İki kişinin akıma kapılarak ölümüne ilişkin 42 sanığın yargılanmasına devam edildi
İzmir 10. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın ikinci duruşması ikinci gün oturumunda, tutuklu sanıklarla bazı tutuksuz sanıklar, müştekiler ve taraf avukatları hazır bulundu. Bazı tutuksuz sanıklar ise SEGBİS aracılığıyla duruşmaya katıldı.
Duruşmada savunma yapan sanıklardan Gdz Elektrik'in taşeron firması yetkilisi Halit Özpelit, Konak ilçesinde bir çalışma yapmadıklarını ve hakkındaki suçlamaları kabul etmediğini belirterek beraatini istedi.
Tanık ifadelerinin dinlendiği duruşmada, bölgede iş yeri bulunan Fatih Ufak, aynı mazgal üzerinde ocak ayında da sorun yaşandığını, yaptıkları ihbarın ardından Gdz Elektrik'i aradığını, sorunu çözdüklerini ifade etti.
İki kişinin akıma kapılması sonrası olaya müdahale edenler arasında yer alan tanık Nurullah Özel ise çizme giyip elindeki sopayla elektrik olup olmadığını anlamaya çalıştığını belirterek, "Sonra bahçe hortumu bağlayıp onları sudan çektim. İnanç Öktemay'ın bedeni sıcaktı, Özge hanımda bir şey yoktu." diye konuştu.
Bölgede daha önce bir kez yanık kokusu aldığını aktaran Özel, "Bölgeden bisikletle geçerken dumanların yükseldiğini görmüştüm." dedi.
Tanıklar dinlendikten sonra Cumhuriyet savcısı, Deniz ile Öktemay'ın, suyun içerisinde ne kadar kaldığı ve elektriğin ne zaman kesildiği sorusunun tek tek sorulmasını istedi.
Bazı tanıklar olaydan 15-20 dakika sonra gelen elektrik personelinin kontrol kalemiyle suyu kontrol ettiğini ve suda elektriğin bulunduğunu söylediğini anlattı.
Duruşmada güvenlik kamerası görüntüleri izlenerek olayın detaylarına ilişkin tanıklara sorular soruldu.
"SİZLERİ VİCDANA DAVET EDİYORUM"
Müştekilere söz verilmesiyle devam eden duruşmada konuşan Özge Ceren Deniz'in babası Ahmet Abi, "Kızım şimdi doktor olup birçok hastayı tedavi edecekti. Kızım bu memleketi çok seviyordu, tek suçu yere basıp ölmek oldu. Herkes 'görmedim', 'duymadım' diyor. Sizleri vicdana davet ediyorum." diye konuştu.
İnanç Öktemay'ın ağabeyi Gökhan Öktemay da kardeşinin topluma faydalı bir insan olduğunu belirterek, "Onun ölmesi babam ve annemi üzdü. Annemin gözünün yaşı halen dinmedi. Bu olayla ilgili ihmali olan herkes yargılansın." dedi.
Cumhuriyet savcısı, verdiği mütalaada tutuklu sanıkların tutukluluğunun devamını, diğer sanıkların da adli kontrol şartının devam etmesini isteyerek, olay yerinde keşif ve yeni bilirkişi incelemesi yapılmasını talep etti.
Ayrıca Gdz Elektrik taşeron firması Demircan A.Ş. yetkilisi Cenan Demircan hakkında da dava açılması ve yargılamaya dahil edilmesi istendi.
Duruşmada verilen aranın ardından bazı sanıklar mütalaaya ilişkin savunma yaptı.
Tutuklu sanık İZSU Kanalizasyon Daire Başkanı Barış Koç, adalete yardım etmek istediğini, sorulan her soruya net ve açık bir şekilde yanıt verdiğini dile getirerek, "Bilmiyorum', 'benim görevim değildir', 'şu kişiye sorun' şeklinde bir beyanım olmadı. Bu da benim iyi niyetimin olduğunu gösteriyor." ifadesini kullandı.
Gdz Elektrik Arıza Onarım Müdürü Ali Külak da olayın yaşandığı hattın 2015 yılından 2024 yılına kadar sorunsuz çalıştığını öne sürerek, "Kaldı ki sorunsuz çalışmamış olsa bile müdahale etmediği bir konuda, sadece arıza onarım müdürü olduğum için yargılanıyorum. Bir sorumluluğum yok. Yapmam gerekirken yapmadığım bir iş ya da bana bildirilen bir sorun veya arıza söz konusu değildir." şeklinde konuştu.
Eski İZSU Genel Müdürü Ali Hıdır Köseoğlu ise SEGBİS'le yaptığı savunmasında, yurt dışı yasağının kaldırılarak duruşmalardan muaf tutulmayı talep etti.
Duruşma yarına ertelendi.
OLAY VE SORUŞTURMA SÜRECİ
İzmir'in Konak ilçesi Alsancak semtinde 12 Temmuz'da sağanakta yolun karşısına geçmeye çalışırken su birikintisine basıp akıma kapılan Özge Ceren Deniz (23) ile onu kurtarmaya çalışan İnanç Öktemay (44) yaşamını yitirmişti.
Bilirkişi raporunda su birikintisi yakınındaki mazgalda Gdz Elektrik firmasının kabloları yeterli derinliğe gömmediği, İZSU'nun da mazgal yapımı sırasında kabloları yüzeye yaklaştırdığı ve iki kurum arasında yeterli koordinasyonun bulunmamasının olayın yaşanmasında etkili olduğu aktarılmıştı.
Soruşturma kapsamında ilk etapta haklarında gözaltı kararı verilen 48 şüpheli yakalanmış, bunlardan 13'ü tutuklanmış, 6'sının dosyası ayrılmıştı.
İddianamede 42 sanığın "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma" suçundan 22,5'ar yıla kadar hapsi isteniyor.
İzmir 10. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanan sanıkların, tamamının savunmaları ikinci celse itibariyle alınmış oldu.