İsmail Saymaz
Kara parayı bayrakla örtemezsiniz!
Kuzey Kıbrıs'ta, sansasyonel bir suikaste kurban giden Halil Falyalı, son yolculuğuna uğurlanmak üzere dün Kumyalı Camisi'ne getirildiğinde bütün devlet protokolü tabutun arkasında namaza durdu.
KKTC Cumhuriyet Meclisi Geçici Başkanı Ünal Üstel...
Başbakan ve Ulusal Birlik Partisi (UBP) lideri Faiz Sucuoğlu...
İçişleri Bakanı Kutlu Evren...
UBP'li milletvekilleri ön saftaydı.
İmam adet olduğu üzere cemaate sordu:
"Merhumu nasıl bilirdiniz?"
Cemaat: "İyi bilirdik!"
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, cenazeye katılmasa bile Falyalı'yı rahmetle andı. Yaptığı açıklamada, "Değerli bir kardeşimizdi. Bu ülkeye yatırımlar yapmıştı. Çok insana iyilik yapmıştı" diye konuştu.
Merhum, Kıbrıslı Türklerin kurtuluşu için savaşan Türk Mukavemet Teşkilatı'nın son mücahitlerinden ya da KKTC'nin kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın yol arkadaşlarından biri olmalı diye düşünüyorsunuz, manzaraya bakınca.
Halbuki ne insanlığa adanmış bir mucit...
Ne halkının dilini dünyaya duyurmuş bir yazar...
Ne de memleketine madalyalar kazandıran bir sporcu.
Merhumu nasıl bilirdik?
Musallada boylu boyunca yatan, geçmişin kumarhane bodyguard'ı, bugünün sanal ve yasadışı bahis baronu.
Türkiye-Kuzey Kıbrıs-Londra hattında sebze ve meyve kasalarında kokain satmaktan ve karaparadan ötürü ABD'de yargılanıyor ve Kırmızı Bülten ile aranıyor. ABD, Kuzey Kıbrıs'ı tanımadığı ve iki ülke arasında iade anlaşması olmadığı için Falyalı'yı alamıyordu. Zaten Falyalı, bu korkudan ötürü adadan ayrılmıyordu.
1987 yılından 2013'e kadar rahatsızlık, taciz, tehdit, vahim zarar ve mahkeme emrine uymamak gibi suçlara karıştı. En son 18 Ekim 2021'de kumarhanesinden para çaldığını iddia ettiği bir kişiye işkenceden iki ay tutuklu kaldı.
Duygusal ilişki!
Kıbrıs'ın devlet protokolü, sabıka kaydını bildikleri halde Falyalı'nın cenazesinde saf tuttu.
Falyalı'nın UBP'yi desteklediği biliniyor.
Fakat dünkü cenaze, hükümet ile Falyalı arasındaki ilişkinin sempatinin çok ötesinde olduğunu kanıtlıyor. Türkiye dahil, dünyanın bir başka ülkesinde siyasetçilerin görünmekten kaçınacağı bir cenazeye rahatlıkla gidebilmeleri de bundan.
Cumhurbaşkanının, yasadışı bahisle anılan barona iltifat ettiği nerede görülmüş?
Başbakan ve İçişleri Bakanı, uyuşturucu ve karaparadan ötürü ABD'de yargılanan ve Kırmızı Bülten ile aranan bir adamın cenazesine gider mi?
Devlet işkenceciyi rahmetle yad eder mi?
"Acaba" diyorum, ABD'nin yakalama kararı ve Türkiye'deki soruşturmalar karşısında Falyalı, Kıbrıs'taki devlet otoritesi tarafından korunuyor muydu? Falyalı, sağlanan bu koruma nedeniyle 300-400 milyon dolarlık servetinden UBP'lilere de aktarıyor muydu? Mesele yalnızca 'duygusal' mıydı?
KKTC, tanınmadığı ve korsan devlet muamelesi gördüğü için Türkiye'den gönderilen bütçe, turizm, casino ve sanal bahis dışında geliri bulunmuyor.
1974'ten bu yana kurumsallaşan çözümsüzlüğün yarattığı statüko, adada Falyalı gibi bahis, kumar ve uyuşturucu baronları yarattı. Kara para ile zenginleşen Falyalı, siyaseti ve bürokrasiyi finanse mi ediyordu?
