İsmail Saymaz'dan 'Casusluk soruşturmasına' kritik 'Veri sızıntısı' hatırlatması

İmamoğlu hakkında başlatılan casusluk soruşturmasının 'veri sızıntısı' olduğu iddiası ile başlatıldı. Halktv.com.tr İsmail Saymaz, Telegram gruplarında vatandaşın e-devlet bilgilerinin 'satıldığını' hatırlattı.

200 günü aşkın süredir tutuklu bulunan İBB Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu hakkında yeni bir soruşturma başlatıldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İmamoğlu’nun “çıkar amaçlı suç örgütü kurmakla” birlikte “casusluk” faaliyeti yürüttüğü iddiasını ortaya attı.

Soruşturma kapsamında, “İstanbul Senin” uygulaması üzerinden vatandaşların kişisel bilgilerinin iki yabancı ülkeye satıldığı öne sürüldü. Bu iddia üzerine İmamoğlu’nun danışmanı Necati Özkan ve 2019 yerel seçimlerinde birlikte çalıştığı ileri sürülen Hüseyin Gün’ün de ifadeleri alınacak. Gün’ün casusluk faaliyeti yürüttüğü iddia edildi.

TELE1'E POLİS BASKINI

Soruşturma kapsamında Gazeteci Merdan Yanardağ da gözaltına alındı. Sabah saatlerinde Terörle Mücadele Ekipleri, Tele1’e baskın düzenledi.

Halk TV’de Ebru Baki'nin sunduğu Para Siyaset programında konuyu değerlendiren gazeteci İsmail Saymaz, suçlamalara dikkat çekip Türkiye'de ayyuka çıkan ve artık iktidar medyasının bile kabul etmek zorunda kaldığı 'veri sızıntısı'nı hatırlattı.

Saymaz, seçmen profili analizinin nasıl bir istihbari olabileceğini sorgulayan Saymaz, YSK'nın internet sitesinde halihazırda olduğunu belirten Saymaz şu açıklamalarda bulundu:

"BENİM KİMLİK BİLGİLERİM TELEGRAM GRUPLARINDA"

  • “Ben Yüksek Seçim Kurulu’nun sitesine giriyorum. 1960 yılından bu yana seçimler hakkında istatistikleri öğrenebiliyorum. Yani Türkiye’de seçmen profilleri, yani seçmenlerin gizli bilgilerini ne olabilir? Ne olabilir? Ya bilmiyorum, vatandaşlık bilgileriyle aynı olmalı yani.
  • Kimlik bilgileri zaten internete düşmüş durumda. Yani benim telefonumu ve kimlik bilgilerimi ve soyağacımı Telegram gruplarında satıyorlar. Bunlarla ilgili soruşturmalar da yürütülüyor zaten, dönem dönem açılıyor. Yani o nedenle, yani vatandaşlık bilgilerinden ne kadar farklı olabilir ki seçmen bilgileri?”
  • Yine dediğim üzere seçmen profili çıkarmak yani seçmen profili çıkarmak, yani çok zor böyle istihbarî bir bilgiye de dayanıyor değildir diye düşünüyorum. Yani onun için Türkiye’de bir araştırma şirketine gidip işte şu seçimin seçmen profilini çıkarmasını istediğinizde bunu uygun bir paraya alabilirsiniz.”
  • Önümüzdeki günlerde biz Hüseyin Gün’ün kim olduğunu, Hüseyin Gün ile Necati Özkan arasında varsa bir bağlantı bunun ne olduğunu, Merdan Yanardağ’ın da burayla nasıl ilişkilendirildiğini nasıl anlayacağız.”

"MERDAN YANARADAĞ EN ZOR DÖNEMLERDE TÜRKİYE'DEN AYRILMADI"

İsmail Saymaz, Merdan Yanardağ hakkında yöneltilen suçlamaları da değerlendirdi:

  • “Bir de yani Merdan Yanardağ sosyalist bir gazeteci. Böyle ömrünün çok uzun zamanını cezaevlerinde geçirdi. 12 Eylül’den sonra çok uzun zaman yattı. Ergenekon sürecinde yattı. Sonra yine işte yakın bir zamanda, bir-iki sene önce gene bir daha cezaevine girdi.
  • Yani Türkiye’de en zor dönemlerde Türkiye’den ayrılmadı. Kaldı burada. Cezaevine şu günlerde de zaten yani, mesela önceki gün internette kendi özel hayatına ilişkin bazı bilgiler paylaşıldı, görüntüler paylaşıldı.
  • Yani Merdan Yanardağ öyle yani Merdan Yanardağ geçmişte, işte yasa dışı örgüt üyeliği, o örgüt adına eylem yapmak ya da işte komünizm faaliyeti, Ergenekon gibi benzeri suçlar yöneltilmiştir. Bunlardan yargılandı. O da çıkmıştı. Kendisini savundu. Ceza aldı, aklandı, çıktı. Fakat bu güne kadar Merdan Yanardağ’ın öyle casusluk suçuyla itham edildiğini hiç duymadım.
  • Böyle karakterde de biri değil zaten. Bildiğim kadarıyla yakın zamanda da Çin’deydi zaten, geri döndü. Yani bir basın gezisine gitti, geri döndü. Öyle kaçacak, göçecek bir kişi değil anladığım kadarıyla.”

