SMA'lı bebeğin babası intihar etmişti. Anne olay günü ne konuştuklarını açıkladı
İzmir'in Torbalı ilçesinde yaşayan Hatice-Umut Kardeş'in kızları olan İkbal Kardeş'e 18 günlükken SMA Tip 1 teşhisi konulduğu belirtilmişti. İkbal bebeğin Zolgensma gen tedavisi için valilik onaylı bağış kampanyası başlatılmıştı. İkbal'in tedavisi için gereken 1 milyon 819 bin dolar için sosyal medya aracılığı ile destek arayan Kardeş ailesine vatandaşlardan ve STK'lardan yardım gelmişti. Kampanya sürerken, birkaç gün önce baba Umut Kardeş'in gece kulübünde eğlendiği anlara ait görüntüler sosyal medyada paylaşılmıştı. Görüntüler eleştirilere neden oldu.
"HAKKIM HİÇBİRİNİZE HELAL DEĞİL"
Baba eleştirilerin ardından sosyal medyada "Benim kızım için neler yaptığımı gören gördü. Bu saatten sonra bu dünyada yokum ama hakkım hiçbirinize helal değil" demiş ve bu paylaşımının ardından yakınlarınca Tepeköy Mahallesi'ndeki otomobilinde tabancayla başından vurulmuş halde bulunmuştu. Özel bir hastaneye kaldırılan Kardeş'in hayatını kaybettiği belirtilmişti.
"ACIMIZ ÇOK TAZE"
Olayın ardından açıklamalarda bulunan anne Hatice Kardeş, acısının çok taze olduğunu dile getirdi. 4 ay önce kızı İkbal ile birlikte Adana'daki ailesinin yanına gittiğini belirten Kardeş, "Umut hakkında bir şey konuşmak istemiyorum. Çünkü acımız daha yeni. Eşimi dün ikindi vakti defnettik" ifadelerine yer verdi.
"BENİM ÇOCUĞUM ÖLÜMLE SAVAŞIYOR"
İkbal'in tedavisi için 1 milyon 819 bin dolar gerektiğini kaydeden Kardeş, "Bu durumdan sonra kampanyanın olumsuz etkilenmesinden korkuyorum. Sonuçta benim çocuğum ölümle savaşıyor. Hastalığı var. Onun da bir an önce Dubai'ye gidip, gen tedavisini alması gerekiyor. Valilik onaylı bağış kampanyası devam ediyor" dedi.
"ADANA'YA EŞİMLE KÜSEREK GELMEDİM"
SMA Tip 1 hastası İkbal'in kampanyasında henüz yüzde 32'lik kısmın tamamlandığını söyleyen Kardeş, şubat ayında birinci valilik izninin biteceğini belirtip, "Eşimden ayrı değildim. Adana'ya eşimle küserek gelmedim. Bir tartışmamız olmamıştı. Kız kardeşim 20 gün İzmir'de yanımda kalmıştı. Kız kardeşim dönünce onunla dönmek zorunda kaldım. Çünkü yayın açarken İkbal konuşmama izin vermiyordu. İkbal'e bakacak kimse yok. Evde tek başımaydım. Bu yüzden Adana'ya geldim. Tekrar İzmir'e dönmek istedim ama eşim 'Dönme' dedi" diye konuştu.
"BÜYÜK BİR İHTİMALLE GURURUNA YEDİREMEDİ"
Görüntüleri sosyal medyada gördüğünü ve olay günü eşini görüntüleri sormak için aradığını söyleyen Kardeş, "Umut ile en son olay günü gündüz konuşmuştuk. Ona görüntüleri sordum. 'Kendimde değilim, ne yaptığımı bilmiyorum' dedi. Ondan sonra hiçbir şekilde iletişime geçmedik. Valilik onaylı hesap, bloke hesaptır. Para girişi var ama hiçbir şekilde para çıkışı yok. O paraya hiçbir şekilde erişemeyiz. Kumbaraya atılan paralarla ilgili iddialar var ama kendi gözümle görmedim. Bilmiyorum. Eşim son zamanlarda iyi değildi. Yaşadığımız süreç kolay değil. Hiçbirimizin psikolojisi yerinde değil. Çocuğumuza her baktığımızda son kez bakıyormuş gibi hissediyoruz. Bu çok zor bir duygu. Bu durumda ruhsal sıkıntıların olmaması mümkün değil. Benim de psikolojim darmaduman, altüst olmuş durumda. Ama Umut görüntülerden etkilenip, büyük ihtimal gururuna yediremedi. Kızım yanımda. Acımız büyük. İkbal'in elini bırakmayın. Kampanyamız devam ediyor. Valilik onaylı hesaba erişim yok. Para çıkışı yok. Herkes bunu bilsin. İkbal'in ölüme terk edilmemesi gerekir" dedi.