İsmail Küçükkaya
Yapay Gündem
İktidar neyin konuşulmasını ister?
Yolunda giden işlerin.
Konuşulmasını istemedikleri nedir?
Geniş kesimlerin canını yakan konular.
Mesela ekonomi. Yoksulluk, geçim derdi, emekliler, eğitimdeki sorunlar, sağlık sistemindeki aksamalar… Konuşulmasın.
Peki medyanın gündeminde ne var?
Boş tartışmalar, içi boş polemikler, işe yaramaz söz kavgaları.
Bizim iktidarın en büyük mahareti medya mühendisliğidir. 22 yıldaki asıl operasyonunu medyayı dönüştürerek yapmıştır. İşe de ordan başlamıştır. Muhalefet bunu göremediği, önleyemediği, tersine çeviremediği ve de yapay gündem tuzağını bozamadığı için onca seçim kaybetmiştir. İktidarın korkusu daima ekonominin konuşulması olmuştur.
İşte son dönemdeki değişim bunu kırmakla mümkün oluyor. Ana muhalefet yönetim ve kadro değişimine gidince yerel seçimde kazanmanın yolunu açtı. Eylemlilik buna eklenince belediye seçimini CHP kazandı.
Bu bize bir şey hatırlatır…
İdeal sistemin nasıl çalıştığını.
HALK KONUŞUR. Derdini dile getirir. Mesela tarım sektörü, mesela emekliler. Muhalefet mitingler düzenler. Halkın sesini duyar; duyurur. Medya kitlesel eyleme seyirci kalamaz. O zaman iktidar da ‘duymak, görmek ve bir şey yapmak' zorunda kalır. KAMUOYU BASKISI BUDUR.
İktidar bilecek ki; hata yaparsa arkada bekleyen etkili bir alternatif var. Üstelik sırtını milyonlara dayamış. İşte bu bilinç hatadan korur. Yine de yanlışta ısrar ederse iktidar değişir.
AK Parti, çok uzun yıllar yapay gündemlerle toplumu oyaladı. Medya mühendisliği ve muhalefetin etkisizliği sayesinde tıkır tıkır işini yürüttü. Ama son zamanlarda rahatı kaçtı. Bunda özellikle muhalefetin tutum değişikliği etkili oldu. EKONOMİ KONUŞULUR OLDU. Geçim koşulları gündem oldu. Emeklinin sesi duyuldu.
Özgür Özel’in iktidarla müzakere etmesinde hiç sorun yok. Mesele mücadeleyi bırakmamasında. Yapay gündem tuzağına düşmemesi. Yeni anayasa işte böyle bir tuzak. Hatta sokak hayvanları tartışması da öyle. Toplumu oyalamak istiyorlar. “Uyutmak” istedikleri milyonlar var. Özgür Özel AK Parti ile görüşsün. Ama somut kazanımlar elde etmeli. 28 Şubat emekli askerleri böyle oldu. Kavala/ Gezi konusu da böyle sonuçlanmalı. Yoksa iktidarın ‘oyalama tuzağı’ işe yaramış olur. Elbette görüşülsün ama muhakkak netice alınarak yola devam edilsin. İktidarın da ‘bu normalleşme gündemi’ni sürdürmek için Özgür Özel’in elini güçlendirecek adımlar atması gerek. Aksi halde ağır baskı altındaki Özel bu temasları sürdüremeyebilir. Haziranın ilk haftasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın CHP’ye yapacağı iade-i ziyaret bunun için nefis bir fırsat.