Ayşenur Arslan
Aradığınız "suç" bulunamadı!
Bu yazı için klavye başına geçtiğimde tam da yıldönümüydü. Osman Kavala dört yıl önce, 2017'de, 17 Ekim günü gözaltına alınmıştı. Gün yüzünü en son o zaman, 1460 gün önce görmüştü.
Dört yıl bitti. Artık beşinci yılı saymaya başladık. Hem de TUTUKLULUKTA!
Anladığım kadarıyla Türkiye'yi yönetenler.. Onlara oy verenler ya da vermeyip yakınan / şikayet eden / "ah vah" diyenler.. Kendilerine "adaleti korumak, kollamak " falan gibi yakıştırmalarda bulunanlar.. Hak arayıcılar.. Yazarlar, gazeteciler.. Bunda bir tuhaflık görmüyor.
Tıpkı, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Selçuk Mızraklı'nın, kentin (AKP'liler dahil) neredeyse tüm ileri gelenlerinin kurucu olduğu bir dernek.. Ve, "Mızraklı gizlice bir PKK'lıyı ameliyat etti" diyen bir itirafçının sözleri yüzünden, üstelik itirafçının olay tarihinde o hastanede çalışmadığı ortaya çıktığı halde hapse atılması gibi.
Tıpkı Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri ve daha nice vakalar gibi.
Sözüm bir avuç insanın dışında.. Utanmıyoruz. Merak etmiyoruz. Delirmiyoruz.
* * *
Başlıktaki ifade, Osman Kavala'nın eşi Ayşe Buğra'nın bana gönderdiği dava özetinin başında şöyle yer alıyordu: "3,5 yılın özeti, aradığınız suç bulunamadı."
Gönderinin üzerinden aylar geçmiş. 3,5 yıl olmuş 4 yıl.. 4 yıl da bitmiş, 5. yıla dönmüş.
Osman Kavala 1460 gündür önce gözaltı, sonra tutuklulukla içerde.
"Meraklısı" için 1460 günün kısa özetini, Ayşe Buğra'nın gönderisinden aktaracağım.
Bir işe yarayacağından değil! Tarihe bir kez daha küçük de olsa bir kayıt düşmek için.
Ne de olsa tarih de sanat da aynı şeyi söyler bize: Bir savaşın, muharebenin, tartışmanın kaybedilmesi telafi edilebilir. Asıl, UNUTTUĞUNUZ ZAMAN YENİLİRSİNİZ!
* * *
Kahramanmaraş katliamından, Kemal Türkler suikastına.. 7 TİP'li gencin vahşice öldürülmesinden, çok değil birkaç yıl önce 10 Ekim 2015 günü Ankara'daki Gar katliamına...
Ne öldürülmelerini engelleyebildik ne de adaletin yerine gelmesini sağlayabildik. Kurbanların sayısı arttıkça arttı. Katilleri dışarıda, aramızda dolaşmaya devam etti.
Sık sık düşünürüm.
Sivas'tan o korkunç yangının ilk haberi geldiğinde.. O günün tüm milletvekilleri.. Siyasetçileri.. Aydınları.. Gazetecileri.. Sel olup Sivas'a akabilseydik. Yolumuzu kesmeye kalkanları aşıp hiç değilse "ağlayarak yağmur olmaya" gidebilseydik..
Türkiye bugün çok farklı bir yerde olurdu, inanın.
Yapmadık. Yapamadık.
Bugün de yapmıyoruz, yapamıyoruz.
Osman Kavala'yı tanımıyor musunuz? Ya da tanıyor ama sevmiyor musunuz? Büyük ihtimalle, neden içerde olduğunun farkında bile değil misiniz?
Bu sorulara verdiğiniz yanıtlar, bugün yaşadıklarımızı / yaşayacaklarımızı anlatır.
* * *
17 Ekim 2017: Osman Kavala gözaltına alındı.
1 Kasım 2017: Kavala "hükümeti devirmek veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs" (TCK 312) ve "cebir ve şiddet kullanarak anayasal düzeni devirmeye teşebbüs" (TCK 309) suçlamalarıyla tutuklandı.
19 Şubat 2019: Tutukluluk kararından 16 ay sonra ilk iddianame düzenlendi.
11 Ekim 2019: Kavala'nın TCK 309 ile ilgili suçlamadan tahliyesine karar verildi.
10 Aralık 2019: AİHM Kavala'nın tutukluluğunun hak ihlali olduğu ve derhal serbest bırakılması gerektiği yönünde karar verdi.
18 Şubat 2020: (Gezi davası diye bilinen) TCK 312 ile ilgili dava BERAAT kararıyla sonuçlandı.
19 Şubat 2020: Kavala serbest bırakılacakken TCK 309 ile ilgili suçlamadan YENİDEN TUTUKLANDI.
20 Mart 2020: Kavala TCK 309'dan İKİNCİ KEZ TAHLİYE edildi. Ancak bu kez TCK 328 ile casusluk suçlamasıyla tutukluluğu devam etti.
Sıkıldınız mı? Bu kadar çok tarih.. Bu kadar çok ceza kanunu maddesi.. Bu kadar çok yarıda kesilen tahliye..
Dahası da var aslında. Ancak sonrası Türkiye'de ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, hatta Avrupa Konseyi nezdinde yürütülen tartışma.. O dedi ki.. Bu dedi ki..
Laf kalabalığı arasında geçen yıllar.
Gezi'yi organize etti.. Paralar dağıttı. Limonatalar getirtti. Bunlardan suç çıkmaz mı? Başka kanıt da yok mu! Aaa sahi! Casusluk yaptı. Türkiye'de bir zamanlar görüşmediği ETKİLİ / YETKİLİ isim kalmayan Henri Barkey'le telefonu aynı semtte kesişmemiş miydi zaten!
Günler.. Aylar.. Yıllar.. Böyle geçti.
Onca iddianame, suçlama, ceza maddesi arasında bir türlü BULUNAMAYAN SUÇUN GÖLGESİNDE..
En son, beraat ettiği Gezi davası yeniden ısıtıldı. Üzerine sos niyetine Çarşı davası eklendi.
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi "AİHM kararını uygulayıp derhal serbest bırakmazsanız yaptırım gelecek" diye uyarmış. Olsun!
Aranan suç bir türlü bulunamamış. Olsun!
Osman Kavala hala içeride.
Bilin, merak edin lütfen.
Çünkü bu anlatılan aslında sizin hikayeniz.
Doğalgaz faturanızın ikiye katlanması bile bu yüzden.
Eğer anlamıyorsanız, korkup susuyorsanız, "aman canım bana ne" diyorsanız.. Beter olun!
Yıllardır olduğunuz gibi!!