Bunları asla lavaboya atmayın
Kil bazlı yüz maskeleri
Kil bazlı maskeleri asla lavaboda durulamayın. Kil parçacıkları boruların üzerine yerleşerek sert ve temizlenmesi zor tortular oluşturur. Zamanla bu, drenajın o kadar tıkanmasına yol açar ki, yalnızca sifon ve boruların tamamen değiştirilmesi lavabonuzu kurtarabilir. Yüz maskesini suyla durulamadan önce çoğunu pamuklu bir bezle çıkarın; daha sonra çöpe atmanız gerekir.
Sıvı ve katı yağlar
Bu iki ürün aynı zamanda yağ bazlı kozmetikleri de içerir. Yağlar sifonun duvarlarında birikir ve ılık su bile onları yıkamaz.
Saç
Tahliye deliklerine henüz örgü filtre takmadıysanız bunu hemen yapın. Kanalizasyona girdikten sonra saçlar karışır ve drenaj borularından geçmesi son derece zor olan kümeler oluşturur. Bunun sonucunda duvarlarında sabun ve kir birikmekte ve bu da kaçınılmaz olarak kanalın tıkanmasına yol açmaktadır.
Boya kalıntıları
Boya kalıntılarını gidere dökmeyin. Bu çevre için tehlikelidir.
Kahve telvesi
Kahve telvesi kumla karşılaştırılabilir. Parçacıkları sifonun ve boruların duvarlarına yerleşir ve bunların uzaklaştırılması neredeyse imkansızdır.
Yemek artıkları
Artan yiyeceklerin lavaboya atılmaması gerektiği açıktır ancak birçok ev hanımı bazı nedenlerden dolayı bu kuralı göz ardı etmektedir. Bulaşıkları yıkamadan önce yemek artıklarından temizlemeye çalışın. Bu özellikle tahıllar ve un için geçerlidir. Bu gıdalar suyla karıştırıldığında şişer. Hacmini en çok un ve pirinç artırır.
Aynı kural bulaşık makineleri için de geçerlidir. Üreticilerin modern deterjanların yiyecek kalıntılarını çözebileceğine dair güvence vermesine rağmen durum böyle değil; çoğu durumda yiyecek kalıntıları filtrelerin tıkanmasına ve cihazın hasar görmesine neden olur.