İstanbul Şişli Belediyesi’nin mülkü olan yaklaşık 500 milyon dolarlık gayrimenkulün ihalesiz ve bedelsiz devredildiği “Mustafa Sarıgül’ün Vakfı” ndan alınması için, CHP’li Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin’in yürüttüğü hukuk mücadelesinde en sert viraja girildi.

Başkan Keskin, geçtiğimiz ay topladığı Şişli Belediye Meclisi Olağanüstü Genel Kurulu’ndan Şişli Meslek Yüksek Okulu (ŞMYO)’nun bağlı olduğu İstanbul Şişli Vakfı (İŞVAK) ile görüşme izni almıştı.

Konu tek: Şişli Belediyesi ile Şişli eski Belediye Başkanı (1999-2014) Mustafa Sarıgül’ün himayesindeki İŞVAK’ın ticari işletmesi ŞMYO’nun kullanımındaki gayrimenkullerin devri.

Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin önceki akşam benim de aralarında olduğum basın buluşmasında “Şişli’nin mallarını, Şişli’ye geri kazandırma mücadelemize, ödün vermeden devam ediyoruz. Değeri 500 milyon doların üstünde olan taşınmazların Belediyemize devrine ilişkin lehimize olan mahkeme kararlarına rağmen, ŞMYO, yargı kararlarına saygı göstermemekte, bu gayrimenkulleri Şişli Belediyesi’ne diğer bir ifade ile Şişli halkına iade etmesi gerekirken anayasal yükümlülüklerini yerine getirmemektedir. Yargı süreci son derece ağır bir şekilde ilerlemekte, geç gelen adalet adalet değildir” diyordu.

Şişli Belediyesi, meclisten aldığı izin çerçevesinde İŞVAK’a yazılı davette bulundu. Çağrısına “Görüşme talebimize 3 günde yanıt verilmesi” şartını da ekledi.

Dün yeni bir gelişme oldu. İŞVAK bu çağrıya yanıt vermedi.

Şişli Meslek Yüksek Okulu Müdürü Leyla Anıl Göl imzası ile Şişli Belediyesi’ne özetle “Okulumuzun adını kırıcı bir üslupla basına düşürdünüz. Öğrencilerimiz, aileler çok tedirgin oldu” türünden adeta kırmızı kart gösteren bir mektup ulaştı.

Bunun üzerine Keskin’i aradığımda, telefondan gelen ses soyadı ile hayli uyumluydu…

“İŞVAK ile görüşme bitmiştir. Kendilerine 3 gün süre tanıdım. Geri dönmediler. Onlar tedirgin olmuşlar; lafa bakın. Olsunlar. Halkın mallarının üzerine oturmamayı önce okullarında öğrenim gören hukuk öğrencileri öğrenmeli.” diyen Keskin, önceki gün İstanbul’da biraraya geldiği CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e, 17 Kasım tarihli hazırladıkları “Hak Mücadelesine Adanmış Bir Ömür: Toplumcu Belediyecilik Anlayışıyla 4.5 Yıl” başlıklı raporu vermiş.

CHP Kurultay’ı öncesi 7.Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, aynı dönem Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun’u ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu da İŞVAK ile yürütülen hukuki mücadele hakkında bilgilendirdiğini söylüyor.

İstanbul’un en değerli semtinde milyon milyon dolarlık gayrimenkullere sahip olmak da, korumak da kolay iş değil.

Hayri İnönü’nün; Şişli Belediye Başkanlığı döneminde (2014-2019) selefi Mustafa Sarıgül ve Şişli Belediyesi Başkan Yardımcısı oğlu Emir Sarıgül aleyhine açtığı tehdit davası bile Şişli’nin malları kadar konuşulmamıştı.

İnönü ve Sarıgül’ün karşı karşıya gelişlerinin altında “siyasi pazarlıkların” yattığını iddia edenler de yok değil.

İnönü’nün 2014 yerel seçimlerinden 8 ay sonra yapılacak genel seçimlerde milletvekili olacağı, yerine de Emir Sarıgül’ün geçeceği hesapları boşa çıkınca çarşı karışmış.

Şişli’nin mallarını geri alınması için İnönü’nün başlattığı hukuki süreç 9 yılı geride bırakırken, Keskin “Hukuki noksanlıklar, yanlışlıklar vardı” diyip, bunların üzerine 6 yeni dava açmıştı.

Bugüne doğru gelirken yeni gelişmeler oluyor.

5 Kasım CHP Büyük Kurultayı öncesi ikisi ŞMYO olarak faaliyet gösteren, biri Esentepe’deki eski Şişli Belediye Başkanlığı binası, diğeri Açı Okulları’nın boşalttığı bina olmak üzere 4 binanın Şişli Belediyesi’ne geri alınması hakkında açılan davalar Ankara’nın dikkatini çekiyor.

Sarıgül “Değişimci” grubu temsilen CHP Genel Başkanlığı’na aday olan Özgür Özel’in karşısında Kılıçdaroğlu’nu destekliyordu. Yarışın çetin geçeceği de belliydi. Kılıçdaroğlu kurultayı kazanırsa, Sarıgül’ün işi kolaylaşabilirdi.

Kılıçdaroğlu Keskin ile eski İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nu Ankara’ya çağırarak bu konuyu görüşmüş.

Dönüşlerinde Keskin’in aklına “özel hukuk” yolunu açmak geliyor ve zaman kaybetmeden

Büyük Kurultay’dan 6 gün önce Belediye Meclisi’ni olağanüstü genel kurula çağırıyor.

Kurultay sürecinde ve halen Kılıçdaroğlu’nun en ateşli destekçisi profilini koruyan Sarıgül’ün önümüzdeki yerel seçimlerde Keskin’in yeniden CHP’den aday gösterilmemesi için çaba göstereceğini tahmin etmek zor değil.

