Rümeysa Öztürk'ün serbest bırakılmasına karar verildi

Serra Karaçam / Washington
ABD’de Burlington, Vermont’taki tutuklu yargılamaya itiraz davasında federal yargıç ulusal düzeyde dikkat çeken Türk Tufts Üniversitesi doktora öğrencisi Rümeysa Öztürk'ün derhal serbest bırakılmasına karar verdi.
MASSACHUSETTS’A UÇACAK
Öztürk’ün serbest bırakılma prosedürü ardından hukuk ekibi ile birlikte Massachusetts’a uçarak Tuft Üniversitesine dönmesi bekleniyor. Avukatlarının bir kısmının ve Rümeysa’nın online katıldığı davada çıkan sonuç Rümeysa’nın ilk zaferi. Göçmenlik davası ise tutuksuz olarak sürecek. Öztürk öçmenlik davasında ifade özgürlüğü üzerinden savunma yapacak.
ABD Bölge Yargıcı William Sessions III, Öztürk'ün Mart ayında, okul gazetesinde İsrail'i eleştiren bir köşe yazısı yazmasından dolayı, hukuksuz bir şekilde gözaltına alındığını belirtti.
Clinton tarafından atanan yargıç, "Burada herhangi bir delil yok... köşe yazısının göz önünde bulundurulması dışında," diyerek, tutuklu yargılamanın Öztürk'ün ifade özgürlüğü haklarının açık bir ihlali olduğunu ifade etti. Yargıç ayrıca, Öztürk'ün adil yargılama haklarının ihlali konusunda önemli iddiaların da bulunduğunu belirterek “gözaltı devam edemez." ifadelerine yer verdi.
Sessions, Trump yönetiminin Öztürk’ü hedef almasının, “milyonlarca” yabancı uyruklunun konuşma özgürlüğünü kısıtlayabileceğini söyledi.

BEYAZ SARAY: DIŞİŞLERİ BAKANI'NIN VİZE İPTAL HAKKI VAR
Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Öztürk’ün vizesini iptal ederek Amerika Birleşik Devletleri’nde bulunmasının Amerikan dış politika çıkarlarıyla ters düştüğünü ve bunun, İsrail’i eleştiren veya Filistin yanlısı protestolara katılan öğrencilere yönelik benzer vize iptalleri dalgasının bir parçası olduğunu belirtmişti.
Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt Cuma günü basın toplantısı sırasında konuya yönelik soruya “Daha alt düzeydeki yargıçlar dış politika üzerinde söz sahibi olmamalıdır; vize iptali konusunda ise Dışişleri Bakanı'nın bu hakkı vardır.” ifadeleriyle yanıt verdi.
Deport çabalarının bir parçası olarak "habeas corpus" yani tutuksuz yargılanma hakkının askıya alınması hakkında sorulan bir soruya Beyaz Saray’ın ikinci ismi Stephen Miller, yönetimin işgal şartlarında istisnaya izin veren yasal düzenlemenin uygulanması fikrini incelediğini söyledi:
"Anayasa açıktır ve tabii ki bu, ülkenin en yüksek yasasıdır. Habeas corpus hakkının, işgal zamanı askıya alınabileceği belirtilmiştir. Bu aktif olarak incelediğimiz bir seçenek. Bu, mahkemelerin doğru şeyi yapıp yapmadığına bağlı."