AYM'den 'Allah belanızı versin' kararı
İstanbul Silivri Cezaevi’ndeki olay Süveyda Yarkın adlı vatandaşın tutuklu babasını bayram nedeniyle ziyareti sırasında yaşandı. Bayram açık görüşü nedeniyle çok sayıda ziyaretçi gelince, arama odasına ikişer kişi alınarak arama yapıldı. Bu sırada Yarkın, arama odası önünde rahatsızlanarak kustu. Görevliler kendisini lavaboya götürdü. Geri döndüğünde yeniden sıraya girmesi istenince Süveyda Yarkın “Allah belanızı versin sizin” diyerek bağırdı.
Bunun üzerine Yarkın’a, kadın infaz koruma memurunun üniformasını çektiği, kurumun düzen ve güvenliğini bozduğu gerekçesiyle 9 ay ziyaret yasağı verildi.
Annesine yerleri paspaslattılar
Yarkın ise ziyaret günü hastalanarak istifra ettiğini, bunun üzerine infaz koruma memurlarının kendisini azarladığını ve bağırdığını söyledi. Yarkın görevlilerin , “Orayı temizlemezseniz görüş yaptırmayız” dediklerini, annesinin peçetelerle ve daha sonra verilen paspasla yerleri temizlediğini, görevlilerin azarlamaları, baskıları ve hasta olması nedeniyle sinirlerinin bozulduğunu, görevli memurla tartıştığını, elinden ziyaretçi fişini almaya çalıştığını, insani olarak sağlık yardımı yapılması gerekirken hırpalandığını belirterek görevlilerden şikayetçi oldu.
Yarkın, babasıyla görüşmesinin engellendiğini, verdiği şikayet dilekçesinin dikkate alınmadığını, İnfaz Kurumu personelinin tek yanlı tuttuğu ve gerçeğe aykırı olan tutanakla cezalandırıldığını, kamera kayıtlarının incelenmediğini, olay yerinde bulunan kişilerin tanıklığına başvurulmadığını da belirterek, “Dokuz aylık görüşme yasağı cezasının orantısız ve manevi sonuçları bakımından çok ağır olduğunu, özel hayata ve aile hayatına saygı hakkının, adil yargılama hakkının ve masumiyet karinesinin ihlal edildiğini” ileri sürdü.
Aile hayatına orantısız müdahale
Dosyayı inceleyen Yüksek Mahkeme, “dokuz ay gibi oldukça uzun olan bir süreyle ziyaret hakkını kullanmaktan men edilmesini açıklayacak ikna edici gerekçeler” gösterilmediğini dikkate aldı. Kararda, “Başvurucu hakkında uygulanan ziyaret hakkının kısıtlanması kararıyla ulaşılabilecek genel yarar ile temel hak ve özgürlüğü sınırlandırılan bireyin kaybı arasında adil bir dengenin sağlanmadığı ve başvurucunun aile hayatına yapılan müdahalenin orantısız olduğu sonucuna varılmıştır” denildi.
Anayasa Mahkemesi, “Aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiğine” sonucuna ulaşırken Süveyda Yarkın’a “manevi zararları karşılığında” 10 bin lira manevi tazminat ödenmesine karar verdi.