Keskin “Neden meclisi CHP kurultayından önce topladınız?” soruma şu yanıtı veriyor: “Aralık ayında yapılacak Şişli Belediyesi Meclis toplantısına, bu sorunu çözmüş olarak gitmek istiyorum. Onun için erkene aldım.”

İŞVAK’ın avukatı Didem Üregül, Şişli Belediyesi’nin görüşme çağrısına neden yanıt vermediklerini ise şöyle açıklıyor:

“Şişli Meslek Yüksek Okulu binaları zamanında (2012) hukuki boşlukları olan bir protokolle devredilmiş. Meclis Kararı, Encümen Kararı, Kamu Yararı gibi maddelerde boşluklar vardı. Açılan davalar herkesi huzursuz ediyor. Biz de Şişli Belediyesi ile anlaşmak istedik. Ancak Başkan’a Meclis’den ‘Sulh’ yetkisi çıkamadı. Bu durumda varılan ikili anlaşmalar yeniden Şişli Belediye Meclis’inde onaylanmak zorunda kalacak. O nedenle şu anda görüşmemizin bir yararı yok. Aceleye getirmeyelim. Üzerinde doğru düzgün çalışmamız lazım.”

Bu aceleye getirmeme ifadesini, 4 ay sonra yapılacak yerel seçimler ile birlikte okuyorum. Mesela Kılıçdaroğlu ile Sarıgül ittifakı Mart seçimlerinde Şişli’ye kendi adayını hazırlamış olabilir.

Şişli’nin malları davasını da seçtirecekleri adaya bitirtmeyi planlamış olabilirler.

İkinci dönem de başkan adayı olmayı planladığını söyleyen Keskin, “CHP’nin kurumsal iradesi bu mallara sahip çıkar, kimse farklı düşünmüyor” diyor.

Açık söyleyeyim; Şişli Belediyesi’ne kim başkan seçilirse seçilsin, hak-hukuk-adalet rüzgarını karşısına alamaz. Kamuoyunun takip ettiği bir konu haline geldi. CHP kaybederse orasını bilemem. Onu da Şişli halkı düşünsün.

Bu örnekte olduğu gibi düğme baştan yanlış iliklenince sorunları çözmek kolay olmuyor diye düşünebilirsiniz. Oysa ki bana göre çok kolay. Kamunun malını koruyan, halkın ekmeğinde gözü olmayan siyasal ve idari otoritelerin eylem birliği yeterli.

Şişli Meslek Yüksek Okulu da İŞVAK da hayır işi yapmıyor. Öğrenci başına 80 bin TL alınıyor. Okulun 6 bin öğrencisi varmış. Bina belediye geçse de bu öğrenciler okullarında öğrenimlerini sürdürürler, Vakıf da Şişli halkına kirasını tıkır tıkır öder.

Kullanılmayan 2 bina da Belediye’ye geri verilir.

Oldu mu?

Muammer Keskin Şişli’ye geri kazandırdığı taşınmazlar:

-Her parseli 1 TL’den İstanbul Bilgi Üniversitesi’ne devredilmiş, yaklaşık değeri 20 milyon dolar olan taşınmazları dava süreci sonunda kamuya geri kazandırıldı.

-İlçede yer alan 785 araçlık 5 otopark, daha önce mafyanın kontrolüne geçmişti. Bu otoparklar, emniyete de intikal eden birçok tehdit, gasp, çalışanlara fiziksel saldırı ve müdahaleye rağmen, yürütülen büyük bir mücadele ve açılan davalar sonucu belediyeye geri kazandırılarak işletmeye açıldı.

-Yine Şişli Belediyesi’ne ait olan outdoor’lar mafyanın eline geçmişti. Otoparklarda olduğu gibi ciddi bir mücadele ile geri alındı ve belediyeye kazandırıldı.

-2019 öncesinde aylık 35.000 TL’ye kiraya verilen akaryakıt istasyonu, 25 Ağustos 2020 de sonuçlanan ihale ile 10 yıllık kira bedeli peşin alınmak suretiyle 30.500.000 TL artı KDV bedelle kiraya verildi.

-Teşvikiye Mahallesi’nde bulunan ve önceleri sadece site sakinlerinin kullanabildiği 2.213 metrekare üzerine kurulu yeşil alanı ve basketbol sahası; Prof. Dr. Muzaffer Gürakar Parkı adı ile kamuya kazandırıldı.

-Teşvikiye Mahallesi’nde atıl durumda bulunan arazi, komşuların talebi üzerine tenis kortu olarak yeniden düzenlerdi. 1.450 metrekare alan üzerine inşa edilen tenis kortu, balon sistemi kullanılarak yapıldı. 600 metrekare kortun yanında bir kadın, bir erkek tuvaleti ve duş alanları bulunuyor. Spor yapan komşuların, dinlenebilmesi ve hoşça vakit geçirebilmesi amacı ile bir de kafe hizmet veriyor.

-Kemerburgaz’daki atıl durumda olan asfalt fabrikası, teknoloji olarak yenileyerek, yeniden faaliyete geçirildi ve kamuya geri kazandırıldı. Saatte 90 ton üretim kapasitesine sahip olan bu fabrika, hem Şişli’nin hem de bölgedeki diğer ilçelerin asfalt ihtiyacını karşılıyor.

-Asfalt fabrikasının bünyesinde beton imalatı yapmak üzere Şişli Beton kuruldu. Kentsel dönüşümün bir parçası olan beton imalatında Şişli Beton olarak, komşuların kentsel dönüşüm projelerinde en hızlı ve en kaliteli hizmeti alabilmeleri için önemli bir adım atıldı.