Ülkem insanının en az yarısı mutsuz. Gençlerimizin büyük çoğunluğu geleceğinden umutsuz. Yarınımızın teminatı olan gençlerimiz çareyi yurt dışına gitmekte arıyor. Halkın gündemi ekonomi; geçim. Herkes bunu konuşuyor. Hayat pahalı. Gıdaya erişimde sorun yaşanıyor. Barınma krizi cabası. Tablo maalesef iç açıcı değil. İktidar yoruldu; sihrini, cazibesini kaybetti. Ve fakat muhalefet de ne yazık ki; etkili bir alternatif haline gelemedi. Muhalefet HALKIN GÜNDEMİNİ SİYASETİN ANA KONUSU HALİNE GETİREMEDİ.
Şimdi önümüzde seçim var. Tam 41 gün sonra kentlerimizi, beldelerimizi yönetecek isimleri seçeceğiz. Sonra 2028’e dek seçim yok. Sandıksız 4 yıl. EKONOMİDE ACI REÇETE DÖNEMİ başlayacak. Vergi artışı, yüksek zamlar, işsizlik… Amaç tüketimi kısmak ve ekonomiyi soğutmak. Böylece uzun vadede enflasyonu düşürmeyi planlıyorlar. Ekonomi yönetimi bu süreci 2 yıl olarak öngörüyor. 2026’dan itibaren makro dengelerin oturacağını hesaplıyorlar. Erdoğan’a da ‘Böylelikle 2028 seçimlerine ekonomide sağlam ve siyaseten çok güçlü gireriz’ bilgisi veriyorlar.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dünkü CHP seçmenine dönük ‘kimse alternatifsiz değil’ diyerek yaptığı çağrıyı, açık daveti gördünüz mü? Ne kadar da hazin değil mi? CHP yönetimi açısından ne kadar dramatik…
Acaba muhalefet neyi planlıyor?
Nasıl bir hesaplama yapıyorlar?
Nasıl bir strateji izliyorlar?
2028’i kazanmanın yolu 31 Mart yerel seçimlerinden geçiyor olabilir mi?
Siyaset kulislerinde konuşulduğu için öncelikle bir konuyu netleştirelim:
YEREL SEÇİM HİÇBİR ŞEKİLDE ERKEN SEÇİM ÜRETMEZ. Üretemez. Bunu geçelim. Ama siyaset alt-üst olabilir. Bazı politikacılar tasfiye olabilir, olacaktır.
Öyle ama peki 2028 yolunda ülkenin ihtiyacı nasıl bir siyaset? Nasıl kadrolar? Nasıl bir vizyon?
En başta söylediğimiz o umutsuzluğu kim kıracak? Gençlere gelecek umudunu kim aşılayacak? Ülkeye heyecanını, halka coşkusunu ve neşesini kim/ kimler kazandıracak?
Yani ÜLKENİN İHTİYACI NEDİR?
İşte bunları konuşmak zorundayız. Sorunları tartışıp, çözüm önerilerini bulmak mecburiyetindeyiz. Acaba bu seçimden yıldız isimler çıkacak mı? Parlak adaylar? Geleceğin lideri olmaya namzet başkanlar?
22 yıllık yorgun iktidarın ömrü gerçekten 26 yıla ulaşacak da sonra 30 yıla mı uzanacak? Sahi mi?
Muhalefetin silikliği o kadar kişiyi etkiliyor ki...
Can Atalay mitingi yapılacaktı mesela, ne oldu?
Şahsen yerel seçim dönemini bu gözle dikkatle takip ediyorum. BİR DÖNEMİN SONUNA GELİRKEN yeni sürecin aktörleri kim olacak onları görmeye çalışıyorum. Küçük hesaplar, küçük oyun kuranlara değil, ufuk açıcı büyük strateji kuranlar var mı ona bakıyorum. Kimlerin kaybedeceğini görüyorum. Bilmediğim, kimlerin kazanacağı?