Sedat Peker'in iddiasına göre Falyalı, şantaj kasetleriyle siyaseti tanzim ediyordu. Bir önceki Başbakan Ersan Saner'in cinsel içerikli videosundan Falyalı'yı sorumlu tutuyordu, Sedat Peker.
Bu iddiayı ne Saner yalanladı.
Ne de halefi Sucuoğlu, aksini ifade etti.
Bu yüzden Kumyalı Camisi'nde cenaze namazı kılınan, Falyalı'nın kendisinden çok, KKTC'nin bağımsız bir cumhuriyet ve hukuk devleti olduğu iddiasıydı.
Bayrağımızı kirletemezsiniz
Dün Falyalı'ya devlet töreni yapmakla kalınmadı.
Tabuta KKTC ve Türk bayrakları serildi.
KKTC'deki Bayrak Yasası'nın sekizinci maddesinde bayrağın "Başbakanlıkça uygun görülecek sivil kişilerin tabutlarına" serilebileceği hükmü yer alıyor. Başbakan Sucuoğlu, cenazeye katıldığına göre kendi ülkesinin bayrağının Falyalı'nın tabununa serilmesini uygun buluyordur.
Ancak...
Türk Bayrağı Tüzüğü'nün 21. maddesinde kimlerin tabutuna bayrağın serileceği belli.
Cumhurbaşkanları, TSK ve Emniyet mensupları, gaziler, milletvekilleri...
Başka?
Yüksek yargıçlar, hakim savcılar, öğretim üyeleri, okul müdürleri, devlet sanatçıları...
Devlet madalyası sahipleri, milli sporcular, Basın Şeref Kartı sahipleri...
Falyalı'nın mesleği ne?
Casino'cu.
Sanal bahis baronu.
ABD'de uyuşturucu ticareti ve kara paradan yargılanıyor.
Peker, Falyalı hakkında "Ortadoğu'nun uyuşturucu baronu" diyor.
Türkiye'de adı, yasadışı bahis soruşturmalarında geçiyor.
Falyalı, bu vasıflarından hangisi ile tabutunun üzerine KKTC ve Türk bayraklarının örtülmesini hak etti? Bayrağımız sanal bahis ve uyuşturucu ticaretini örtmek ve kara parayı aklamak için kullanılamaz.
Bayrağımızı kirletemezsiniz.
Şirketlerin gözü aydın: Yargı munzam aidatları düşürdü
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), her yıl üyelerinden munzam aidat alıyor.
Munzam aidat TOBB ile Odalar ve Borsalar Birliği Kanunu'nun 25. maddesinde şöyle açıklanıyor:
"Gerçek kişi tacir ve sanayicilerden gelir vergisine ilişkin beyannamelerde gösterilen ticari kazanç toplamı; tüzel kişi tacir ve sanayicilerin ödeyecekleri kurumlar vergisine ilişkin beyannamelerde gösterilen ticari bilanço karı üzerinden binde beş oranında..." Aynı maddede "Zarar eden üyeler o yıl için munzam aidat ödemez" hükmü var.
Ayrıca "Bir müessesenin şubeleri ve fabrikaları ile birlikte ödeyeceği munzam aidat o yıl için belirlenmiş yıllık aidat tavanının 20 katını geçemez" deniyor.
Hal böyleyken...
İstanbul Ticaret Odası'na (İTO) kayıtlı bir petrol ve inşaat şirketi geçen yıl 35.775 bin TL olan munzam aidata itiraz etti.
İTO, itirazı reddetti.
Şirket avukatları Fırat Epözdemir ve Pınar Bayram, İstanbul 3. İdare Mahkemesi'nde iptal davası açtı.
Dava 31 Aralık 2021'de sonuçlandı.
Mahkeme şirketi haklı buldu.
Kararda, 2021 yılı için belirlenen yıllık aidat tavan tutarının 650 TL olduğu, munzam aidatın da tavan tutarın 20 katına denk gelen 13 bin TL'yi geçemeyeceği anlatıldı. Dolayısıyla İTO'nun belirlediği 35.775 TL'lik aidatın 22.775 TL'si iptal edildi.
Bu karar İTO'ya kayıtlı 450 bin ve TOBB'a kayıtlı 1.2 milyon firmayı ilgilendiriyor