İsmail Saymaz: Kılıçdaroğlu CHP'nin başına dönmek istiyor
Gazeteci İsmail Saymaz, Halk TV'de İsmail Küçükkaya ile Yeni Bir Sabah programında CHP Kurultayı'nda şaibe iddialarıyla ilgili yürütülen soruşturmayı değerlendirdi. Saymaz, süreci "derenin taşıyla derenin kuşunu vurma operasyonu" olarak nitelendirdi.
Halktv.com.tr Yazarı İsmail Saymaz'a göre, kurultayda şaibe olduğu iddiaları, daha ilk kongre sürecinde bazı Kılıçdaroğlu destekçileri tarafından sosyal medyada dillendirilmeye başlandı.
Kurultayın, Kılıçdaroğlu'nun genel başkanlığı döneminde seçilen delegelerle yapıldığını hatırlatan Saymaz, ikinci turda da farkın açılarak Özgür Özel'in kazandığını vurguladı.
"KILIÇDAROĞLU CHP'NİN BAŞINA DÖNMEYİ İSTİYOR"
Saymaz, iddiaların kaynağının Kılıçdaroğlu'na yakın çevreler olduğunu ve bu çevrenin 4-5 Kasım kurultayının sonucunu kabullenemediğini söyledi. Saymaz, "Kılıçdaroğlu CHP'nin başına dönmeyi tereddütsüz istiyor. Hançerlendiğini, arkadan vurulduğunu düşünüyor. Kılıçdaroğlu, kendisine bir iade-i itibar verilmesi gerektiğine inanıyor" dedi.
İsmail Saymaz: İmamoğlu bunu desin tüm davalardan beraat eder
"1 NİSAN'DA GÖRÜŞECEĞİZ" DİYORLARDI
Kılıçdaroğlu taraftarlarının 31 Mart yerel seçimlerinde CHP'nin başarısızlığı için beklenti içinde olduklarını ifade eden Saymaz, "1 Nisan'da görüşeceğiz" söylemlerinin bu stratejiyi yansıttığını belirtti.
"İMAMOĞLU KAYBETSİN ÜSTLERİNİ BAŞLARINI PARÇALADILAR"
Kılıçdaroğlu'nun geri dönüş için çeşitli planlar yaptığını söyleyen Saymaz, 31 Mart seçimleri öncesi İmamoğlu'nun kaybetmesi için bazı çevrelerin "üstlerini başlarını parçaladığını" söyledi.
Seçim başarısızlığı beklentisinin boşa çıktığını ve CHP'nin birinci parti olduğunu hatırlatan Saymaz, bu kez de başarının Kılıçdaroğlu'na mal edilmeye çalışıldığını hatırlattı. Saymaz, "Zaten bu başarının mimarı Kılıçdaroğlu demeye başladılar" ifadelerini kullandı.
Saymaz, "Parti içi muhalefet, bildiriler ve şaibe iddialarıyla kurultay sürecini yeniden başlatma çabasında" dedi.
Saymaz, mevcut delegelerin önemli kısmının Kılıçdaroğlu döneminde belirlendiğine dikkat çekerek, 250-300 delegeyle kurultay için yeterli desteğin toplanamadığını belirtti. "Partiyi kurultaya götüremeyenler, şaibe iddialarını kullanarak partiyi tartışmaya çekmeye çalışıyor" dedi.
Geri dönmek istiyor açıkça. Şimdi bunun için belli aşamalarda hareket planları belirlediler. Örneğin ne? 1 Nisan'da olası bir başarısızlığa yatırım yapıldı.
31 Mart'ta olası bir başarısızlığa yatırım yapıldı.
Yani mesela onun, onun çevresindekilerin, önemli bir, bugün bu kampanyayı yürütenler, 31 Mart'tan önce Ekrem İmamoğlu İstanbul'da kaybetsin diye üstlerini başlarını parçaladılar.
Ekrem İmamoğlu İstanbul'da kaybetmesi, CHP'nin olası bir başarısızlıkla karşı karşıya kalmasını temenni eder vaziyetteydiler. Buradan da hep, hep şey vardı. "1 Nisan'da görüşeceğiz, 1 Nisan'da görüşeceğiz." söylemi vardı.
Bu şu demek: 1 Nisan'da siz başarısız olacaksınız, parti kurultaya gidecek ve biz geri geleceğiz. Olmadı, başarıya uğradı. Bunu başarı, başarı elde etti. Türkiye'nin ve CHP Kılıçdaroğlu'suz girdiği ilk seçimde birinci oldu.
Sonra ne oldu? Bu kez 31 Mart'ta CHP'nin başarısızlığı üzerine yatırım yapanlar, bu kez 1 Nisan'dan itibaren, "Zaten bu başarının mimarı Kılıçdaroğlu." demeye başladılar.
Şimdi aynı delege, delege aynı delege, üye aynı üye. Kılıçdaroğlu grubu şimdi delege toplayamadığı için, 250-300 civarında ancak bir delege toplayabiliyorlar, partiyi kurultaya götüremiyorlar. Bunun yerine ne yapıyorlar?
Çeşitli aydın, gazeteci ve yazarlara, işte "Demokrasi, antidemokratik meseleleri protesto ediyoruz." adı altında, onlara bildiri imzalatarak parti içi kavgalara çekmeye çalışıyorlar. Yetmiyor. Efendime söyleyeyim, şimdi olduğu gibi Cumhuriyet Halk Partisi'ni işte, şaibe, şaibeli bir kurultaydan geçtiğini iddia ederek partiyi kurultaya taşımaya çalışıyorlar.
