Seçim gecesi “ıslak imzalı tutanakların açıklanmasında gecikme” tartışması yaşandığı dakikalarda Halk TV yayınındaydım.

Bu tartışmalı süreç, seçim sonuçlarının resmi olmayan kesin sonuçları açıklandığında CHP’de istifaya yol açtı.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel, partide 2018'den beri sürdürdüğü görevinden ayrıldığını şu mesajla ilan etti:

"13. cumhurbaşkanı adayımız ve birlikte yürümekten onur duyduğum Genel Başkanımız sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun seçim sürecine zarar vermemek adına 2018 yılından bu yana sürdürmekte olduğum, Cumhuriyet Halk Partisi bilgi ve iletişim teknolojilerinden sorumlu genel başkan yardımcılığı görevimden, kamuoyunda oluşan olumsuz kanaat nedeniyle, seçim akşamı sistemlerimiz çalışmasına ve hiçbir teknik aksaklık yaşanmamasına rağmen ayrılıyorum."

Adıgüzel, AKP iktidarında görülmeyen “istifa” mekanizmasını çalıştırarak, sorumluluğu üzerine alıp örnek bir tavır sergiledi.

O bir yana…

Peki gerçekten sandıklardan ıslak imzalı tutanaklar zamanında CHP genel merkezine ulaşabilmiş miydi?

CHP Genel Merkezi’nde gece boyunca internet sistemi 4 kez kesintiye uğruyor. Bu bilgiyi bizzat CHP Genel Merkezi’nden seçimi izleyen gazeteci Özlem Gürses’den aldım.

CHP’de kimi sandık görevlileri ve seçim güvenliğinden sorumlu CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı’nın Adıgüzel’in görevinden ayrılmasına tepkili olduğu konuşuluyor.

Seçimlere 14 gün kala sistemi baştan sona çalışan Adıgüzel’in yokluğunun yaratacağı boşluğu doldurmak için acilen yeni bir ekip kurulması gerekliliği ile karşılaştılar.

CHP 2. tur ekranı denetimini, İstanbul BB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’na emanet ediyor.

İstanbul’da Suriyeli seçmenler, AKP’nin rant dağıttığı 25 yıllık geçmişine rağmen; yüzde 46.69 oy alan Erdoğan’ın karşısında, Kılıçdaroğlu’na yüzde 48.55 oy çıkması; İmamoğlu ve Kaftancıoğlu’nun siyasi kariyerini perçinliyor.

CHP’li Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, seçim gecesi benimle yaptığı paylaşımda, Cumhur İttifakı bileşenlerinin CHP’li sandıklara yapılan itirazların sonucu değiştirmediğini vurguluyordu.

Ortaya çıktı ki; Kılıçdaroğlu’nun çıkacağı sandıklara itiraz dilekçelerini seçim öncesi matbu hale getirmişler. Her bir Cumhur İttifakı bileşeni tek tek bu dilekçeleri sandık kurullarına veriyor.

Bir sandığa “10-11 kere itiraz geliyor. Böylelikle Erdoğan’ın oyları önceden açıklanıyor.

“Erdoğan kazandı” algısı yaratılıyor.

Kılıç, 14 Mayıs gecesi saat 22.46 itibariyle gönderdiği mesajda “Kemal Kılıçdaroğlu’nun oyu yüzde 51.4, Recep Tayyip Erdoğan’ın oyu yüzde 42.5. Islak imzalı tutanakları CHP biliniyor” diye yazıyor…

Peşinden Yüksek Seçim Kurulu (YSK)’nun 23.19 itibariyle resmi verileri ekrana geliyor:

Kılıçdaroğlu yüzde 48.97, Erdoğan yüzde 45.9 ve Sinan Oğan yüzde 5.54…

YSK kesinleşen sonuçları yayımlarken, partilerin ıslak imzalı tutakları önden bilgi veriyor.

Saat 20.48 civarı AKP’ye yakın kaynaklardan aldığım tabloda Erdoğan açık ara önde…

Sandıkların yüzde 62’si açılmış, Erdoğan’ın oyu yüzde 51.1, Kılıçdaroğlu’nun oyu yüzde 42.66.

Bu arada 3 milyon oya da itiraz edilmiş.

Deprem bölgesinde Erdoğan’a çıkan oylarda şüpheli bir durum var mı?

Bir okuyucum paylaşıyor: 2018 seçimlerinde Hatay’da seçmen sayısı 1 milyon 42 bin 335 olurken, 2023 seçimlerinde Hatay seçmen sayısı 1 milyon 91 bin 411 oy kullanılmış. Seçmen sayısı 912 bin 310…

Güneydoğu’da, Karadeniz’de, Orta Anadolu’da “Oylarımız çalındı” sesleri yükseliyor.

Diyarbakır Kayapınar Ayşe Numan Konakçı İlkokulu: Yeşil Sol Parti sıfır, MHP 191; yine Diyarbakır Bismil’de aynı sandık iki sonuç: 279 seçmenden 233 oyu MHP almış, Yeşil Sol Parti’ye hiç oy çıkmamış; diğeri tam tersi…

Yeşil Sol Parti’ye verilen oyların MHP’ye yazıldığı ileri sürülüyor.

