Yıllarca Sürecek Aşk Erkekler Tuvaletinde Başladı... Böyle Olacağını Tahmin Etmemişti!

2002'de Sheema en iyi arkadaşıyla Londra'nın güneyinde yaşıyordu. Bir Ekim günü, spor salonundan sonra bir şeyler içmek için bir arkadaşıyla buluştu. "Bana daha sonra erkek arkadaşı ve onun arkadaşlarından biriyle buluşacağını söyledi ve eğer gelirsem bana da bir şeyler ısmarlayacaklarını söyledi." Hâlâ sporda olan Sheema, bu fikre pek sıcak bakmadı.

Birkaç içkiden sonra, Sheema tuvalete gitmek için izin istedi. “Kadınlar tuvaleti kuyruğu o kadar uzundu ki sonsuza kadar devam ediyordu” diyor. Zaman kazanmak için yan taraftaki erkekler tuvaletine girdi. “Biri geldi ve orada olamayacağımı söyledi. Beni aceleyle dışarı çıkarırken ondan bana kuralları göstermesini istedim.” O sırada Alfred'le karşılaştı. "Bana geldi ve 'Kural yok!' dedi".

“Hemen onun benim tipim olduğunu fark ettim.”

Londra'da yaşayan ve ressam olan Alfred, anında Sheema'ya kapıldı. “Onu hemen sevdim” diyor. Akşamın geri kalanında sohbet ettiler. "Felsefe ve seyahat hakkında konuştuk ve onun becerikliliğinden gerçekten etkilendim" diyor. "Bir akıllı telefonu olduğunu ve onu pizza sipariş etmek için kullandığını hatırlıyorum. Bu 20 yıldan fazla bir süre önceydi, bu yüzden şimdi olduğu kadar kolay değildi!

Sheema, Alfred'in mizah anlayışına ve karizmasına anında ilgi duydu. “Konuşma konusunda çok iyi” diyor. "Gerçekten insanların dikkatini çekiyor." İlişkileri hızla gelişti.

“İlk tanıştığımızda uzun vadeli olmasını beklediğimizi sanmıyorum. Birlikte çok eğlendik ve sonra daha fazlasına dönüştü” diyor.

2005 yılında kısaca ayrıldılar. Alfred, "Evliliğe gerçekten hazır değildik ve öyle ya da böyle gitmesi gerektiğini hissettik," diyor. “Sheema taşındı ama biz sürekli görüşmeye devam ettik. Kısa süre sonra ayrılığın gerçekten işe yaramadığını gördük, bu yüzden evlenmemiz gerektiğine karar verdik. Benim için iyi bir testti çünkü aynı bağa sahip olduğum başka birini bulamayacağımı fark ettim.

Çift, 2007'de Chingford'a taşındı ve ertesi yıl Cape Town'da evlendi. Sheema, "Alfred Arnavutluk'tan ve ben Zimbabwe'liyim, bu yüzden ailelerimizin seyahat etmek zorunda kalacağını biliyorduk" diyor. “Ailemin çoğu artık Güney Afrika'ya taşındı ve Cape Town düğün için güzel bir yer gibi görünüyordu. Birleşik Krallık'taki arkadaşlarımızın hepsi de seyahat etti.”

Çift kısa süre sonra çocuk sahibi olmaya çalıştı, ancak hamile kalmakta zorlandı. Tüp bebek tedavisinden geçtikten sonra 2010'da oğulları Massimo doğdu, ardından 2012'de Xander ve 2014'te Marco geldi. Sheema, "Massimo beyin felciyle doğdu ve Alfie ona bakmak için ilk yıl işini bıraktı" diyor. "Tıbbi yönden gerçekten çok etkilenmiştim ama Alfie gerçekten harikaydı ve beni sakinleştirdi." Oğulları Xander'a daha sonra, aile için başka bir zorluk olan DEHB teşhisi kondu. Sheema, "Onu savunmak için birlikte çalıştık ve o iyi bir yerde," diyor. Alfred şu anda bir inşaat şirketi işletiyor, Sheema ise özel eğitime ihtiyacı olan çocuklarla tam zamanlı gönüllü olmak için reklamcılık işinden ayrıldı.

Alfred, karısını ateşli, tutkulu ve şefkatli olarak tanımlıyor. “Aynı amaç ve hedeflere sahibiz. Yaşlandığımda benimle bir bankta oturacak kişi o.”

Sheema, Alfred'den "asla sıkılmayacağını" söylüyor. "Entelektüel olarak, sizi meşgul eden bir ortağa sahip olmak güzel ve bunca yıldan sonra hala böyle hissediyorum. O da gerçekten iyi bir insan ve bunu bulmak zor olabilir. Oğullarımız için ne kadar harika bir baba olduğunu gördüğümde, bunun gerçekten içimi ısıttığını düşünüyorum."

Kaynak: theguardian.com