Kilo Verememenizin Sebebi Bu Olabilir!
Aşırı kilo kişide diyabet, kalp ve koroner samar hastalıkları, erken yaşta hipertansiyon, estetik, psikolojik ve sosyal sorunlar ile kanser riskine yol açabilir. Genetik yatkınlık, diyabet, kalp, bunama gibi kronik hastalıklar ve yaşın ilerlemesi mitokondrilerde fonksiyon bozukluklarına neden olur. Ancak en büyük etken beslenmedir. Şeker, işlenmiş inflamatuar gıdalar enerji fabrikalarımıza aşırı yük getirir ve hasar başlar. Aynı şekilde vücudun kıtlık var gibi algılaması da metabolizmayı yavaşlatır. Yo-yo diyetler, yeterinden az yemek, kalori kısıtlayan diyetler metabolizmanın yavaşlamasına neden olur.
Mitokondrilerimizin fonksiyonlarını optimize etmek için doğru yiyeceklerden yeterli miktarda yemek gerekir. Tarım ilaçları, civa, radyasyon gibi çevresel toksinlerden kaçınmak ve stresle başa çıkmak da önemlidir. Bağırsak mikrobiyotasında kötü bakteriler iyi bakterileri domine ediyorsa bu kötü bakteriler de lipopolisakkarid salgılayarak mitokondrilere zarar verir. Sonuç olarak inflamasyona ve oksidatif strese neden olan her şey mitokondrilerde tahribat yapar.
Metabolizmanızı Yavaşlatan Faktörler
- Mevsim Değişikliği
Mevsimler değiştiğinde, beynimiz insülin direncini artırması için vücudumuza sinyaller gönderiyor. Karaciğerimiz buna bağlı olarak yağ üretimini hızlandırıyor ve böylece yağ dokusu ile diğer dokular kış mevsimine hazırlık olarak yağ depolamaya başlıyor. Vücut yağ depolamasını artırıp kas dokusu paralelinde azalma gösterdiği için de metabolizmamız kış aylarında daha yavaş çalışıyor.
- Düşük kalorili Diyet Uygulamak
Aşırı düşük kalorili diyetler metabolizmayı olumsuz etkileyen etmenlerin başında gelir. Bunun nedeni ise düşük kaloriyle beslenen kişilerde vücudun açlık durumunu fark etmesi ve birçok kimyasal süreçleri enerjiden tasarruf etmek için yavaşlatması. Bu nedenle sağlıksız diyetleri uygulayan kişilerin metabolik hızları uzun vadede olumsuz yönde etkilenebiliyor.
- Hareketsizlik
Vücudumuzdaki kas dokusu ne kadar çok olursa, bazal metabolizmamız da o kadar hızlı oluyor. Bunun nedeni ise kas dokusunun yağ dokusunun aksine metabolik olarak aktif olması, istirahat halinde bile enerji kullanması. Kadınların metabolizmalarının erkeklerden daha yavaş çalışmasının en önemli sebebi, vücuttaki kas miktarının daha az olması. Kadınların vücutlarındaki kas dokusu az, yağ dokusu ise erkeklere göre daha fazla. Kilo verme amacıyla yapılan egzersizlerle artan kas dokusu metabolizma hızını önemli ölçüde yükseltiyor.
Uzmanlar da bu etkisinden dolayı haftada en az 3-4 gün 30 dakikanın üzerine çıkan, kişinin sağlık durumuna uygun egzersizler yapılmasını tavsiye ediyorlar.
- Az Öğünle Beslenmek
Kilo vermek veya kilo almamak için günde sadece bir öğün yemek metabolizmayı yavaşlatıyor. Bu durum metabolizmayla ilgili hormon olan insülinin etkisinden dolayı oluyor. İnsülin, kandaki glikoz seviyeleri arttığında salınıyor. Daha sonra hücrelere enerjiyi bırakıp bırakmayacaklarının sinyalini veriyor, böylece yağ olarak depolanacak miktarı etkiliyor. Bu yüzden mutlaka düzenli saatlerde 3 ana öğünü, porsiyon kontrolü yaparak ve her besin örüntüsünde olacak şekilde düzenleyerek almalısınız. Gerekli durumlarda sağlık durumunuza göre, uygun besinlerle ara öğün eklemeleri yapabilirsiniz.
- Fazla Alkol Tüketimi
Alkol karaciğerde parçalanıp yağ aktarım mekanizmalarını etkiliyor, bu nedenle kan dolaşımında daha fazla yer kazanabiliyor ve daha fazla yağ olarak depolanıyor. Vücutta yağ dokusu arttıkça kas dokusu azalıyor, buna paralel olarak metabolizma yavaşlıyor.
- Hormon Düzensizliği
Ürettiği tiroksin hormonu sayesinde tiroit bezi metabolizmanızın anahtarını oluşturuyor Tiroksin seviyesi metabolik kimyasal reaksiyonların ne kadar hızlı veya yavaş olduğunu belirliyor. Aşırı aktif bir tiroit ile daha fazla kalori yakarsınız, bu nedenle zayıf, sinirli ve çok aktif olma eğilimi gösterirsiniz. Aksine daha yavaş bir tiroit, metabolik hızının çok yavaş olduğunu gösteriyor. Bu da sizin kilolu ve daha yavaş hareket eden bir kişi olmanıza yol açabiliyor.
Metabolizma Hızını Arttırmak İçin yapılacak Yöntemler
- Güne uyanır uyanmaz 1 bardak su içerek başlayın.
- Uyandıktan sonra kahvaltınızı ilk yarım saat içerisinde yapmaya özen gösterin. Bu şekilde metabolizmanız hızlanacaktır.
- Metabolizmayı hızlandırma için, susamasanız bile günde 2-2,5 litreye yakın su tüketin.
- 2,5-3 saatte bir beslenerek, metabolizmanızın düzenli çalışmasını sağlayın.
- Eğer kişinin herhangi bir problemi yoksa, gün içerisinde 2 fincan yeşil çay, 2 fincan kahve içebilir.
- Hamur işleri metabolizmanızı ağırlaştırır, o nedenle tüketmekten kaçının.
- Et, tavuk, balık, yumurta, süt, yoğurt gibi protein ağırlıklı beslenme metabolizmanızı hızlandırır. Ancak protein miktarının günlük gereksiniminize göre ayarlanması çok önemlidir.
- Kışın vücudumuz ısı değişikliğine uyum sağlayabilmek adına harcadığı enerjiyi düşürmektedir. Bu nedenle metabolizmanın canlandırılması için fiziksel aktiviteler artırılmalıdır. Haftanın 2 günü orta tempolu 45 dklık yürüyüşler iyi gelecektir
- Özellikle lifli besinler tercih edilmelidir.
- Zencefil, zerdeçal ve tarçın gibi baharatlar metabolizmanızın hızlanmasına yardımcı olur. Her akşam 1 kase yoğurdun içerisine 1 çay kaşığı bu baharat karışımını ekleyerek tüketebilirsiniz.
- Eğer tiroit ve hipertansiyon hastalığınız yoksa, sabahları aç karnına 1 çay kaşığı tere tohumunu çok az balla karıştırarak tüketebilirsiniz.