. Sadece Aralık'ın 20'sinin akşamında satılan rakam 9 milyar dolar.
'Kötü alışkanlık bir kez kazanıldı mı öyle devam ediyor'
1 Ocak 2019'da akraba bakanın olduğu dönem 130 milyar doları böyle hiç etmişlerdi. İşte kötü alışkanlık bir kez kazanıldı mı öyle devam ediyor. Bir G20 ülkesi böyle yönetilmez. Bir de ekonomide şampiyonlar ligine girdik diyor. Bu açıklama bile bu ülkenin Cumhurbaşkanının gerçeklerden koptuğunu veya gerçekleri yanlış anlatmaya başladığı anlamına geliyor.
İtibar her şeydir ve ancak hukuk devleti olmakla, iyi bir siyasi diyalogla sağlanır. Biz bunu gerçekleştireceğiz. Hep beraber, DEVA kadrolarıyla yapacağız.
'Gençlerin duyulmadığı bir ülkede sorunları çözemezsiniz'
Gencecik çocuklarımız canına kıyıyor, herkes ülkeyi terk etmek istiyor çünkü hepsi umutsuz. Türkiye gidemeyenlerin ülkesi haline geldi maalesef. Biz ne yaptık da bu ülkenin evlatlarını vatanından soğuttuk diye bir sormaları lazım kendine.
Liyakatın yerini sadakatin aldığı bir ülkede ağzınızla kuş tutsanız bir anlamı yok. Peki gençler ne istiyor? Gençler kaliteli bir hayat istiyor, liyakata değer verildiğini görmek istiyor, duyulmak istiyor. Ama gençlerin duyulmadığı bir ülkede bu sorunları çözemezsiniz. Tweet beğenince başımıza ne gelecek diye kaygılar yaşarlarsa olmaz.
'Kadim sorunları çözmeden ekonomi düzelmez'
Tüm bu anlattıklarım Türkiye'deki ekonomik bunalımın en temel sebebidir. Hukuksuzluk, dış ilişkilerdeki tutarsızlık, eğitimdeki eksiklik, hepsi ekonomiyi vuruyor. O yüzden buna kapsayıcı bir çözüm bulunmak zorunda. Siz bu ülkenin kadim sorunlarını çözemezsiniz, Kürt sorununu Alevi meselesini çözemezsiniz ekonomiyi düzeltemezsiniz. Çünkü bunların hepsi demokrasi meselesidir.
'Yönetimimizin ilk 90 dakikasında çözeceğiz'
Yönetimimizin ilk 90 gününde değil, ilk 90 dakikasında yargının talimatla işlemesinin sonunu getireceğiz, medyada ifade özgürlüğünü temin edip liyakattan taviz vermeyeceğiz.
Uluslararası alanda saygınlığımızı kazanıp ülkemizi itibarlı hale getireceğiz. Biz ülkenin en hızlı büyüyen siyasi hareketi olarak, hep beraber Türkiye'yi bir özgürlükler ülkesi yapacağız. "