Bahara merhaba

whatsapp-image-2022-04-03-at-10-33-29.jpeg
Konser izlemeyeli, bir tiyatroya gitmeyeli, bir filmi sinemada seyretmeyeli epey oldu...

Pandemi ve memleketin gündemi bizi iyi şeylerden alıkoydu ne yazık ki...

Gitmedikçe çoraklaştık, izlemedikçe mutsuzlaştık...

Tam da bu zinciri kırmak için AKM'nin programına baktım ve 'Bahara Merhaba Konseri'ni gördüm...

"Ah" dedim, "Tamam işte, bahar yeni başlangıç zamanı değil mi zaten..."

Hele ki programın altında yazan o yazı: "Değerli sanatseverlerimiz, sizi bir saatliğine başka bir dünyaya götürmek istiyoruz. Gittiğiniz yerde telefonlarınıza ihtiyacınız olmayacak!"

İşte tam da istediğim buydu...

Orkestra şefi Charles Olivieri-Munroe'nun yönetiminde, içimden "İyi ki geldim, iyi ki" dediğim şahane bir konser izledim.

Charles Olivieri-Munroe, 2015 yılından beri Cracow Filarmoni Orkestrası'nın sanat yönetmeni ve daimi orkestra şefi, Kuzey Çek Filarmoni Orkestrası'nın 1997 yılından beri müzik direktörü; 2013 yılından beri ise onursal şefi ve Almanya'da Thürringen Filarmoni'nin 2019 yılından beri birinci konuk şefi olarak çalışmalarını sürdürüyor.

Malta'da doğmuş, Kanada'da büyümüş, Çekoslovakya'da Otakar Trhlik ile Brno'daki Janacek Müzik Akademisi'nde çalışmak üzere üç Kanada devlet bursu kazanmış.

Ünü, standart repertuarına ek olarak yenilikçi program yaklaşımıyla artmış.

***

Kemanda yine bir usta; Tuncay Yılmaz vardı. Andre Gertler keman ekolünün günümüz temsilcilerinden... İlk resitalini Fazıl Say ile vermiş. Müthiş bir eğitimi var, 1996'dan bu yana da Kültür Bakanlığı Keman Solist Sanatçısı olarak çalışıyor. İlgilenenler için hemen söyleyelim; Sanatçı, 1731-Venedig, Petrus Paulus Devitor‚ Red Diamond kemanıyla çalıyor.

Konser Mozart ile başladı... Sonra Fransız besteci Massenet’in, Anatole France adlı Fransız yazarın romanından esinle bestelediği Thais Operası’nın, kendisinden daha ünlü olan ve sevilen bölümü "Orkestra ve Keman için Meditasyon" ile devam etti.

Sırada... 1935 yılında Carlos Gardel tarafından bestelenip sözleri Alfredo le Pera tarafından kaleme alınan "Por una Cabeza" vardı... Tango, yönetmen Steven Spielberg’in "Schindler’in Listesi" ve James Cameron’ın "Gerçek Yalanlar" filmlerinde de yer almış ancak Martin Brest’in 1992 yılında çektiği "Kadın Kokusu" filminin, Al Pacino’nun oyunculuğuyla devleşen aynı adlı unutulmaz tangosu olarak zihinlere kazınmıştı.

Sonra Nigel John Hess, Fritz Kreisler ve Pyotr Ilyich Tchaikovsky...

İzleyiciye gelince, gençlerin ilgisi epey yüksekti... Klasik müziğe bu ilgi beni mutlu etti... Geçen kış Zeynep Miraç'ın Metin Akpınar ile sohbetini izlediğimde de şaşırmıştım, sahnede değil ama dijitalde Metin Akpınar'ın tüm oyunlarını, filmlerini izlemişlerdi...

Hem konser hem seyircinin güzelliği beni ılık bahar akşamında mest etti, tam bir 'Bahara Merhaba' konseri oldu... Emeği geçen herkesi tebrik ederim...

Önceki ve Sonraki Yazılar
İpek Özbey Arşivi