* * *

CHP Genel Merkezi’nin ıslak imzalı tutakları geç açıklamasının nedenine ilişkin güvenilir bir kaynaktan aldığım bilgi şu:

Genel merkezde yanlışlıkla geçmiş verileri gösteren “test ekranı açık unutuldu”. Islak imzalı tutanak bilgileri yenilenmeden test ekranından paylaşıldı.

Bu durum fark edilince veri paylaşımına bir süre ara verildi. Bölgelerden ikinci kez verilerin gönderilmesi istendi. Ekrem İmamoğlu ve ABB Başkanı Mansur Yavaş ekran açıklamasını test ekranı verilerine göre yaptı.

14 Mayıs CHP Genel Merkezi’nin 7’inci katında seçimin dijital verilerini analiz eden bilişim uzmanı Füsun Nebil Sarp’ın “objektifliğine” güveniyorum.

Yukarıdaki iddianın teknik açıdan mümkün olmadığın söylüyor.

Sarp’ın izlenimi şöyle:

“14 Mayıs günü Saat 16.00 sularında CHP sistemine IP üzerinden sunucularına bant daraltma yapıldığı saptandı. Muhtemelen bu ilk testti. Veri akışında meydana gelen sonraki kesintiler, CHP server’larında bant genişliğinin daraltılması nedeniyle gerçekleşti.”

AKP’nin sandık görevlilerinin elinde matbu “itiraz dilekçeleri” olduğunu söyleyen Sarp, “Muhalefetten 7 parti ile röportaj yaptım. Hepsi CHP’nin sistemi üzerinden bilgi paylaştı.” diyor.

Sarp, seçim gecesi Adıgüzel’e “Neden ıslak imzalı tutanaklar hemen açıklanmıyor?” diye sorduğunda “Yavaş da olsa doğru bilgi vermeliyiz” yanıtı aldığını aktarıyor.

Bu görüşün faturası öyle ağır oldu ki Kılıçdaroğlu gece 02.00’ye kadar eline veri ulaşamadığı için halka seslenemedi!

Siyaset arenasında “seçim hareketliliği” 15 gün daha sürecek. İkinci turda rakibinden bir puan bile yüksek oy alan Cumhurbaşkanlığı’nı kazanmış olacak.

Yüzde 49.50 oy alan Erdoğan, yüzde 44.89 oy alan rakibi Kılıçdaroğlu’na göre daha şanslı görünüyor.

Ne var ki ekonomi çok zor durumda.

Erdoğan, uluslararası piyasalara güven vermesi için yüzde 55’lerde seçimleri finalize etmeye koşuyor.

Merkez Bankası döviz rezervleri swap’lar dahil 6 milyar dolara kadar gerilemiş

Eksi 70 milyar dolarda…

Türkiye’nin 5 yıllık borçlanma maliyetini belirleyen uluslararası kredi risk primi (CDS) seçim sonrası yükselerek 600’ün sınırına geldi ki bu Kasım 2022’den beri en yüksek puan…

Borsa endeksinde düşme yaşanıyor.

Orta Vadeli Plan’a göre 2023 yılı için öngörülen bütçe açığı yüzde 66 artarak 462 milyara geldi. Burada kalsa iyi (!)..

Bütçe açığını 1.5 trilyonun üzerine çıkaran seçim şekerlerinden Amerikan uçak firması Boeing’e de önemli bir pay düşecek…

THY, Kamuyu Aydınlatma Platformu (KAP)’na 200 adeti geniş gövdeli, 400’ü dar gövdeli olmak üzere önümüzdeki 10 yılda teslim almak üzere 600 uçak sipariş ettiğini duyurdu.

Erdoğan seçimleri kazanma durumunda ekonomik yıkıma yol açan “heterodoks” politikalarından vazgeçip, aklın-bilimin yoluna dönebilir mi?

Bunun sinyalini Batman seçim mitinginde eski Maliye ve Hazine Bakanlarından Mehmet Şimşek’i yanına alarak verdi.

Şimşek’in çevresi “bakanlığı kabul etmez” iddiasında.

Şimşek, AKP’nin sözcülüğünü yapan Sabah gazetesi, ATV ve A Haber gibi yayınların patronu Kalyon Grubu’nun patronu Cemal Kalyoncu’ya; Türkiye’nin en zengin işadamları listesine birinci sıradan giren İbrahim Erdemoğlu’nun şirketi Sasa’ya danışmanlık hizmeti veriyor.

Ayrıca dış finans çevrelerinde, Şimşek’in İYİ Parti Ekonomi Kurulu Başkanı Prof.Dr. Bilge Yılmaz ve eski Başbakan Yardımcılarından Ali Babacan kadar hükmü geçmediği de not ediliyor.

* * *

Erdoğan’ın İslami söyleme esir olmamak için de eline önemli bir koz geçti.

Küçük ortağı MHP’nin “oy kaybettiği” izleminin aksine, yüzde 10.08 oy alarak baraj sorunu olmadığını tescillemesi, TBMM’de yeni dengelere işaret ediyor.

Emeğin satın alma gücü kar gibi erirken, iktidarın “ranta” dayalı politikalarının toplumda zenginleşme arzularını gıdıkladığına da seçmen gerçeği…

Bugün varız, yarın yokuz hesabı…