İBRAHİM KAHVECİ ERGENEKON GÜNLERİNİ HATIRLATTI

Gazeteci İbrahim Kahveci de programda şunları ifade etti:

  • "Biraz anlamaya çalışıyoruz. Sadece açıklamadan ve iddialardan. Yani demek istediğim savcılığın açıklaması Poyrazköy’de silah bulundu 10 yıl önce gömülmüş ama silahların sarıldığı gazeteler dünkü gazeteler. Böyle bir şeyle karşı karşıyayız şu anda. Yani 10 yıl önce gömülmüş silahlar dünkü gazetelerle gömülmüş ama 10 yıl önce gömülmüş, şimdi silahları bulduk, operasyonlar devam edecek. "

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan açıklama da şu şekilde:

BASIN NOTU-OPERASYON1

Cumhuriyet Başsavcılığımız Terör Suçları Soruşturma Bürosunca yürütülmekte olan soruşturma kapsamında;

04/07/2025 tarihinde Casusluk suçundan tutuklanan ve yabancı ülkeler lehine ajanlık faaliyetlerinde bulunduğu, görüşmelerini gizliliğe riayet etmek amacıyla kriptolu telefonlar üzerinden gerçekleştirdiği, farklı ülkelerde gerçekleşen iç karışıklıkları finanse ettiği tespit edilen şüpheli Hüseyin GÜN’ e ait dijital materyaller (kriptolu telefon ve el yazısı doküman) incelendiğinde; sivil şahısların ya da şirketlerin temin etmesinin mümkün olmayacağı askeri mühimmat ve silahlara ait fotoğraflara ve İsrail Ülkesinde Askeri yada Siyasi alanda faaliyet gösterdiği anlaşılan İsrail vatandaşlarına ait pasaport fotoğraflarına rastlandığı, FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü kapsamında adli işlem tesis edilen şahıslar ve bu şahıslar haricinde PKK/KCK Silahlı Terör Örgütü kapsamında adli işlem tesis edilen şahısların GSM hatları ile iletişim irtibatları bulunmuş ve farklı ülke konsolosluk görevlileri ile çok sayıda iletişim irtibatı tespit edilmiştir.

Yine şüpheli hakkındaki MASAK incelemesi neticesinde; halihazırda herhangi bir ticari işletmesi bulunmamasına rağmen yüklü miktarda yurtiçi yurtdışı para transferlerinin bulunduğu, hesaplarında 85 (seksenbeş) Milyon Türk Lirası tutarındaki paranın nakit olarak çekiminin gerçekleştirildiği ve bu tutarın kullanımına ilişkin herhangi bir alım-satım kaydına rastlanılmadığı tespit edilmiş,
El yazısı defter ve belgelerin incelenmesi neticesinde ise şüpheliye ait olduğu anlaşılan belgeler içerisinde farklı ülkelerde gerçekleşen Darbe Girişimi/İç karışıklık olayları ile alakalı hususlardan bahsedildiği, Ülkemiz geneli görüşmüş olduğu şahıs veya kurumları günlük olarak not aldığı, yabancı bir ülke lehine faaliyet gösterdiği anlaşılan İstihbarat elemanları yada siyasi faaliyetlerde bulunan şahıslara ülkemiz geneli konularda bilgi aktarımında bulunduğu yönünde içeriklerin ve FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü üst yönetim kadrosunda bulunan ve İngiltere imamı olarak nitelendirilen Mustafa ÖZCAN isimli şahıs ile yüzyüze görüşme gerçekleştirdiği, bu kişiden öneriler aldığına dair notların bulunduğu, Ortadoğu Ülkeleri, Afrika Ülkeleri ve Ülkemiz ile alakalı konularda toplamış olduğu bilgileri istihbari faaliyet gösterdiği tespit edilen yabancı bir ülkeye mensup şahıslara aktardığı şeklinde tespitlerin bulunduğu,
Şüpheli Hüseyin GÜN’ ün ticari kimliğini ön planda göstererek, başkaca ülke menfaatleri doğrultusunda ülkemiz ve başkaca ülkelerde faaliyet gösterdiği anlaşılmıştır.

