Beyin bir sırrını daha ele verdi

Beyin bir sırrını daha ele verdi
Bilim insanları beyinde yeni bir tabaka keşfetti. Yeni tabaka beyin hastalıklarının daha iyi anlaşılmasının ve tedavi edilmesinin önünü açıyor.

Science dergisinde açıklanan son keşif, beyin anatomisinin daha önce bilinmeyen katmanını ortaya çıkardı. Beyinde yeni keşfedilen katman, hem koruyucu bir bariyer görevi yapıyor, hem de bağışıklık hücrelerinin beyni enfeksiyon ve iltihaplanma açısından izlediği bir platform olarak çalışıyor. Bu tabakadaki anormallikler ise MS hastalığını, beyin enfeksiyonlarını ve Alzheimer'ı tetikleyebiliyor ya da kötüleştirebiliyor.

Beyni çevreleyen ve onu beyin-omurilik sıvısı (BOS), beyni ve omuriliği çevreleyerek onları ani darbe veya yaralanmadan koruyan renksiz bir vücut sıvısı. Şimdiye kadar yapılan araştırmalar, beyni ve omuriliği koruyan ve meninksler olarak bilinen üç zar tabakası olduğunu gösteriyordu: Dura, araknoid ve pia mater.

Yeni çalışmada, ABD'deki Rochester Üniversitesi Tıp Merkezi'nden isimlerin de aralarında bulunduğu bilim insanları, araknoid tabakanın altındaki boşluğu biraz daha böldü. Bu boşluk, yeni tanımlanan SLYM (Subarachnoidal Lymphatic-like Membrane/Araknoidaltı Lenfatik benzeri Zar) tabakasıyla iki bölmeye daha ayrılıyor. Araştırmacılar, SLYM'nin mezotelyum adı verilen bir zar türü olduğunu ve akciğerlerle kalp de dahil vücuttaki diğer organları kapladığının bilindiğini söylüyor. Benzer bir zarın merkezi sinir sisteminde var olabileceği fikri, ilk olarak çalışmanın yazarı olan Kopenhag Üniversitesi'nde nöroanatomi profesörü Kjeld Møllgård tarafından soruldu.

Rochester Üniversitesi ve Kopenhag Üniversitesi'ndeki Translasyonel Nörotıp Merkezi'nin eş direktörü Maiken Nedergaard, "Beynin içindeki ve çevresindeki beyin omurilik sıvısı (BOS) akışını ayıran ve kontrol etmeye yardımcı olan yeni bir anatomik yapının keşfi, BOS'un yalnızca beyindeki atıkların taşınması ve uzaklaştırılmasında değil, aynı zamanda bağışıklık savunmasını desteklemede oynadığı sofistike rolü daha iyi anlamamızı sağlıyor" dedi.

Çalışmaya göre sadece bir veya birkaç hücreden oluşan kalınlığıyla SLYM çok ince ve hassas. Bu tip bir zarın genellikle organları çevreleyip koruduğu ve bağışıklık hücrelerini barındırdığı önceki çalışmalarda gösterilmişti. Araştırmacılar bu tabakanın beynin savunması için de önemli olabileceğinden ve beyne ilaç verilmesini etkileyebileceğinden şüpheleniyor.

SLYM'nin keşfi, beyin hastalıklarındaki rolünün daha fazla incelenmesi için kapı açıyor. Örneğin araştırmacılar, iltihaplanma ve yaşlanma sırasında, daha büyük ve daha çeşitli bağışıklık hücresi konsantrasyonlarının zar üzerinde toplandığını belirtiyor. Travmatik beyin hasarı sırasında zar yırtıldığında, BOS akışında ortaya çıkan bozulma glimfatik sistemi bozuyor ve merkezi sinir sistemi dışı bağışıklık hücrelerinin beyne girmesine izin veriyor.

Bu ve benzeri gözlemler, multipl skleroz, merkezi sinir sistemi enfeksiyonları ve Alzheimer gibi çeşitli hastalıkların SLYM işlevindeki anormalliklerle tetiklenebileceğini veya kötüleşebileceğini düşündürüyor. Ayrıca araştırmacılar, ilaçların ve gen terapötiklerinin beyne iletilmesinin SLYM işlevinden etkilenebileceğini ve yeni nesil biyolojik tedaviler geliştirilirken bunun göz önünde bulundurulması gerektiğini öne sürüyorlar.

SLYM, beyin yüzeyinden gözetim yapmak için zarı kullanan kendi bağışıklık hücresi popülasyonuna ev sahipliği yaparak bu hücrelerin, geçiş yapan beyin sıvısındaki enfeksiyon belirtilerini taramasına olanak tanıyor gibi görünüyor.

Bilim insanlarına göre bulgular, SLYM'nin fonksiyonundaki anormalliklerin Multiple Skleroz (MS), merkezi sinir sistemi enfeksiyonları ve Alzheimer gibi hastalıkları tetikleyebileceğine veya kötüleştirebileceğine işaret ediyor.

SLYM, iltihaplanma ve yaşlanma sonucu sayısı artan büyük bir özel hücre popülasyonuna da ev sahipliği yapıyor. Bilim insanları makalelerinde, "Yani bu tabaka, beyin-omurilik sıvısını izlemek için ideal şekilde konumlandırılmış, doğuştan gelen bir bağışıklık mikro ortamını temsil ediyor" yazdı.

Kaynak:halktv.com.tr

Etiketler :