Şüphelinin irtibatları incelendiğinde bir çok yabancı ülke istihbarat görevlisiyle irtibatının bulunduğu, dikkat çekici olarak yabancı bir ülkenin istihbarat görevlisi şahısla FETÖ mensupları kullanılan ByLock Talk and Chat programı benzeri dışarıdan erişilemeyip üst düzey gizliliğe sahip kriptografik haberleşme programlarından olan “Wickr” programı üzerinden yaptığı yazışmalarda yabancı ülke istihbarat görevlisinin şüpheliye ülkemizde önceden görev yapmış iki bakanımızın da aralarında bulunduğu bir grubun uzaktan ve gizli çekilmiş bir resmini gönderildiği,

Yine Şüphelinin aynı kriptografik haberleşme programı üzerinden Ekrem İmamoğlu çıkar amaçlı suç örgütü yöneticilerinden olan şüpheli Necati ÖZKAN isimli şahısla özet olarak “dijital istihbarat toplama, İmamoğlu için gerçekleştirilen çalışmalarda dikkat edilmesi gereken hususlar, 70.000 gönüllünün acil aktive edilmesi gerektiği, Murat Ongun’un cep telefonu uzaktan erişimli dinlemeye izin verebilecek casus yazılım ile enfekte olduğunu bu nedenle Murat’ın Ekrem Bey ile yapılacak hassas özel kampanya toplantılarına telefonunu götürmemesinin çok önemli olduğu” bu şeklinde Necati Özkan’a talimat verir vasıfta görüşmelerin tespit edildiği, şüpheli Hüseyin Gün’ün Ekrem İmamoğlu çıkar amaçlı suç örgütü yöneticilerinden şüpheli Necati Özkan’ın hiyerarşik olarak üstünde suç örgütü içerisinde yönetici olarak faaliyet gösterdiği,

Ekrem İMAMOĞLU suç örgütünün asıl amacının maddi menfaat elde ederek örgüt lideri Ekrem İMAMOĞLU’ nun Cumhurbaşkanlığı adaylığı için fon oluşturmak olduğu, Suç Örgütü yöneticilerinden şüpheli Hüseyin GÜN’ ün şüpheli Necati ÖZKAN ile örgütün bu amacı doğrultusunda 2019 Yerel Seçim Kampanyasında işbirliği yapmak ve özellikle seçmenlere ait gizli bilgilerin sızdırılması suretiyle bu amaç doğrultusunda eylemde bulundukları, seçim bölgelerine ilişkin analiz yaparak seçmen profili çıkardıkları ve strateji belirledikleri, bu çalışmayı gerçekleştirirken de seçmenlere ait bilgilerin yabancı istihbarat servisleri ile paylaşıldığı ve eylemin casusluk faaliyeti kapsamında olduğu, ayrıca şüpheli Hüseyin Gün’ün suç örgütünün kurucusu diğer şüphelilerden Ekrem İmamoğlu’yla irtibatı ve ortak buluşmalarının bulunduğu anlaşılmıştır.

Yine soruşturma kapsamında elde olunan delilere göre medya mensubu şüpheli Merdan YANARDAĞ’ ın Ekrem İmamoğlu çıkar amaçlı Suç Örgütü yöneticilerinden şüpheli Hüseyin GÜN ile casusluk faaliyetlerine ilişkin çok sayıda irtibat ve yazışmasının tespit edildiği, tanık beyanı ile de doğrulandığı üzere şüpheli Merdan YANARDAĞ’ ın şüpheli Hüseyin GÜN’ den menfaat temin etmek suretiyle seçim sürecinin basın ayağını organize ettiği ve 2019 yerel seçimlerinde yabancı istihbarat servisleri ile iştirak halinde seçimlerin manipüle edilmesi noktasında faaliyette bulunduğu ve bu şekilde Casusluk suçunu işlediği anlaşılmıştır.

Yukarıda açıklanan hususlar doğrultusunda;

Başka suçtan tutuklu şüpheliler Ekrem İMAMOĞLU ve Necati ÖZKAN isimli şahısların üzerlerine atılı iş bu soruşturma kapsamında Casusluk suçlarından sorgulanmak üzere bulundukları Ceza İnfaz Kurumundan temin edilerek Cumhuriyet Başsavcılığımızda hazır edilmeleri için müzekkere yazılmış,

Şüpheli Merdan YANARDAĞ ise üzerine atılı Casusluk suçundan bugün yakalanarak gözaltına alınmış, şüphelinin ikamet ve işyerinde arama işlemi yapılmıştır.

Soruşturma kapsamında önceden 04/07/2025 tarihinde Casusluk suçundan tutuklanan şüpheli Hüseyin GÜN ise işlemleri yapılmak ve elde olunan yeni delillere göre üzerine atılı Suç Örgütü Yöneticisi Olmak suçundan sorgulanmak üzere Sulh Ceza Hakimliği kararıyla Ceza İnfaz Kurumundan temin edilerek İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne teslim edilecektir.

Cumhuriyet Başsavcılığımızca soruşturma, Milli İstihbarat Teşkilatımız ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü ile iş birliği içerisinde kararlılıkla ve genişletilerek sürdürülecektir.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.